34,5684
36,0151
2.999,85
Başak Nur GÖKÇAM
Hızla artan nüfus ve tüketim kültürü, hammadde kaynaklarımızın da hızla tükenmesine neden oldu. Özellikle değerli ve kritik hammaddeler arasında yer alan çinko, kobalt, lityum gibi pil üretiminde kullanılan madenlerinin yakın gelecekte tükenecek olması bekleniyor.
Klasik madenciliğin enerji ve yoğun iş günü gereksinimi sonucu ise hammaddelerin farklı kaynaklardan elde edilmesi konusu gündeme geldi. Geri dönüşüm ile hammadde kazanımının klasik madencilik kavramının yerini aldığını belirten Exitcom Geri Dönüşüm Merkezi Kurucusu ve Genel Müdürü Murat Ilgar, “Geri dönüşüm ile hammadde kaynaklarımız korunurken, ülke ekonomisine katkı sağlanmakta ve zararlı elementlerin doğaya karışmasına engel olunmaktadır” dedi.
Geri dönüşümün önemine vurgu yapan Murat Ilgar, “Sürdürülebilirliğin en önemli döngüsü aslında hammaddenin sürekli doğada kalması ve yeni yaşam döngüleri ile ekonomiye tekrar tekrar katılmasıdır. Bu sebeple artık ürünler dijital takip pasaportları ile takip edilmekte ve LCA yani ürünün hayat döngüsü uzatılmaya çalışılmaktadır. Bu sebeple sürdürülebilirlikte geri dönüşümün, hammadde kazanımının önemi oldukça büyüktür” diye konuştu.
4 bin yılda yok oluyorlar
Atık pil dönüşümünün çevreye olan katkısına da değinen Ilgar, “Piller taşınabilir enerji kaynağıdır. Atık piller geri dönüştürülmezlerse doğaya ciddi zararlar verebilirler. Doğaya zarar vererek doğadan yok olma zamanları neredeyse 4 bin yıl civarıdır. Bu sebeple stratejik ve kritik hammadde içeren pillerin geri dönüştürülmesi oldukça önemlidir.
Her ülke bu hammaddeleri ellerinde tutmak istemektedir. Bu sebeple birçok AB mevzuatı ticaretini ve stratejisini yönetmek için mevzuatlar yayımlanmaktadır” diye konuştu. Pil, içindeki hammaddelerin değerli, kritik ve stratejik hammaddeler olduğu için geri dönüşümünün önemine vurgu yapan Ilgar, “Prosesi adr ve isg açısından birçok standardı barındırmakta ve oldukça tehlikeli, yüksek önlem ve yüksek yatırım gereken bir prosestir” dedi.
Hammadde değeri olan pilleri ülkemize getiriyoruz
Atık pillerin temin edildiği yerlere ilişkin de bilgi veren Murat Ilgar, “Türkiye’ de toplama yetkisine sahip olan TAP (Taşınabilir Pil Üreticileri ve İthalatçıları) Derneği ile çalışmaktayız. TAP derneğine bildirimde bulunup alınan tüm piller tesisimize gelmektedir.
Son kullanıcı atığını toplamaktan sorumlu olan belediye ile çalışmaktayız. Toplama oranların arttırmak adına ortak projeler geliştirmekteyiz. Ayrıca yurtdışı bağlantıları kurarak tehlikesiz atık kapsamında ve stratejik hammadde değeri bulunan pilleri ülkemize getirerek işlemekteyiz” dedi. Pil geri dönüşümü bilincinin giderek arttığını belirten Ilgar, “Özellikle büyük elektronik marketler toplama noktaları da olmaları açısından eskiyi getir yeniyi götür şeklinde kampanyalar yaparak atık toplamayı desteklemektedir.
Bizler Exitcom olarak hem kamu hem özel sektöre bir paydaş olarak destek vermekteyiz. Oluşturduğumuz Atıktan Sanata projemiz ile yapılan kampanyalarda da ilginin odağının atık olmasını sağlayarak bilinçlenmeyi desteklemekteyiz. Ayrıca her gelişimin küçük yaştan bilinçlendirmeye ve küçükleri bilinçlendirecek yetişkinlere bağlı olduğuna inanarak kamu ve özel sektör de eğitimler vermekteyiz” diye konuştu.
Yılda 1000 ton atık pil toplanıyor
Türkiye’de toplama sisteminde kayıtlı olarak yılda 1000 ton atık pil toplandığını belirten Murat Ilgar, “Bu miktar maalesef piyasaya sürülen pilin ve bizim tesisimizin işleme kapasitesinin çok altında. Bu miktarın artması için hem yerel yönetimler hem de üreticilerle çeşitli projeler yürütüyoruz. Ülkemizde de bilinçle birlikte sayının da giderek artacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu.
Atığa hammadde olarak bakmalıyız
Artan tüketimin, hammadde kaynaklarının giderek ihtiyacı karşılayamaz hale gelmesine neden olacağının altını çizen Ilgar, “Her bir atığa artık ‘atık’ olarak değil ‘hammadde’ gözü ile yaklaşılmalıdır. Bir bireyden başlayarak global üreticilere kadar geniş bir alanda toplanacak her bir atığın geleceğimiz için çok büyük önemi bulunmaktadır. Daha yaşanılası bir dünya için çevremizdekilerin de farkındalığının artmasına destek olmalıyız” dedi.