34,5959
36,1697
2.903,73
Fıtır sadakası, kişinin bakmakla yükümlü olmadığı yoksul müslümanlara verilir. Fıtır sadakası ve oruç fidyesini vermek durumunda olan kimsenin bunlardan doğrudan ya da dolaylı olarak yararlanmaması esastır. Zekât için de aynı kural geçerlidir. Bu sebeple bir kimse zekâtını, fıtır sadakasını ve fidyesini kendi usûl ve fürûuna veremez. (Usûl, bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleri; fürûu ise; çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır.) Ayrıca eşler de birbirlerine zekât, fitre ve fidye veremez.
Fakir olan kayınvalide ve kayınpedere zekât ve fitre verilebilir. Çünkü bu kişilerle zekâtı veren kişi arasında usûl ve fürû ilişkisi olmadığı gibi zekât veren şahıs bunlara bakmakla yükümlü de değildir (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, 2/353-354).
Hanefilere göre aşağıda sayılanlara fitre verilmez:
a) Ana, baba, büyük ana ve büyük babalara,
b) Oğul, oğlun çocukları, kız, kızın çocukları ve bunlardan doğan çocuklara,
c) Eşine,
d) Zengine yani aslî ihtiyaçları dışında nisap miktarı mala sahip olan kişiye,
e) Babası zengin olan ergen olmamış çocuğa (Merğinânî, el-Hidâye, II, 223-228).
Şâfiîlere ve Ebu Yusuf’a göre fitre, Müslüman olmayana da verilemez (Mâverdî, el-Hâvî, III, 387; X, 519; Merğinânî, el-Hidâye, II, 223).
Bunların dışındaki kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve fidye verilebilir (Zeylaî, Tebyîn, I, 301).