34,7256
36,6281
2.957,12
CHP, bugün İstanbul Planlama Ajansı’nda belediye başkanlarının katılımıyla Yerel Yönetimler ve Eğitim Çalıştayı düzenledi. Çalıştayın açılış konuşmalarını CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökan Zeybek ve Suat Özçağdaş, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ile Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yaptı.
“ULAŞABİLECEĞİMİZ OY YÜZDE 47”
Gökan Zeybek, ülke genelinde CHP’li belediyelere memnuniyet oranının yüzde 58’e ulaştığını söyledi. Zeybek, şöyle konuştu:
“Bugün bir seçim olması durumunda ulaşabileceğimiz oy yüzde 47. Bütün bunların altında yatan nedir diye baktığımızda başta büyükşehir belediyelerimizin sosyal politikalarının bu konuda ivmeyi son derece yükselttiğini görüyoruz. Şimdi sizlerden en temel isteğimiz şudur. Yerel yönetimlerdeki yapılmış olan çalışmaların, partimizin belediye ve yerel yönetim oylarını yukarıya çekerken bunun kalıcı bir biçimiyle siyasal seçime de genel seçime de yansıyacak bir hale dönüşmesi lazım. Yani bu politikalarımızın etkin bir biçimiyle yayılması, duyurulması ve bunun sahiplenilmesi gerekiyor. İktidar, türlü biçimlerle belediyelerimizin partimizi yukarıya çekiyor olmasından, belediyenin anketlerdeki oylarının çok yükselmesinden dolayı bizim ölçtüğümüzden 10 kat fazla onlar ölçüyorlar ve neyin başarılı olduğunu gördüler. Bunların başında da eğitime yapmış olduğumuz yatırımlar var. Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 150 kreş adı altında başladı ve 105 tane kreş açıp geri kalanlarının da inşaatlarının devam ettiği bir dönemde yaratılmış olan ivmenin nasıl sonuçlar doğurduğunu ya da başka belediyelerimizde, Adana’da, Sarıyer’de, Mersin’de bütün belediyelerimizin ortaöğretim sınavlarını, üniversite sınavlarına hazırlanan öğrencilerle ilgili açmış olduğu kurs merkezlerinin, akademilerin nasıl seçmende karşılık bulduğunu hepimiz görüyoruz.
HİZMET İÇİ EĞİTİM MESAJI
2025 yılında yoğunlaşmanızı yürekten istiyorum. Bunlardan bir tanesi, gelir artırıcı önlemler konusunda belediyedeki hizmet içi eğitimlerin sayısının son derece düşük olduğunu görüyoruz. Yine bu dönemde dün belediyelerimize yazı gönderdik. Teftiş kurulları, müfettişler eliyle belediyelerimize onlarca müfettiş gelecek. Bu konularla ilgili ruhsat biriminizi, imar birimlerini -çoğunlukla da ihaleler destek hizmetleri üzerinden yapılmaya başladı- destek hizmetlerinde görev yapan arkadaşlarımızın büyük bir çoğunluğunun mevzuata hakim olmadıklarını, kendilerine öğretilmiş olan bilgiler doğrultusunda süreçleri yönettiklerini görüyoruz. O nedenle 2025 yılının mutlaka belediyelerimizde bir mevzuat öğrenme yılı, hizmet içi eğitimlerin yaygınlaştırıldığı ve bu konularla ilgili uzmanlıkların artırıldığı bir yıl olmasını istiyoruz. Günümüz Türkiye’sinde ekonominin en değerli unsuru zaman. Zamanı doğru yönetmek konusunda, sürdürülebilir ve verimli bir belediye yönetme konusunda teknolojiyi hızlı biçimiyle kullanmak zorundasınız. Burada yüzlerce belediyeyi görüyorum ama hâlâ dijital yöntemlerle proje onaylamaya geçmemiş çok sayıda belediyemiz var. Yani yapay zeka diyoruz, dijitalleşme diyoruz, zaman diyoruz, hız diyoruz ama gidiyoruz, belediyelerde imar bürolarında masaların üzerinde haftalarca bekleyen dosyalar, bunları bekleyen vatandaş…
“İKTİDARA GİDİYORUZ”
Vatandaşın memnuniyetini artırmak açısından teknolojiyi en üst seviyede kullanma konusundaki bir gayretin giderek bir eğitimle programa dönüşmesi gerekiyor. Bu konularla ilgili buna uygun davranamayan, teknolojik gelişmeye ayak uyduramayan kadroların mutlaka değişmesine ihtiyaç var. Kazandığımız her belediye bizim açımızdan değişimi, dönüşümü en üst seviyede yapılabildiği olanakları sağlamaktadır.
Uzun süredir aynı siyasi parti tarafından yönetilen belediyelerdeki statükoyu anlayabiliyorum ama ilk kez kazandığımız belediyelerde devrimci bir tavır ortaya koyarak vatandaşı memnun edecek olan teknolojik ilerlemeyi mutlaka yaygınlaştırmamız gerekmektedir. Biz iktidara gidiyoruz. 32 haftadır bütün anketlerde birinci partiyiz. Her hafta 8 ile 10 bin arasında yeni üye kayıt yapıyoruz. CHP’nin belediyelerdeki başarımızdan kaynaklanarak, parti genel politikalarındaki istikrardan kaynaklanarak üye sayımızda ciddi bir artış vardır. Bu da bizim iktidara gideceğimizin açık bir işaretidir ama Türkiye iktidarına gittiğimizde bize 20 bin civarındaki üst düzey yönetici, bürokrat ya da genel müdür, daire başkanı, strateji başkanı, bütçe başkanı gibi kadrolara ihtiyaç var. Biz bu kadroları 1990’larda kamuda görev yapmış olan en son SHP-DYP hükümeti döneminde görev yapmış olan bürokratlardan temin edemeyeceğimize göre, yeni sürdürülebilir yönetim anlayışımıza uygun genç ve nitelikli kadroların belediyelerde istihdamını geliştirilmesi, onların desteklenmesi ve bir sonraki seçimde ülkeyi yönetecek olan partimizin, ülke yönetecek olan kadrolarını yetiştirme noktasında sizlerin hepinizin üzerinize tarihi bir sorumluluk olduğunu düşünüyorum.”