34,5333
36,0266
3.007,17
T24 Haber Merkezi
TBMM Genel Kurulu, “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ni görüşmek üzere toplandı. Genel Kurul’da söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, “Bir zamanlar FETÖ’ye, ‘Hoca’ diyenler, onu Türkiye’ye davet edenler, aynı yolda aynı menzile yürüyenler, ‘Bir an evvel dön de birlikte ıslanalım’ diyenler, ‘Ne istedi de vermedik?’ diyenler, bugün Fetullah Gülen’in arkasından lanet okuyorlar” ifadelerini kullandı. AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetinin FETÖ ile mücadele ettiğini belirterek “Hukuken pek çok şey yapıldı, uluslararası hukukun yetersizliğini orada bir kez daha gördük. Ben de şahidim” dedi.
“‘Ne istedi de vermedik’ diyenler şimdi beddua ediyor”
TBMM Genel Kurulu’nda söz alan Emir şunları kaydetti:
“Bir zamanlar FETÖ’ye, ‘Hoca’ diyenler, onu Türkiye’ye davet edenler, aynı yolda aynı menzile yürüyenler, ‘Bir an evvel dön de birlikte ıslanalım’ diyenler, ‘Ne istedi de vermedik?’ diyenler, Fetullah Gülen’le iş birliği yapıp orduyu Fetullahçı askerlere teslim edenler ve sonuçta da devletin tüm kurumlarını çökertmek pahasına Fetullah’a teslim edenler, bugün Fetullah Gülen’in arkasından lanet okuyorlar. Ama bilsinler ki, ‘Allah affetsin, kandırıldık’ sözlerine kimse inanmıyor. Allah affetti mi sizi bilmiyoruz ama sizin yaptığınız bunca haksızlığı, bunca zulmü, Fetullah Gülen’le bunca ortaklığınızı, Fetullahçılara orduyu, yargıyı, devletin tüm kademelerini sonuna kadar açışınızı bu millet affetmedi ve bunun hesabını er veya geç vereceksiniz. AKP iktidarı Fetullah Gülen’i asla Amerika’dan getirmek istemedi ve o dosyaların içerisine doğru, gerçekçi delilleri koymadı çünkü Fetullah Gülen gelseydi bu darbenin siyasi ayağını sormak zorunda kalacaklardı.”
AKP Grup Başkanvekili Zengin’in, Emir’e cevaben yaptığı konuşmanın detayları şöyle:
“Hukuken pek çok şey yapıldı, uluslararası hukukun yetersizliğini orada bir kez daha gördük. Ben de şahidim, defaatle Amerika’ya yapılan seyahatlerde dosyalar, klasörler son derece ince hazırlıklarla, aslında hazırlanarak bunlar Amerika’ya verildi ve iadesi talep edildi, burada bu canı gönülden bir talepti. Önemli olan aslında Türkiye’ye gelmesi, burada yargılanması ve hak ettiği cezayı almasıydı. Fakat biz ahiretin varlığına inanıyoruz, bu kadar genç insana verdiği zarar, insanlara hem mali olarak hem hayatlarına hem de onları katlederek, öldürerek verdiği zararla ilgili olarak muhakkak suretle Allahutaala hesabını soracaktır. Ama bu arada da bizlerin bu örgütle olan mücadelesi devam edecektir”
Giden klasörlerin içi boştu
CHP’li Emir, Zengin’e cevap vermek için aldığı sözde şunları iletti:
“Bakınız, klasörler gitti, doğru ama klasörlerin içi boş gitti. Klasörlerin içerisine olması gereken deliller konmadı çünkü MİT raporlarına göre, ben Çatı davasından konuşuyorum; Kemal Batmaz ve Adil Öksüz teknik takip altında. Darbeden üç gün önce Ankara’da bir villada toplanıyorlar, orada görüşmeler yapıyorlar, son kararları alıyorlar, arada Kemal Batmaz ve Adil Öksüz çıkıyorlar, Pensilvanya’yla telefonlaşıyorlar. Dolayısıyla da bu konuşmalar, yani bu darbe girişimiyle Fetullah Gülen arasındaki direkt bağlantı olduğunu gösteren somut deliller oraya gönderilmediği için Fetullah Gülen’i gönderemedi Amerika. Amerika yine göndermezdi ama sonuçta siyasi iktidar darbeyi bildiğini, darbeyi gördüğünü, Adil Öksüz’ün o konuşmalarının siyasi iktidarın elinde olduğunu söyleyemediği için biz hala Fetullah Gülen’i getiremiyoruz. Tekrar sormuş olalım: Adil Öksüz nerede? Her an yakalıyordunuz? Hadi yakalandı, yakalanacaktı nerede?”
Ahmet Ümit: Artık ciğerim yanıyor, ‘Yırtıcı Kuşlar Zamanı’nı yazmak zorundaydım!
|