h Dolar 35,4661 % -0.06
h Euro 36,5273 % -0.06
h Altın (Gr) 3.068,97 %0,53
a İmsak Vakti 02:00
İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
  • DOLAR 35,4661h

    35,4521

  • EURO 36,5273h

    36,5100

  • Gram Altın 0,53h

    3.068,97

a
  • ONHaber.Net
  • Dünya
  • Güney Kore uzun çalışma saatlerini yeni bir eğlence kültürüyle dengeliyor

Güney Kore uzun çalışma saatlerini yeni bir eğlence kültürüyle dengeliyor

Dünyada uzun çalışma saatleriyle tanınan ve bu alanda 4. sırada yer alan Güney Kore, yoğun iş temposunun getirdiği baskılara karşı bir denge unsuru olarak eğlence faaliyetleri geleneğini sürdürüyor.

Güney Kore uzun çalışma saatlerini yeni bir eğlence kültürüyle dengeliyor
0

BEĞENDİM

Yorulmak bilmeyen çalışma ahlakıyla tanınan Güney Kore, dünyadaki en uzun çalışma saatlerinden bazılarına sahip olup, çalışma saatleri açısından dünya çapında dördüncü sırada yer alıyor. 

Bu yoğun çalışma temposu, “gwarosa” gibi aşırı çalışmadan kaynaklanan ölümleri tanımlayan terimler ve çalışma saatleriyle ilgili artan tartışmalara yol açtı. Ancak, bu yoğun iş temposunun ortasında, Güney Kore toplumu, günlük baskılara karşı denge sağlamayı amaçlayan yeni bir boş zaman kültürü geliştirdi.

infobae’nin haberine göre Güney Koreli fotoğrafçı Kim Seunggu, 15 yılı aşkın bir süredir “eğlence kültürü” olarak tanımladığı olguyu belgelemiş olduğu “Daha İyi Günler” serisinde, bu durumu hassasiyetle ve detaylı bir şekilde yakalıyor.

Kim, CNN’e verdiği röportajda, Güney Kore’deki boş zamanın, ülkenin hızlı temposu ve iş taleplerine karşı bir “dinlenme arayışını” yansıttığını belirtti. Fotoğraflarında ise, kasvetli şehir manzaralarının arka planda yer aldığı, ön planda ise renkli ve eğlence dolu sahnelerin ortaya çıktığı eşsiz bir birliktelik sunuluyor.

Kim, dinlenme kültürünü en iyi şekilde yansıtan bazı destinasyonları fotoğrafladı. Geleneksel mimarinin hakim olduğu Jangheung Hanok Havuzu, geçmiş ile bugünü bir araya getiriyor. Bu alanda, yetişkinler şamandıralarda dinlenirken, çocuklar etrafta su sıçratıyor; bu da topluluk alanlarının rekreasyonel açıdan ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor.

Diğer dikkat çekici yerler arasında, bahar çiçekleriyle ünlü Royal Azalea Hill ve sakin doğa parkurlarıyla tanınan Mulbit Park da yer alıyor. Bu mekanlar sadece dinlenmeye olanak tanımakla kalmıyor, aynı zamanda Güney Kore’nin rekreasyon kültürünü oluşturan doğa ve sosyal bağlantıyı da kutluyor.

Köklerinden kopmayan bir modernliği yansıtıyor

Kim’e göre, festivaller ve açık hava etkinlikleri, köklerinden kopmayan bir modernliği yansıtıyor. “Çoğunluğun sahip olduğu kültür, Kore toplumunu en iyi şekilde temsil ediyor” diyen Kim, elitlere ayrılmış özel tatil yerleriyle karşılaştırıldığında, erişilebilir alanların önemine dikkat çekiyor.

Güney Kore’deki eğlence kültürü, tarihsel bağlamı göz önünde bulundurmadan tam olarak anlaşılamaz. Onlarca yıl süren Japon sömürgeciliği ve Kore Savaşı’nın yol açtığı yıkımın ardından, ülke 1980’ler ve 1990’larda, 1987’deki demokrasi hareketinin tetiklediği bir kültürel rönesans yaşadı. Bu dönemde yaşanan değişim, Batı etkilerine daha açık bir yaklaşımı ve toplumsal özgürlük arayışını beraberinde getirdi.

Kim, Güney Kore’deki rekreasyonun, Konfüçyüsçü değerlerin etkisiyle bireysellik ve topluluğun bir arada var olduğu bir dengeyi yansıttığını belirtiyor. Bu denge, diğer kültürlerde nadiren görülen bir özellik olarak, boş zaman etkinliklerinin kamusal alanlarda yabancılar arasında paylaşılmasına olanak tanır.

Kim Seunggu, objektifini Güney Kore’deki yaşamın çelişkilerini yansıtmak için kullanıyor. Uzun çalışma günlerinin, dinlenme anlarının canlılığıyla oluşturduğu zıtlıkları fotoğraflarında etkileyici bir şekilde ortaya koyuyor. Kim, vatandaşların günlük zorluklarla başa çıkma ve bunları aşma konusundaki iyimserliklerini vurguluyor.

Yalnızca dinlenme imkanı sağlamakla kalmıyor

Joseon hanedanlığının tür tablolarından ilham alan Kim, günümüzün yeniden canlandırma sahnelerinin modern folklor olarak değerlendirilebileceğini öne sürüyor. Bu etkinlikler, yalnızca dinlenme imkanı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda iş ve dinlenme arasında denge kurmaya çalışan bir toplumun çağdaş hikayesini de anlatıyor. Kim, “Erişilebilir alanlar ve paylaşılan kültür, orta sınıfın ruhunu yansıtıyor ve gizli kalan lüks yaşam tarzlarından çok daha fazlasını temsil ediyor,” diyor. Bu bağlamda, “Daha İyi Günler” serisindeki fotoğraflar yalnızca görsel bir kayıt değil, aynı zamanda toplumsal bir tarih niteliği taşıyor.

Zorluklara rağmen, Güney Kore’deki boş zaman, aynı zamanda dayanıklılığın bir ifadesidir. Kim, vatandaşların iş baskıları altında neşe bulma yeteneğini, toplumsal iyimserliğin bir göstergesi olarak değerlendiriyor. “Boş zamanlarda tatmin arayışında, bu çelişkileri kabul ediyoruz” diyor Kim.

Kentteki yüzme havuzlarından çiçek festivallerine kadar, Kim’in fotoğrafları, geçici de olsa derin duygusal ve kültürel etkiler yaratan anları ölümsüzleştiriyor. Bu kareler, çalışma etiğiyle tanınan bir ülkede bile dinlenmenin, bireysel ve kolektif refah için ne kadar önemli bir unsur olduğunu hatırlatıyor. Kim’in 50 fotoğrafını bir araya getirdiği “Daha İyi Günler” kitabı, dengeli bir toplum inşa etmede boş zamanın rolüne dair düşünmeye davet ediyor. Kim, “Boş zaman kültürümüze yansıyan tutku, iyileşme potansiyelini gösteriyor,” diyerek, Güney Kore’nin daha adil ve insancıl bir topluma doğru ilerlerken karşılaştığı zorlukları ve fırsatları vurguluyor.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP