35,4857
36,4934
3.047,76
Leicester City, 2016’da Premier Lig’i kazanarak dünyayı şaşkına çevirmişti. Peki Nottingham Forest da aynısını yapmak üzere olabilir mi?
Premier Lig’de üçüncü sırada yer alan Nottingham Forest, ligin en az gol yiyen ikinci ve en çok maçta kalesini gole kapatan takımı.
Bu akşam ise ligin lideri Liverpool’a karşı oynayacaklar. Elde edecekleri galibiyet, 1922’de kırdıkları üst üste yedi galibiyetlik kulüp rekorunu egale edecek.
Liverpool’a karşı sezonun ikinci galibiyetini almaları da onların zirvenin sadece üç puan gerisinde olmalarını sağlayacak. (Liverpool’un bir maçı eksik.)
Tüm bunlar geçen sezonki mücadelelerin ardından geldi. Kâr ve sürdürülebilirlik kurallarını ihlal ettikleri gerekçesiyle dört puan silme cezası alan kulüp, ligi düşme potasının hemen üzerinde, 17’nci sırada bitirdi ve ligde kalmayı başardı.
Hakem tartışmaları, VAR şikayetleri ve yönetim değişikliği… Nottingham Forest için çalkantılı bir sezon geçti.
İhtiyaçları olan ise daha sorunsuz bir sezondu. Bu saha içinde de dışında da gelişimi beraberinde getirebilirdi.
Ancak Aralık ayında ayın menajeri seçilen Portekizli Nuno Espirito Santo yönetiminde, gözle görülür bir biçimde beklentilerin ötesine geçtiler.
Premier Lig’de 70 kez ilk 20 maçta 40 ya da daha fazla puan toplandı. Sadece dört takım sezon sonunda ligi ilk dört içinde bitirememeyi başarabildi.
2000 yılından bu yana, Premier Lig’i kazanmak için gereken ortalama puan 89,2 olurken, ikinci için 81,6, üçüncü için 74,5, dördüncü için 69,5 ve beşinci için 65,6 puan gerekiyor.
Buna rağmen futbol istatistikleri tutan Opta isimli kurumun tahmin modeli Forest’a şampiyonluk için yüzde 0, ikincilik içinse sadece yüzde 0,7 şans veriyor ki bu da takım içindeki güvenle tezat oluşturuyor.
Forest’ın savunma oyuncusu Morato “Şampiyonluk mücadelesindeyiz çünkü bunu hak ediyoruz” diyor.
Liverpool menajeri Arne Slot da aynı fikirde. Pazartesi günü Forest’ın “kesinlikle kendileri ve diğer takımlarla rekabet içinde olan bir takım” olduğunu söyledi.
Forest ve Leicester’ın puanları örtüşüyor
Nottingham Forest’ı İngiltere’nin Doğu Midlands bölgesindeki komşuları ve rakipleri Leicester ile mukayese etmemek mümkün değil.
Tilkiler olarak da anılan Leicester City’nin 2016’da 5000’e 1 oranıyla elde ettiği şampiyonluk, sporun en büyük başarılarından biriydi. Bir önceki sezon küme düşmekten kıl payıyla kurtulan Leicester, 2015-16 sezonunda küme düşmenin en büyük favorilerinden birisiydi.
İtalyan menajer Claudio Ranieri’nin takımı ligi 10 puan farkla kazandı ve sadece üç maç kaybetti. 2015-16’da 20 maç sonunda 40 puandaydılar ki bu da Forest’ın şu an sahip olduğu toplam puanla aynı.
Leicester’ın başarısı Jamie Vardy’nin temposu, kanatlarda Riyad Mahrez ve Marc Albrighton’ın tehdidi ve orta sahada N’Golo Kante’nin enerjisi üzerine inşa edildi.
10 sezon boyunca Nottingham Forest için ter döken Wes Morgan, 2012 yılında Leicester’a katıldı; şampiyonluk sezonunda da takımının kaptanıydı.
Morgan, “Son birkaç maçta, iş başa düştüğünde, işler biraz karışıyor ve ‘Tamam, hata yapamayız’ diye düşünmeye başlıyorsunuz. Oysa daha önce ‘Kaybedecek bir şey yok, harika gidiyoruz. Devam edelim’ diye düşünüyorsunuz” diyor.
Defans oyuncusu Morgan, Leicester formasıyla 323 maça çıktı ve 2021’de FA Cup’ı da kazandı.
Şampiyonluğu kovalama sürecini anlatan Morgan şunları söyledi:
“Bu hedefe, kimsenin mümkün olabileceğini düşünmediği bir şeyi başarmaya bu kadar yakın olduğunuzda, her şeyi biraz daha… ‘Ciddiye almak’ demek istemiyorum çünkü her zaman ciddiye alıyoruz ama işleri doğru yaptığımızdan emin olmaya daha fazla önem veriyoruz.”
Forest’ta 12 gol kaydeden Chris Wood’un Vardy benzeri bir performansı var. Yine ileri hatta Callum Hudson-Odoi ve Anthony Elanga, orta sahada ise Morgan Gibbs-White ve Elliot Anderson önemli isimler olarak öne çıkıyor.
Ligin en iyi kontra atak takımı mı?
Forest Premier Lig’in en iyi kontra atak takımı olarak tanımlanıyor ancak istatistikler aksini söylüyor.
10 golle Tottenham, hızlı hücumlarda en fazla skor üreten takım durumunda. Chelsea, Liverpool ve Wolves da Forest’tan daha fazla gol attı.
Elanga’nın son beş maçta üç golü var. Ama bunlar İsveçli hücum oyuncunun geçen Şubat ayından bu yana attığı ilk gollerdi. Dört de asisti var. Hudson-Odoi’nin ise iki golü ve iki asisti var. Her ikisinden de daha fazla verim alınması gerektiğine şüphe yok.
Forest yakaladığı 47 fırsatın 15’ini gole çevirerek, pozisyonları gole çevirmede yüzde 31,9’luk bir orana sahip. Elanga ve Hudson-Odoi, Morgan Gibbs-White altışar şans yarattı.
Topa sahip olma oranları da yüzde 39,4 ile Premier Lig’deki en düşük oran. Forest’ın 20. hafta itibarıyla gol beklentisi de 25,9. Bu istatistikte de yalnızca ligin son beş sırasındaki takımlar Everton, Ipswich, Leicester, Wolves ve Southampton’dan daha iyiler.
Rakamlar, takımın tüm verilere meydan okuduğunu gösterirken Nuno ise takım ruhundan memnun.
Portekizli hoca, geçen sezon son gün Burnley’i yenerek ligde kalmayı garantiledikten sonra ligde kalmalarının nedenlerinden birinin karakterleri olduğunu söyledi.
Küçük bir kadroyla çalışmayı seven Nuno, herkesin takıma girme şansı olduğunu hissetmesini sağlıyor ve bu da birlikteliği teşvik ediyor.
Kaleci Sels’in göz alıcı istatistikleri
Nottingham Forest’ın geçen sezon kaleci performanslarıyla yüzü gülmemişti.
Arsenal’den 10 milyon sterlin karşılığında alınan kaleci Matt Turner ve Benfica’dan gelen Odysseas Vlachodimos bekleneni verememiş, geçen sezon ortasında, 1 Şubat’ta Fransa Ligue 1 ekibi Strasbourg’dan Matz Sels transfer edilmişti.
Geçen sezon 16 maça çıkan Sels, toplamda 27 gol yemişti, yalnızca bir maçta kalesini gole kapatabilmişti.
Ancak bu sezon başında savunmaya Milenkovic ve Morato’nun eklenmesiyle, Forest Brezilyalı Murillo’yu da içinde barındıran en sıkı savunma hatlarından birine sahip oldu.
Morgan’a göre Forest Murillo’yu uzun vadede elinde tutmakla iyi yapar.
“İnanılmaz genç bir oyuncu. Milenkovic geldi ve onu tamamladı. Her iki oyuncu arasındaki pozisyon alma iyi ve bence bu başarılı bir savunmanın anahtarı.”
Morgan bunu Robert Huth’la Leicester’da kurdukları ortaklığa bağlıyor:
“Huthy ile aramızdaki iletişim sayesinde gözlerimiz kapalı oynayabilirdik. Onun tam olarak nerede olacağını bilirdim. Aynı şey Murillo ve Milenkovic için de geçerli.”
Sels, Ola Aina, Milenkovic, Murillo, Morato ve Neco Williams’tan oluşan arka taraf Forest’a 50 milyon sterlinin üzerinde bir bedele mal oldu.
Forest, lider Liverpool ile birlikte 20 maçta sadece 19 gol yedi. Ligin en az gol yiyen takımı ise yediği 18 golle Arsenal.
Belçikalı kaleci Sels oynadığı maçlarda 259 şutla karşılaştı. Bu istatistikte Crystal Palace’tan Dean Henderson ile aynı seviyede yer alırken, 342 şutla Brentford’dan Mark Flekken ve 287 şutla karşılaşan Leicester’dan Mads Hermansen’in gerisinde kaldı.
Sels’in yüzde 75,3’lük kurtarış yüzdesi Premier Lig’de 500 dakikadan fazla oynayan kaleciler arasında en yüksek oran.
Bu sezon Forest’ın rakiplerinin gol beklentisi (xG) ise 21,7 olarak ölçüldü.
Sels’in bu sezonki başarısı gözle görülür seviyelerde. Forest 1 Şubat 2024’ten beri Premier Lig’de 46 gol yedi. Sadece Arsenal, Manchester City ve Liverpool, Forest’tan daha az sayıda gol yedi.
Liverpool’u gerçekten yenebilirler mi?
Forest’ın savunması oldukça etkileyici olsa da manşetlerin çoğunu Chris Wood süsledi.
Yeni Zelandalı yıldızın 20 maça çıktığı ligde 12 golü bulunuyor.
Bu akşamki maçın skorunu ise tahmin etmek kolay olmayacak.
Forest, sezonun ilk devresinde deplasmanda Anfield’da oynanan maçta Liverpool’u Hudson-Odoi’nin golüyle kazanmıştı. Forest bu maçta yüzde 30’luk topla oynama oranına sahip oldu. Liverpool 604 pasla maçı tamamlarken, Forest için bu sayı 273’tü.
Sels ise maçta beş kurtarış yaptı.
Nuno, Liverpool’u durdurmak için beş merkez orta saha oyuncusu kullandı. Bu akşamki maçta da benzer şekilde bir dizilim göstermesi muhtemel. Sıkışık bir orta sahada Liverpool’un yararlanabileceği çok az alan olması söz konusu olabilir.
Forest bu sezon maç başına topa sahip olmada sonuncu, 10’dan fazla pas yapmada ise 19’uncu sırada yer alıyor.
Liverpool’un 44.5’lik xG’si Forest’ın iki katına yakın ve 85 büyük şansın 35’ini gole çevirdiler.
Slot’un Jurgen Klopp’tan devraldığı takım, şampiyonluk yolundaki rakiplerine karşı oynamaya alışkın. Bu Forest için ise yeni bir şey.
Kulüp, 1995-96 sezonundan bu yana Avrupa kupalarında yer almadı. Peki yeni jenerasyon bu şampiyonluk yarışında var mı?
Morgan, “Bence içinde bulundukları konuma, topladıkları puana ve sahip oldukları form durumuna baktığınız zaman bu soruyu hayır diye yanıtlayamazsınız” dedi.
“Bu zor bir iş ama futbolda her şey olabilir.”