34,5472
36,0215
2.997,95
Eğitim Reformu Girişimi (ERG) Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) yakın zamanda yayımladığı 2023-24 eğitim öğretim yılı örgün eğitim istatistiklerine dair ilk incelemesini hazırladı.
Buna göre, 2023-24’te eğitim dışındaki çocuk sayısı yüzde 38,4 artarak yaklaşık 612 bin 814’e yükseldi. Eğitim dışındaki çocuk sayısı son üç yılın en yüksek seviyesine çıktı. Bu artış, Türkiye’nin eğitim sisteminin temel sorunlarından biriyle, sosyoekonomik durumun eğitime etkileriyle ilişkilendirildi. Ekonomik krizle birlikte bu etkinin büyüdüğüne dikkat çekildi.
Eğitim Reformu Girişimi Politika Analisti Özgenur Korlu’nun “Ekonomik Krizin Eğitimden Kopuşa Etkisi Artıyor” başlıklı çalışmasında öğrencilerin okuldan uzaklaştığı verilerle ortaya konuldu. Buna göre;
ÖĞRENCİ SAYISI AZALDI
2023-24 eğitim-öğretim yılında 17 milyon 480 bin 463 öğrenci bulunuyor. Önceki yıla göre öğrenci sayısı 0,4 azaldı. Öğrencilerin yüzde 90,7’si resmî kurumlara, yüzde 9,3’ü ise özel öğretim kurumlarına kayıtlı. Öğrenci sayısı resmî kurumlarda yüzde 0,2 azalırken, özel öğretim kurumlarında azalma oranı yüzde 2,4. Öğrenci sayısındaki azalmanın ortaöğretim çağındaki çocukların okullulaşma oranlarındaki düşüşten kaynaklandığı söylenebilir.
DERSLİK SAYISI AZALDI
İkili eğitim sorununa ve 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerine karşın derslik sayısı azaldı. 2023-24’te toplam derslik sayısı yüzde 1,2 azalarak 742 bin 829 oldu. Azalma resmî kurumlardansa (yüzde 0,8), özel öğretim kurumlarında (yüzde 2,6) daha yüksektir. Kademelere göre bakıldığındaysa azalmanın 5 bin 635 derslik ile en fazla ortaöğretimde olduğu görülüyor. Diğer yandan ortaöğretim programlarına göre bakıldığında azalma oranı dini öğretimde yüzde 0,7 iken, genel ortaöğretimde yüzde 2,8, mesleki ve teknik ortaöğretimde ise yüzde 3,2.
612 BİN ÇOCUK EĞİTİM DIŞINDA
2023-24’te eğitim dışındaki çocuk sayısı yüzde 38,4 artarak yaklaşık 612 bin 814’e yükseldi. Bu sayıyla eğitim dışındaki çocuk sayısı son üç yılın en yüksek seviyesine çıktı. 2023-24’te eğitim dışındaki çocukların yüzde 53,6’sı oğlan, yüzde 46,4’ü kız çocuğu. Önceki yıl ise yaklaşık 442 bin 643 çocuk eğitimin dışındaydı. (yüzde 49,9’u oğlan, yüzde 50,1’i kız çocuk)
EĞİTMDEN ERKEN AYRILMA 15 YAŞTAN İTİBAREN ARTIYOR
Türkiye’de yaşa grubuna göre net okullulaşma oranları ile kademelere göre net okullulaşma oranları arasındaki farkın en yüksek olduğu kademe ortaokul. 10-13 yaş grubunda net okullulaşma oranı yüzde 98,3 iken, ortaokulda net okullulaşma oranı yüzde 91,5’tir. MEB, “4+4+4 eğitim sistemine geçiş yılı olan 2012-2013 eğitim öğretim yılında 5 yaşındaki öğrencilerin ilkokula başlaması ve daha sonraki yıllarda ise yönetmelik değişikliği ile 5 yaşındaki öğrencilerin okul öncesine yönlendirilmesinden” kaynaklandığını paylaşıyor.
ORTA ÖĞRETİMDE CİNSİYET FARKI OĞLANLAR ALEYHİNE AÇILIYOR
Ortaöğretim, hem okullulaşma oranlarının diğer kademelere göre daha düşük olması hem de cinsiyet bazında bölgesel farklılıklar nedeniyle ayrıca izlenmesi gereken bir kademedir. Bu kademede net okullulaşma oranları temel alınarak hesaplanan cinsiyet farkının 0,3 yüzde puandan 1,4 yüzde puana çıktığı görülüyor. Önceki yılların aksine fark kızlar aleyhine değil, oğlanlar aleyhine yüksek.
2023-24’te ortaöğretimde cinsiyet farkı arttı. Fakat bu artış, önceki yılların aksine kızların değil, oğlanların net okullulaşma oranlarının daha düşük olmasından kaynaklanıyor. Farkın en yüksek olduğu bölge 5,8 yüzde puanla Kuzeydoğu Anadolu’dur. Kız çocukların okullulaşmasında yaşanan sorunlar gibi oğlan çocukların okullulaşmasında yaşanan bu gerileme de toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin bir yansıması.
5 YAŞTA OKULÖNCESİ EĞİTİM NET OKULLULAŞMA ORANLARI AZALDI
2023-24’te okulöncesi eğitimdeki öğrenci sayısı 2 milyon 55’ten bin 954’e düştü. Bu düşüşle bağlantılı olarak 5 yaşta okulöncesi eğitim net okullulaşma oranının 0,7 puan düşerek yüzde 84,3 olduğu görülüyor.
ERKEN ÇOCUKLUK EĞİTİMİNDE YENİ KURUM TÜRLERİ ÖNE ÇIKIYOR
3-5 yaşta (yüzde 51,9) ve 4-5 yaşta (yüzde 64,0) okulöncesi eğitim net okullulaşma oranları ise arttı. Bu artışlar, 3 ve 4 yaş net okullulaşma oranlarının bir miktar artmasından kaynaklanıyor. 3 yaş net okullulaşma oranı yüzde 16,9’dan yüzde 17,0’ye, 4 yaşta ise yüzde 41,4’ten yüzde 42,6’ya çıktı. Erken çocukluk eğitiminin zorunlu eğitim kapsamında olmamasına ve MEB’in okulöncesi eğitimi sadece 5 yaşta yaygınlaştırmaya ilişkin hedefleri olmasına karşın 3 ve 4 yaşta görülen bu artış olumlu
EĞİTİMDE ÇOCUK YOKSULLUĞUNA İLİŞKİN POLİTİKALAR ÖNCELİKLENDİRİLMELİ
MEB’in 2023-24 eğitim öğretim yılı istatistikleri temel alan bu ön değerlendirme, öğretmenlere ve derslik sayılarına ilişkin verilerle eğitime ayrılan kaynakların artması gerektiğini, eğitim dışındaki çocuk sayısı ve eğitimden erken ayrılma bulgularıyla ise eğitim politikalarında çocuk yoksuluğuyla mücadelenin önceliklendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Bu bağlamda yaklaşan merkezi bütçe dönemi eğitim sistemi için kritik önemdedir. Okullulaşma oranlarının uzun yıllar sonra geriye gittiği bu dönemde kamu politikalarında eğitim ve çocuk yoksulluğunun bir an önce gündeme alınması gerekiyor.