35,4857
36,4934
3.047,76
Kontrolden çıkmış vaziyette günlerdir sürüyor yangınlar. Bir hafta önce başlayan Los Angeles’taki orman yangınları bir gecede bin dönümlük alanı yok ederken, 300 binden fazla kişinin de bölgeden tahliye edilmesine yol açtı. ABD sineması ile müzik dünyasının ünlülerinin de evlerini kaybettiği belirtilen yangının, bu tür felaketlere en iyi hazırlanmış şehir olduğu söylenen Los Angeles’ta meydana gelmesi şaşırtıcı oldu ABD medyasına göre.
Belli olan şu ki; kent pek de hazırlıklı değilmiş bu tür bir yangına. Ya da hazırsa bile “sürecin iyi idare edilememesi” gibi bir sorun var ortada. Neden bunlardan hangisi olursa olsun söndürülemeyen yangın hem hayatları, hem mülkleri hem de itibarları yok etti. Bu kesin.
Çünkü ABD medyasına göre ülkenin maliyeti en yüksek felaketi olarak görülen yangın, neredeyse hiç bir yetkilinin krizi yönetemediğini ortaya çıkardı. Dolayısıyla Los Angeles yangınının yıllarca sürebilecek siyasi yansımaları da olacak gibi görünüyor. Yangının yol açtığı yönetememe krizi hala devam ediyor. Bu da Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, Belediye Başkanı Karen Bass ile çok sayıda eyalet ile belediye yetkilisi için ciddi bir itibar kaybı demek.
Los Angeles İtfaiyesi uzun zamandır kentsel orman yangınlarını söndürme konusunda lider konumdaydı. Ülkenin her yerinden itfaiye teşkilatları eğitim için Los Angeles’a geliyor, yazıalanlara göre. Ancak Los Angeles’in yangınlara “en hazırlıklı kent” olduğu övgüsünü boşa çıkaran çok aksaklık yaşandı yangında. İtifaiye teşkilatı su akışı sorunları nedeniyle zor durumda kaldı örneğin. Vali Newsom’un itfaiye bütçesinde kısıtlamalara gidip, pois teşkilatına para yağdırmasının olumsuz etkileri de yangında görüldü. Kentin İtfaiye Şefi Kristin Crowley, son bütçe kesintilerinin eğitim ile afet hazırlıklarını engellediğini söyledi açık açık.
Şehrin dört bir yanındaki yangın muslukları kuruyarak alevlerin, küllerin yayılmasına yol açtı. Görevleri su toplamak, alevlerin üzerine boşaltmak olan pilotlar da saatte 160 km’ye varan fırtınanın şiddeti nedeniyle görevlerini yapamadılar.
Siyasi figürlerin güçsüz düştüğü bir felaket oldu Los Angeles yangınları. Örneğin Vali Newsom’dur. Çok sayıda vatandaş yangın musluklarının neden kuruduğunu ona sordu sürekli. Yangınlar kontrolden çıktığında Gana’da bulunan Belediye Başkanı Bass da dönüşünde hiçbir yayın organına açıklama yapmadı. Başı ciddi belada oysa. Görevden alınması için tam 100 bin imzalı dilekçe hazırlandı. Dilekçeyi imzalayanlar arasında aktör, sıkı Trump destekçisi James Woods da var.
Sadece o değil. Yılda 2 milyar dolar maaş aldığı belirtilen Los Angeles Su ve Elektrik Departmanı CEO’su Janisse Quiñones da eleştirilerin odağında. Yangın musluklarının zamanında tamir edilmesi onun işiydi çünkü. Başkan Joe Biden’ın da yaptığı tek iş yardım fonlarını devreye sokmak oldu. Bu da yeterli bulunmuyor Los Angeles sakinleri tarafından.
Felaketzedelerin tek tesellisi yanan evlerinin parasını sigortadan alabilmek olacaktı ancak sigorta firmaları bu kadar yükün altından kalkacak gibi görünmüyorlar. Ayrıca tanınmış sigorta firmaları deprem öncesinde koruma sağlama konusunda yönetmelikler tarafından engellendiklerini ileri sürüyorlar. Bu ileride hükümetler ile sigorta şirketleri arasında yeni kavgaların çıkmasına da yol açabilir. Los Angeles bunun ilk değilse de en çarpıcı örneği oldu.
Doğanın insanoğlundan/kızından intikam aldığı da artık kesin. İnsan eliyle yaratılmış iklim değişikliği de yangını hızlandıran bir etkiye sahip. Son iki yıl boyunca bölgede olağanüstü yağışlar vardı. Bu bitki örtüsünün gelişmesi demekti. Geçen yıl ise neredeyse hiç yağmur yağmadı. Bu kuruyan otların yangın için malzeme olması anlamına geliyor. Doğaya uysun diye evlerin ahşaptan yapılması da yangının yayılmasında etkili oldu.
24 kişin ölümüne, yüzlerce konutun, binlerce ağacın yok olmasına sadece yangın yol açmadı. Asıl “yakıcı” olan doğaya vatandaş ihaneti ile siyasilerin basiretsizliğiydi.
Bu “ikili” daha çok yangına yol açacak.