Güllük körfezinde liman isyanı: Geniş çaplı eylem hazırlanıyor

0

BEĞENDİM

0

Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Güllük Limanı’nda, ICC Güllük Marina İşletmeciliği A.Ş. tarafından yapılması planlanan yat limanı projesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ‘ÇED olumlu’ kararı verdi. yöredeki STK’lar ve vatandaşların tüm direniş ve eylemlerine rağmen ÇED olumlu kararı vermesi Muğlalıları isyan ettirdi. Güllüklüler kararın iptali içini İdare Mahkemesi’nde dava açmaya ve Güllük’te geniş çaplı eylem yapmaya hazırlanıyor.

500’DEN FAZLA İMZA İLE İTİRAZ ETMİŞTİK

Güllük Körfezi Koruma Platformu sözcüsü Neşe Tunçer bugün yaptığı açıklamada “Güllük Yat Limanı projesi ÇED raporu Güllük halkının itirazlarına rağmen onaylandı. 500’den fazla itiraz dilekçesi verildi. ÇED raporu pek çok eksik, yanlış ve yanıltıcı bilgiler içeriyor. itiraz ettiğimiz, düzeltmeleri gereken hiçbir noktayı düzeltmemişler. Trafik etkisi değerlendirme raporunda “yat limanının planlandığı eski liman bölgesinin atıl vaziyette olduğundan bölge önemli bir trafik çekim ya da yaratım noktası değildir” diyerek 2 yıl boyunca ekimden mayis sonuna kadar her saat yaklaşık 20 kamyon hareketinden bahsediyor. Rüzgar yönü Bodrum meteoroloji istasyonundan alınmış. Herhangi bir sosyal değerlendirme yapılmamış, yat turizmi ile ilgili dayanak gösterilen çalışmalar eski tarihli. Itiraz ettiğimiz bu noktalarda herhangi bir düzeltme yapılmamış. Kümülatif etki değerlendirilmesi yok, deniz trafiği ile ilgili hesaplarda bölgede planlanan liman ve marinalar düşünülmemiş. Kurum görüşleri ve işletme sözleşmesi gizlenmiş, yani karşımızdada şeffaf yürütülmeyen bir süreç var. Bizi etkileyecek konuları bilmek en doğal hakkımız” ifadelerini kullandı.

SAĞLIKLI BİR ÇEVREDE YAŞAM HAKKIMIZ GASP EDİLİYOR

Tuncer açıklamasının devamında ise “Sosyal etki değerlendirmesi yapılmadı derken şunu kastediyorum: Güllük ‘te yerleşmis kişiler genellikle emekli, yıllardır yaptıkları birikimle gelip Ege’de bir balıkçı kasabasına yerleşmişler. Yaz aksamlarında tam da bu yat limanının kapattığı alanda yürüyüş yapıp, sahildeki restoranlarda yemek yiyorlar. Çay bahçesinde oturuyor, sosyalleşiyorlar. Bu yat limanı buradaki vatandaşların yaşam alanlarına ve yaşam şekillerine yapılan bir saldırıdır. Halkın “hayır” deme hakkı ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakkımız yine gaspediliyor” dedi.

İDARE MAHKEMESİNİ İPTAL DAVASI AÇILACAK VE EYLEM YAPILACAK

Tuncer açıklamasının sonunda 260 yat kapasiteli olarak planlanan projenin “önemli doğa alanı” sınırları içerisinde bulunduğunu ve proje sahasında, mevcut iskele ve taş dolgu alanı üzerine 4 bin 357 metrekarelik yeni bir rıhtım inşa edilmesi planlanıyor. Şirket, proje için 179 milyon TL bütçe ayırdığını belirterek

“ÇED raporunun iptal için Muğla İdare Mahkemesi’ne dava açacağız, bununla birlikte Güllüklülerin sesini duyurmak içini kısa sürede geniş çaplı eylem planlıyoruz” diyerek ve yapılacak liman ve marina projesinin sakıncalarını belirterek açıklamasını bitirdi.

GÜLLÜK’E CEHENNEME ÇEVİRECEK, GÜLLÜK’ÜN FELAKETİ OLACAKTIR

– Yapılmak istenen marina ile, Güllük’te yaşayan veya tatile gelen vatandaşların deniz kenarındaki yaşamının nasıl etkileneceği projede hiç değerlendirilmemiş. Güllük’lülerin denizle bağı koparılacak.

– Bölgenin gerçeklerinden tamamen habersiz bir nihai ÇED raporu hazırlanmış. Güllük ve çevresinde alt yapı sorunu yaşanıyor. Mevcut altyapı kışın Güllük’te yaşayan nüfusun sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşama koşullarını dahi sağlamıyor iken, kanalizasyon sistemine her gün yüzlerce ton sıvı atık verileceğinin yazılması yanıltıcı bir bilgidir, kümülatif bir çevresel etki analizi yapılmadığının da işaretidir. Su probleminin yoğun olarak yaşandığı Güllük’de var olan suyumuzu böyle bir proje ile paylaşmak istemiyoruz.

– Dayatılan ÇED Projesi ile; Güllük ve çevresinin demografik yapısı incelenmeden ve bir sosyal etki değerlendirme analizi yapılmadan hazırlandığı açıktır. Bu proje ile yaz akşamlarında yürüyüş yapılan, yemek yenilen, çay bahçesi olarak kullanılan yerler, yani deniz ve kıyıdaki kamusal bölgeler vatandaşa kapanacaktır. Güllük halkının Anayasa ve Kıyı kanunu ile korunan kıyıya ulaşım hakkı ihlal edilecek ve denizle olan etkileşimi kesilecektir.

– Bu yat limanının Güllük esnafına gelir sağlayacağı büyük bir yalandır. Alış-veriş yat limanının içindeki dükkanlarda yapılacak, yakın örnek Yalıkavak… Etrafı yüksek duvarlarla çevrili yat limanı sayesinde, denizi ancak yüksek tepelerden seyredeceğiz.

– İnşaat aşamasında yat limanına her gün gelecek, yakıt dahil onlarca lojistik nakliye aracı “sakin şehir Güllük”ü yaşanamaz bir hale getirecek. Böyle bir yaşamı hak etmiyoruz.

– Bu proje ile Güllük ranta kurban ediliyor. Yalıkavak’ın, Kuşadası’nın, Göcek’in başına ne geldiyse aynısı Güllük’ün de başına gelecek. Bu proje bir balıkçı kasabası ve emeklilerin yerleştiği bir belde olan Güllük’ün felaketi olacaktır.