34,5849
36,1780
2.967,82
Türkiye’de yoksulluğun büyük bir halk sağlığı sorunu olduğuna dikkat çeken TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, “Yoksulluk da büyük bir sağlık sorunu. Şu anda yoksulluğu görebilmek için pazar yerlerinin dağılma saatlerinde giderseniz, çöplükleri karıştıran yurttaşlarımızı gece görürseniz, insanların nasıl bir sefalet içinde olduğunu görürsünüz. Türkiye’de büyük bir çoğunluk bu yoksulluğa itilmiş durumda” dedi.
Ankara’d pek çok sivil toplum kuruluşu, Tüketici Hakları Derneği’nin çağrısı ile “Açlığı, yoksulluğu ve hayat pahalılığı protesto” sloganıyla eylem yaptı. Eyleme katılanlardan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, Türkiye’deki yoksulluğun halk sağlığı sorunu olduğuna dikkat çekti.
TÜİK’in yıllardır enflasyon rakamını düşük açıkladığını söyleyen Prof. Dr. Bulut, enflasyon sepeti yanlış yorumlandığı için emekçilerin ve emeklilerin maaşlarına düşük zamlar yapıldığını; bunun sonucunda Türkiye’nin derin bir yoksullukla karşı karşıya olduğunu belirtti. Bulut, şunları söyledi:
“Üç-beş holdinge milyarlarca lira vergi, prim affı getiren hükümet maalesef emekçilere gelince yoksulluğa, açlığa itiyor. Yoksulluk da büyük bir sağlık sorunu. Şu anda yoksulluğu görebilmek için pazar yerlerinin dağılma saatlerinde pazar yerlerine giderseniz, çöplükleri karıştıran yurttaşlarımızı gece görürseniz insanların nasıl bir sefalet içinde olduğunu görürsünüz. Türkiye’de büyük bir çoğunluk bu yoksulluğa itilmiş durumda.”
ANKA’ya verdiği demeçte, mücadeleyi halk sağlığı yönünden sürdürdüklerini söyleyen Bulut, “Bunun mücadelesi maalesef bir süredir engelleniyor. Burada da zaten onu görüyorsunuz. Daha uygun alanlarda topluma ve basına ulaşmak mümkünken burayı uygun görmüşler. Ama olsun sonuçta yine kamuoyu bu konudaki duyarlılığını devam ettirecek ve hakkımızı alana kadar mücadele edeceğiz” dedi.
Temizlik işçisi: Çocuklarım var, bir kitap bin lira! Emekli maaşım 7 bin 500 lira! Eyleme katılan temizlik işçisi Reyhan Tüfekçi ise emekli aylığının yoksulluk sınırının altında bir rakama denk geldiğini ve geçinmesinin imkansız olduğunu söyledi. “51 yaşındayım. Emeklilik şartlarını yerine getirmeme rağmen henüz emekli olamıyorum. 7 bin 500 lira emeklilik ücretiyle nasıl geçineceğimi düşünüyorum. İki çocuk okutuyorum, kira veriyorum, emekli olamıyorum. Türkiye’nin hali bu. Açıklanan istatistiklerle yaşadıklarımız çok uç noktada. Demek ki açıklanan istatistikler ile bizim yaşadıklarımız arasında bir yalan var. İnsan gibi yaşamak istiyoruz. İnsanca ücretler istiyoruz. Çocuklarımızı gönül rahatlığıyla okutmak istiyoruz. Bir kitabın bin lira olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bu çocukları okutmak için ikinci bir iş yaşmak zorunda kalıyoruz.” |