Fatih Pınar’ın Göz Göre Göre “25 Yıllık Tanıklık” sergisi 17 Mayıs’ta Karşı Sanat’ta

0

BEĞENDİM

0

Bağımsız gazeteci, belgesel sinema yönetmeni Fatih Pınar, Göz Göre Göre “25 Yıllık Tanıklık” sergisiyle Türkiye’nin hafızasını tazeleyecek. 17 Mayıs-6 Haziran tarihleri arasında ziyaret edilebilecek sergi, Karşı Sanat’ta sanatseverleri bekliyor.

Fatih Pınar’ın belgesel fotoğrafla başlayıp video-aktivizme, oradan belgesel sinemaya uzanan kişisel macerası her aşamasında Türkiye’nin geçirdiği “büyük dönüşüme” eşlik ediyor.

25 yıllık bu serüven; meşru görülen kamusal alanın kıyısında kalanların, görmezden gelinenlerin hikâyelerini farklı mecralardan farklı formlarla anlatıyor. Bu görsel belgeler dışlanmış olanı ortaya çıkarırken hegemonik anlatılara da meydan okuyor.

Küratörlüğünü Nazlı Ökten’in yaptığı aynı zamanda; Ankara, Cizre, Roboski, Soma, Gezi, deprem gibi şiddetli dönüm noktalarıyla, 1 Mayıslar, 8 Martlar, Newruzlar, Onur Yürüyüşleri gibi şenlikli direnişleri bir arada göz önüne seriyor.

Türkiye’nin son 25 yılına tanıklık eden bir tünelin içinden geçip giderken, ışık ve karanlığın o şaşmaz oyununa katılacaksınız. Sadece bireysel veya kolektif hafızayı tazelemek için değil, onu yarına tüm hakikatiyle taşıyacak bir yeniden inşa sürecine katılmak için.

Fatih Pınar kimdir?

1998-2004 yılları arasında Atlas Dergisi’nin fotoğrafçısı olarak çalışırken fotoröportaj yapmayı öğrendi. İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte 2004 yılında fotoğraflarla sesleri birleştirerek interaktif hikayeler anlatmaya ve haber siteleri için çalışmaya başladı. Fotoğraf makinasının dijitale dönüşmesi ve sosyal medya’nın yükselmesiyle birlikte multimedya; videoaktivizm ve haber videosu içerikleri üretti. Foto muhabiri olarak başlayan serüveni bağımsız gazeteci, videojournalist ve belgesel sinema yönetmeni olarak devam ediyor.

Son 6 yıldır düzenli olarak DW, VOA, BBC ve France 24 ortaklığıyla kurulan +90 kanalı için politik ve sosyal gündemi takip eden kısa belgeseller hazırlıyor. En iyi bildiği şey; senaryosu, sinopsisi, ekibi, oyuncusu olmayan, kurgulanmamış insan hikayeleri anlatmaktır.