35,3569
36,4659
3.000,38
Anılar, beynin farklı bölgelerindeki nöron grupları tarafından kodlanır ve bir fiziksel iz bırakır. Bu izlere engram adı verilir. Kısa ve uzun vadeli anılar genellikle hipokampusta oluşur, ancak duygular ve duyusal detaylar gibi anının diğer yönleri, parietal lob veya duyusal korteks gibi farklı bölgelere dağıtılır.
University of Southern California’dan sinirbilimci Don Arnold’a göre, belirli bir anıya ait engramı bulmak, teorik olarak anıyı geri getirme yolunda bir adım olabilir. Ancak insan beynindeki bu süreç, karmaşık yapısı nedeniyle oldukça zorludur.
TEKNİK ZORLUKLARI NELER?
Anıları geri getirebilmek için beynin tam bir modeli oluşturulmalı ve bu model üzerinden spesifik engramlar tanımlanmalıdır. Ancak bu sadece başlangıçtır. Arnold, “Engramlar aslında anının kendisi değildir, sadece anının depolandığı yerdir,” diyor. Yani engramları bulmak, anıları tam olarak geri getirmek anlamına gelmiyor.
California Üniversitesi’nden Charan Ranganath, anıların büyük ölçüde yeniden yapılandırıldığını, yani bir olayın sadece parçalarını hatırladığımızı belirtiyor. Beynimiz, boşlukları doldurmak için halihazırdaki bilgileri kullanıyor ve bu da anıların tamamen doğrusal ve gerçekçi bir şekilde geri getirilmesini zorlaştırıyor.
Anılar, bir sabit diskten dosya oynatmak gibi statik bir süreç değildir. Aksine, dinamik bir şekilde yeniden inşa edilirler. Örneğin, bir doğum günü partisini hatırlarken, çikolatalı pasta yediğimizi veya arkadaşlarımızla oyun oynadığımızı hatırlayabiliriz. Ancak havanın nasıl olduğu ya da partide kimlerin bulunduğu gibi detayları unutabiliriz.
Bu yeniden yapılandırma süreci, anıları tam anlamıyla geri getirmenin zorluğunu artırır. Hafıza, olayları birebir tekrarlamak yerine, geçmişi anlamlandırma çabası içinde şekillenir.
GELECEKTE MÜMKÜN OLABİLİR Mİ?
Bir gün, bir kişinin hayatı boyunca yapılan sürekli beyin taramaları ve bu taramaların bir yapay zeka ağına işlenmesiyle anılar kısmen geri getirilebilir. Ancak bu, mevcut teknolojilerin ötesinde bir başarı gerektirir. Şu anda, bir kişinin anıları onunla birlikte ölür ve bu deneyimleri tamamen geri getirmenin yolu henüz bulunamamıştır.
Sinirbilimciler, hafızanın nasıl çalıştığını anlamak için fareler üzerinde çalışmalar yapıyor. Örneğin, bir 2012 çalışmasında, farelerde korku oluşturan bir deneyimle ilişkili spesifik engramlar hipokampusta tanımlandı. Ancak bu bulguların insanlar üzerinde uygulanabilir hale gelmesi için daha çok yol var.
Bu araştırmalar, yalnızca anıların geri getirilmesini değil, aynı zamanda Alzheimer gibi hastalıkların tedavisinde yeni yollar bulmayı da hedefliyor.