CUMA HUTBESİ | 21 Temmuz Cuma hutbesi yayınlandı! Cuma hutbesinin konusu ne? Diyanet…

0

BEĞENDİM

0

CUMA HUTBESİ KONUSU – Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 21 Temmuz Cuma tarihli hutbesi resmi internet sitesinden yayınlanarak erişime açıldı. Cuma namazına gidecek olan vatandaşlar, arama motorlarında “Cuma hutbesinin konusu ne?” ve “21 Temmuz Cuma hutbesi konusu” gibi cümleleri araştırıyor. 21 Temmuz Cuma hutbesinin konusunu araştırıyor. Pekala, 21 Temmuz Cuma hutbesinin konusu ne? İşte “Hicret Mefkureler Uğruna Çıkılan Kutlu Bir Sefer” başlığıyla yayımlanan Cuma hutbesinin ayrıntıları…

HİCRET MEFKURELER UĞRUNA ÇIKILAN KUTLU BİR SEFER

Muhterem Müslümanlar!

Okuduğum ayet-i kerimede Büyük Rabbimiz şöyle buyuruyor: “İman edip hicret edenler, Allah yolunda cihad edenler; onlara kucak açıp yardım edenler var ya! İşte onlar gerçek müminlerdir. Onlar için bağışlanma ve büyük bir lütuf vardır.”

Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Müslüman, elinden ve lisanından başka Müslümanların ziyan görmediği kişidir. Muhacir ise Allah’ın yasaklarını terk eden kimsedir.”

Değerli Müminler!

Yüce Allah’ın lütuf ve keremiyle geçtiğimiz Çarşamba günü hicri 1445. yıla girdik. Bizleri yeni bir hicri yıla daha kavuşturan Rabbimize sonsuz hamdü senalar olsun. Hicri yeni yılımız iyi ve mübarek olsun. Hicri takvimin birinci yılı, Peygamber Efendimiz (s.a.s) ile ashabının Mekke’den Medine’ye hicret ettiği 622 yılıdır. Bu yıl, Allah Resûlü (s.a.s)’in öncülüğünde Müslümanlar, Mekke’deki çileli günlerin akabinde İslam’ı daha rahat yaşayabilmek için Medine’ye hicret etmişti. Hz. Ömer, bu hadisenin yaşandığı yılı, halifeliği devrinde hicri takvimin başlangıcı kabul etmişti.

Kıymetli Müslümanlar!

Hicret, insanlık tarihinin en değerli dönüm noktalarından biridir. Hicret, sıradan bir göç değildir. Hicret, süreksiz menfaatler uğruna bir diyardan diğer bir diyara gidiş de değildir. Hicret, can ve mal kaygısıyla bir kentten kaçış hiç değildir. Aksine hicret, Allah isteği uğruna her türlü dünyevi beklenti ve gayeyi bir kenara bırakarak çıkılan kutlu bir seyahattir. Hicret, ülkülerle yücelen bir hayatı mümkün kılmak için başlanan mübarek bir seferdir. Hicret, insanı yaratılış maksadından uzaklaştıran her şeyi geride bırakmaktır. Berbatlıktan uygunluğa, zulüm ve haksızlıktan adalet ve hakikate kararlı bir yöneliştir. Hicret, insanı Allah’a kulluktan alıkoyan her türlü nefsani dilek ve istekten yüz çevirmektir. Haram ve günahlardan kaçınmaktır. Tövbe ve dua ile Rabbimizin engin rahmetine sığınmaktır.

Kıymetli Müminler!

Hicretin gayesi, sorumluluk sahibi, şuurlu, yararlı bireyler yetiştirebilmek için uğraş etmektir. Faziletli, huzurlu, inançlı ve barış içerisinde yaşayan bir toplum inşa etmek için efor göstermektir. Hicretin gayesi, sevgi, merhamet ve yardımlaşma üzere bedelleri tüm insanlıkla buluşturmak için çaba etmektir. Hicri takvimin birinci yılı, Peygamber Efendimiz (s.a.s) ile ashabının Mekke’den Medine’ye hicret ettiği 622 yılıdır. Bu yıl, Allah Resûlü (s.a.s)’in öncülüğünde Müslümanlar, Mekke’deki çileli günlerin akabinde İslam’ı daha rahat yaşayabilmek için Medine’ye hicret etmişti. Hz. Ömer, bu hadisenin yaşandığı yılı, halifeliği devrinde hicri takvimin başlangıcı kabul etmişti.

Kıymetli Müslümanlar!

Hicret, insanlık tarihinin en değerli dönüm noktalarından biridir. Hicret, sıradan bir göç değildir. Hicret, süreksiz menfaatler uğruna bir diyardan diğer bir diyara gidiş de değildir. Hicret, can ve mal endişesiyle bir kentten kaçış hiç değildir. Aksine hicret, Allah isteği uğruna her türlü dünyevi beklenti ve gayeyi bir kenara bırakarak çıkılan kutlu bir seyahattir. Hicret, mefkurelerle yücelen bir hayatı mümkün kılmak için başlanan mübarek bir seferdir. Hicret, insanı yaratılış emelinden uzaklaştıran her şeyi geride bırakmaktır. Berbatlıktan düzgünlüğe, zulüm ve haksızlıktan adalet ve hakikate kararlı bir yöneliştir. Hicret, insanı Allah’a kulluktan alıkoyan her türlü nefsani istek ve istekten yüz çevirmektir. Haram ve günahlardan kaçınmaktır. Tövbe ve dua ile Rabbimizin engin rahmetine sığınmaktır.

Kıymetli Müminler!

Hicretin gayesi, sorumluluk sahibi, şuurlu, yararlı bireyler yetiştirebilmek için uğraş etmektir. Faziletli, huzurlu, inançlı ve barış içerisinde yaşayan bir toplum inşa etmek için uğraş göstermektir. Hicretin gayesi, sevgi, merhamet ve yardımlaşma üzere pahaları tüm insanlıkla buluşturmak için çaba etmektir.