34,5307
36,0213
3.004,44
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İslam dünyasının karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekerek, “Batı’da İslamofobi fiziki müdahaleye ve hakarete dönüşmüş durumda. İslam dünyası kendi siyasi sorunlarına sahip çıktığı, kendi içinde dayanışma ruhu sergilediği zaman bu sorunların hepsi ortadan kalkacak” dedi. Fidan, Gazze’de yaşanan insanlık dramı hakkında ise, “Bu yerel bir savaş değil, bütün dünyayı etkisi altına alacak bir savaş. İki devletli çözüm hayata geçmezse bu türden çatışmaların yaygınlaşacağını öngörmek zor değil” diye konuştu.
İslam İşbirliği Gençlik Forumu’nun 5’inci genel kurulu Şişli’de bir otelde başladı. Programa Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da video mesaj gönderdiği genel kurulda İslam ülkelerinden çok sayıda temsilci konuşma gerçekleştirdi. Programda konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İslam dünyasının karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekerek, Batı’da İslamofobi’nin fiziki müdahaleye ve hakarete dönüştüğünü, İslam dünyası kendi siyasi sorunlarına sahip çıktığı, kendi içinde dayanışma ruhu sergilediği zaman bu sorunların hepsinin büyük oranda ortadan kalkacağını söyledi. Gazze’de devam eden İsrail saldırıları hakkında da değerlendirmede bulunan Fidan, burada yaşananların bütün dünyayı etkisi altına alacak bir savaşa dönüşme ihtimaline dikkat çekerek, iki devletli çözümün hayata geçmemesi durumunda bu türden çatışmaların yaşanacağı ve yaygınlaşacağını öngörmenin zor olmadığını belirtti.
“Teşkilatın faaliyetleri hepimizin göğsünü kabartmakta”
Konuşmasına İslam İşbirliği Teşkilatı’nın faaliyetlerinin önemine dikkat çekerek başlayan Bakan Fidan, “İslam İşbirliği Teşkilatı’nın faaliyetlerini yakından takip etmekteyim. Buradaki çalışmalara bir nebze de olsa katkı sağlama imkanım oldu. Teşkilatın faaliyetleri hepimizin göğsünü kabartmakta, Türkiye olarak desteğimizi her geçen daha da artırmak için bize sebepler sunmakta. İslam dünyasında eksik olan konuların başında kurumsal işbirliği konusu gelmekte. Cumhurbaşkanlığımız liderliğinde İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesinde bulunan bütün kurum ve kuruluşlara İslam dünyasının sorunlarını çözmede, temsilde her türlü desteği vermekteyiz. Bunun bir meyvesi olarak teşkilatın bugün ayakta olması bizim için sevinç verici” dedi.
“Batı’da İslamofobi fiziki müdahaleye ve hakarete dönüşmüş durumda”
İslam dünyasının karşı karşıya olduğu sorunlara değinen Bakan Fidan, “İslam dünyası bugün çeşitli meydan okumalarla karşı karşıya. Birincisi İslamofobi; giderek artan bir trend haline dönüşmüş durumda. Dünyada Müslümanlar olarak bu sıkıntının kaynağına inmeli, bununla mücadele etmeli. En iyi şekilde temsil için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Batı’da İslamofobi fiziki müdahaleye ve hakarete dönüşmüş durumda. Bunun medeniyetle, olgunlukla alakası yok. İslamofobi’nin giderek arttığı bir ortamda sürekli provoke edilmeye çalışılması, iktidar devşirilmeye başlanması zamanı çoktan geçmiş olan bir politika yöntemi olmalıydı. Ama Batı’da artan İslamofobi nedeniyle bizim bu konuda daha teyakkuzda olmamız gerekiyor” diye konuştu.
“Bu yerel bir savaş değil, bütün dünyayı etkisi altına alacak bir savaş”
Fidan, Gazze’de yaşanan insanlık dramının bütün dünyayı etkisi altına alabilecek bir savaşa dönüşebileceğini belirterek, “Diğer bir konu ise Gazze’de yaşanan katliam ve dram. Bu Gazze’deki üçüncü büyük savaş ama Filistin topraklarında kesintisiz devam ediyor. 100 günde 30 bine yakın masum insan hiçbir ayrım gözetilmeden bilinçli bir şekilde katlediliyor. Bundan daha vahim olan başta Batı ülkeleri olmak üzere çoğu bu katliama ya sessiz kaldılar ya destek verdi. Bu sessiz kalma, bu katliama, soykırıma ortak olmak dünyadaki düzeni kökten sarsan bir gelişmedir. En büyük dikkati bu noktaya çekmekteyiz. Bu yerel bir savaş değil, bütün dünyayı etkisi altına alacak bir savaş. İki devletli çözüm hayata geçmezse bu türden çatışmaların yaşanacağı ve yaygınlaşacağını öngörmek zor değil. Daha istikrarlı bir dünya barışı için katliamın durması ve iki devletli çözümün hayata geçmesi için çalışıyoruz. Diplomasinin bütün araçlarını kullanarak bir an önce bu savaşın durması hem İsrail hem Filistin hem bölge halkının selametine olacaktır” şeklinde konuştu.
“İslam dünyası kendi siyasi sorunlarına sahip çıktığı, kendi içinde dayanışma ruhu sergilediği zaman bu sorunların hepsi ortadan kalkacak”
Gençlerin İslam dünyasındaki sorumlu makamlara bugün veya yarın gelecek olmaları nedeniyle İslam dünyasının genelini ilgilendiren sorunlara çok yakından ilgi göstermesi gerektiğini vurgulayan Fidan, “Onun için neden işgaller, iç savaşlar, çatışmalar ağırlıklı olarak hep İslam dünyasında gerçekleşiyor? Neden bazı ülkeler İslam dünyasındaki kaynakları daha fazla sömürmek için, orayı istikrarsızlaştırmak için savaşı bir araç olarak kullanıyor? Neden İslam dünyasındaki kutsal değerleri provoke ederek orada birtakım radikal zeminlerin oluşmasını sağlayarak, daha sonra da adına terör örgütü diyerek müdahaleler için zemin hazırlanıyor? Bunlara çok iyi bakmamız gerekiyor. İslam dünyası kendi siyasi sorunlarını iyi analiz edip bunlara sahip çıktığı zaman, dışarıdan bir kurtarıcı değil, kendi içinden bir işbirliği ve dayanışma ruhu sergilediği zaman inşallah bu sorunların hepsi büyük oranda ortadan kalkacak. Ama biz çoğu zaman sorunu çıkaran aktörden tekrar çözümü üretmesini bekliyoruz. Ama diğer taraftan umut verici bir gelişme; İslam dünyasının büyük bir öğrenme ve ders alma sürecinde olduğunu, hatalarından ders çıkararak büyük bir dayanışma içinde sorunlarını çözme ve modern dünyada İslam dünyasını daha iyi temsil etme yönünde adımlar atmaya da gayret ettiğini görüyoruz. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye Cumhuriyeti olarak, millet olarak bu gayretin arkasında durmaya devam edeceğiz” dedi.
“Dünya Müslümanları olarak 21. yüzyılda sistem kurucu bir akılla dayanışmayı ilerletmemiz gerekiyor”
Bakan Fidan konuşmasında, “Sadece siyasi sorunlar, çatışmalar, çalkantılara yönelik meydan okumalarımız yok. Dünya küresel bir şekilde büyük teknolojik gelişmelerin ve kırılmaların eşiğinde. Bu sadece İslam dünyasını değil, tüm kültürleri etkileyen muazzam bir gelişme ile karşı karşıyayız. Bunun derinliğini ve boyutlarını anlamak ve buna göre eğitim sistemimizi, anlayışımızı, duruşumuzu değiştirecek yaklaşımlar geliştirmemiz gerekiyor. Dünya Müslümanları olarak 21. yüzyılda sistem kurucu bir akılla hem siyasal sistemlerimizi en iyi şekilde hem de aramızda dayanışmayı, kendi kültürel geleneğimizi zamanın ruhuna uygun olarak ilerletmemiz gerekiyor. Bunu yapacak potansiyel buradaki arkadaşlarımızda mevcut” ifadelerini kullandı.
“Gençlerimizin birbirleriyle daha çok diyaloğa ihtiyacı var”
Programda konuşan Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ise, “Gençlerin geleceği olarak ortaya koyduğumuz vizyonda ICYF ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ortak projeler gerçekleştiriyor. Bu projeler; ülkemizde bakanlığımıza bağlı yaklaşık 50 tane gençlik kampımız var. Bu gençlik kamplarında gençlerimizle beraber ortak projeler yürütüyoruz, davet ediyoruz. Ortak kültürel etkileşimler yapıyoruz. Dolayısıyla biz de etkin olarak bu süreci yürütüyoruz. Çalışmalarımız hızla devam ediyor. 2024’te de çalışmalara devam edeceğiz. Bu çalışmalar çerçevesinde ICYF bünyesindeki ülkelerin gençlerini gençlik çalışmalarımıza ortak olmaya davet ediyoruz. Çanakkale’de, diğer şehirlerimizde yaptığımız çalışmalarda onlarla birlikte olmayı arzu ediyoruz. Burası sizin ülkeniz, sizin özellikle de gençlerimizin birbirleriyle koordinasyon açısından kültürel etkileşimler açısından çok çok önemli. ve şunu söylüyoruz; gençlerimizin birbirleriyle daha çok diyaloğa ihtiyacı var” dedi. – İSTANBUL