Göğsünüzü soğuktan koruyun

0

BEĞENDİM

0

Sonzamanlarda solunum sistemiyle ilgili şikayetler sık görülüyor. Bunda soğuk havaların da etkili olduğunu belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ali Vefa Öztürk, konuyla ilgili dikkat edilmesi gereken noktalara değindi. İşte açıklamaları…

Ali Vefa Öztürk

Hangi sorunlar oluşur?

Sonzamanlarda artan grip, Covid-19 gibi viral hastalıkların getirdiği hırıltı, nefes darlığı, geniz akıntısı, öksürük gibi birçok şikayet ilerlerse göğüs hastalıklarına yol açabilir. Eğer bunlar tedavi edilmez veya göz ardı edilirse; solunum yollarında kronik iltihaplanma olabilir.

Grip ve Covid-19 gibi hastalıklar, özellikle astım ve KOAH gibi kronik solunum yolu hastalıklarını tetikleyebilir.

Bu durum, zatürre ve akut bronşit gibi akciğer enfeksiyonlarının artmasına yol açabilir.

Ayrıca, bronş duvarlarının iltihaplanma ve enfeksiyon nedeniyle genişlediği bronşektazi gibi hastalıklarda enfeksiyon riski daha da yüksektir. Ciddi akciğer hastalıkları gelişebilir.

Yine kış aylarında kaslar sıkışır ve hastalar nefes darlığı gibi sorunlar yaşayabilir. Bu hastalıkların herhangi belirtisi varsa; örneğin astım hastalarının nefes darlığı artmışsa, koyu yeşil renkli balgam çıkıyorsa ya da uzun süren göğüs ağrıları, üç haftayı geçen öksürükleri varsa mutlaka göğüs hastalıkları hekimine başvurulmalıdır.

Kronik hastalığınız varsa dikkat!

Akciğerietkisi altına alarak zatürre ve bronşite yol açabilen grip ve nezle gibi solunum yolu enfeksiyonları, KOAH veya astım gibi kronik hastalıkları olan kişilerde tetiklenirse, gerekli tedavilerin uygulanması şarttır.

Bronşit ve zatürre durumlarında antibiyotik tedavisi gerekebilir. KOAH ve astım hastalarında bronşların daralmasına bağlı nefes darlıklarını engellemek için nebulizatör tedavisi ve astım ve kronik hastalıkların günlük kontrolü ve şikayetlerin giderilmesi için tercih edilen inhaler tedaviler kullanılabilir.

Dengeli beslenin

Kış aylarında, havaların soğuk ve kapalı olması yalnızca ruh halini etkilemekle kalmaz, aynı zamanda bağışıklık sistemini de zayıflatarak hastalıklara karşı direnci azaltır. Enerji düşüklüğüne bağlı olarak viral enfeksiyon hastalıklarına yakalanma riski artar.

Bu nedenle her besin grubundan dengeli bir şekilde tüketilmeli, kış mevsimine uygun sebze ve meyveler tercih edilmelidir. Öğün atlanmamalı ve üç öğün beslenme ihmal edilmemelidir. Protein ve karbonhidrat dengeli alınmalı, yeterli su tüketilmelidir.

Hareketsiz kalmayın

Havalarınsoğuması sporu bırakmak için bir sebep olmamalıdır. Kapalı alanlarda veya vücudu soğuktan koruyan doğru kıyafetlerle açık havada spor yapılabilir.

Egzersiz yaparken terledikten sonra kıyafetlerin değiştirilmesi önemlidir. Soğuktan korunmak için atkı ve maske kullanılabilir.

Kimler risk altında?

Özelliklekronik kalp ve akciğer hastalığı olanlar, böbrek yetmezliği veya organ nakli geçirmiş kişiler, kış aylarında daha dikkatli olmalıdır.

İlaçlarını düzenli kullanmaları, hasta kişilerden uzak durmaları, soğuk havalarda uygun kıyafetler giymeleri, atkı kullanmaları ve hijyen kurallarına daha fazla özen göstermeleri gerekir.

Ne zaman doktora başvurulmalı?

Eğergrip ve nezle belirtileri; burun akıntısı, geniz tıkanıklığı ya da ateş varsa, bazı tedbirler alınmalı ve gerekirse soğuk algınlığı tedavisi uygulanmalıdır. Ancak, tedaviye rağmen iyileşmeyen şikâyetler varsa, mutlaka bir kulak burun boğaz ya da göğüs hastalıkları uzmanına görünmek gerekir.

Kapalı alanlarda maske takın

Baştakronik akciğer hastalığı olan kişiler olmak üzere herkes, özellikle kapalı alanlarda uzun süre vakit geçirmekten kaçınmalı, bulundukları ortamları ara ara havalandırmalı. Tabii el hijyenlerine de çok dikkat etmelidir.

Kapalı yerlerde uzun süre kalınacaksa maske kullanılmalıdır. Maskeler düzenli olarak değiştirilmeli; 3 saatten fazla takılmamalıdır.

Açık havada maske kullanımına ise gerek yoktur ancak açık alanlarda futbol maçları gibi yakın temas gerektiren aktivitelerde maske takılabilir.