34,5602
36,6858
2.902,27
Yenidoğan bebekleri anlaşmalı özel hastanelerin yoğun bakım ünitelerine sevk ederek, haksız kazanç sağlayan ve kusurlu davranışlarda bulunarak ölümlerine neden olan Fırat Sarı ve İlker Gönen’in aralarında bulunduğu 22’si tutuklu 47 sanık bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Bakırköy Adliyesi, 21. Ağır Ceza Mahkemesi Salonu’nda görülen ilk duruşmada hemşire olarak görev yapan Hakan Doğukan Taşçı savunma yapmaya başladı. Hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirten Taşçı, “Hasta 3 günlük entübe ise SGK daha fazla para öder. O yüzden SGK’dan para almak için daha fazla entübe yazıyorduk” ifadelerini kullandı.
“HAKKIMDAKİ SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM”
Sanık Hemşire Hakan Doğukan Taşçı savunmasında, “Savunmamı yapacağım. Öncelikle tutuklandıktan sonra kendimi bizzat yaptığım bir iki işlemi söyledim, kabul ettim. Soruşturmanın başından itibaren tüm dürüstlüğümle cevap verdim. Doktor istemi olmadan ilaç istediğim yönündeki iddia doğru değil, talepleri de kabul etmiyorum. Sağlık meslek lisesi mezunuyum ve 10 yıldır yenidoğan bebek ünitesinde çalışıyorum. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Birinci hastanesine başladım. 5-6 ay orada çalıştım sonra Florya Hastanesinde başladım sonra tutuklama oldu. Diğer sanıklardan, hepimiz sağlık sektöründe olduğumuz için çoğumuz birbirimizi tanıyoruz. Whatsapp grubu bile var sağlıkla ilgili. Can Polat Yıldırımı Reyap Hastanesinden tanıyorum. Ceylan Çetin’i tanımıyorum. Deniz Korkmaz’ı tanıyorum kendisi arkadaşım olur. Fırat Sarı’yı Reyap Hastanesinden tanıyorum. Evrak üzerinde daha fazla para alınmak için oynamalar yapılıyor. Her sene bu hastaneler denetleniyor. Benim bir kuruş fazla para kazandığım yoktur. Yoğun bakımda gece bilakis doktor durmuyor. Acil müdahale olması gerektiğinde biz müdahale ediyoruz. Etmediğimiz zaman da ‘Sen nasıl müdahale etmezsin’ diyerek suçlamalar var dosyada” dedi
SİSTEMİN NASIL ÇALIŞTIĞINI ANLATTI
Mahkeme başkanının sorularına yanıt veren sanık hemşire, “İşletme şu şekilde çalışıyor; Hastane diyor ki, “Benim yoğun bakım cirom 1 milyon TL, bunu 1,5 milyon TL yapabilir misin? Eğer gelirimi şu kadar artırırsan, sana şu kadar komisyon veririm.” Bu şekilde alt hizmet olarak hastanelerle anlaşma yapılabiliyor. Aralarında sözleşmeye bağlı çalışıyorlar. Ben ise hastanenin maaşlı çalışan elemanıyım. Kimsenin örgüt kurduğunu düşünmüyorum. Kimsenin birbirinden haberi yok, herkes birbirini şikayet ediyor, ortak bir payda yok. Ben Birinci Hastanesi’nde 6 ay çalıştım ve benim yüzümden hiçbir bebek ölmedi. Bu hastaneler denetimlerden çok rahat geçiyor. İşin ilginç tarafı bu” dedi.
BEBEK KATİLİ DEĞİL MİSİNİZ?
Sanık hemşire Hakan Doğukan Taşçı, mahkeme başkanının ‘Bebek katili değil misiniz?’ sorusuna şöyle yanıt verdi:
“Neden hastane sahipleri değil de biz tutukluyuz? Neden bebek ölümleri olurken müdahale edilmiyor? Haberler yüzünden psikolojim bozuldu, ‘bebek katili’ diye adım çıktı.