Bülent Eczacıbaşı: Mehmet Şimşek’in yabancı yatırımcılarla olan toplantısından moralle ayrıldım; tek haneli enflasyon için 2026’ya işaret etmesi gerçekçi

0

BEĞENDİM

0

Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in enflasyonun tek haneye düşmesi konusunda 2026 yılının sonunu işaret etmesine yönelik, “‘6 ay sonra bu iş hallolacak’ deseydi inandırıcılığı sorgulanabilirdi. Gerçekçi tahminler zarar vermez, yarar sağlar. Bize 6 ay sonra düzelecek demek, moral vermez, 3 yıl sonra düzelecek demek moral verir” yorumunu yaptı. Eczacıbaşı, Şimşek’in geçen haftalarda New York’ta yabancı yatırımcılarla yaptığı toplantıdan moralle ayrıldığını dile getirdi. 

Bülent Eczacıbaşı, geçen hafta Eczacıbaşı VitrA’nın Bozüyük’teki fabrika açılışından önce, Eskişehir’de bir grup gazeteciyle bir araya geldi. Eczacıbaşı, yeni ekonomi modeli üzerinden sunulan beklentileri, finansman konusunu ve yabancı yatırımcı sorununu değerlendirdi. 

“Finansmana erişim iyiye doğru gidiyor”

Eczacıbaşı, özellikle seçim öncesi iş insanları ve yatırımcıların sıkça dile getirdiği finansmana erişim konusunda, “Dengelerin kaydığı bir dönemde finansman konusu oldukça zorlaştı. Şirketler için finansmana ulaşmak bir dönem neredeyse imkânsız hale geldi. Hâlâ normalleşmeyi bekleyen bir konu bu. Ekonomideki dengeler ile yakından ilgili. Bugün bir iyileşme var tabii. Yerleşik, güvenilir şirketler için de böyle. Bir anda düzelmesini beklememek lazım ama bence olumlu yönde gidiyor” yorumunu yaptı. 

Eczacıbaşı, Orta Vadeli Program’da enflasyonun tek haneye ineceği zaman dilimi için 2026 yılının sonuna işaret edilmesini gerçekçi bulduğunu söylerken, Bakan Şimşek’in yabancı yatırımcılarla olan toplantıda tutarlı ve iyi yanıtlar verdiği görüşünü dile getirdi. 

Eczacıbaşı, şunları kaydetti: 

“Yabancı yatırımcılar hava durumundan değil, yatırım ikliminden etkilenir”

“Yatırım iklimi sözünü çok severim. İklimi kısa sürede değiştiremiyorsunuz. Bunu değiştirmek için çok şey yapmak, orta vadeyi hedef almak gerekiyor. Yabancı yatırımcılar, hava durumuna ilişkin tahminlerden değil, yatırım iklimine ilişkin niyetlerden ve işaretlerden etkilenir. İstikrar 6 ayda istenilen noktaya gelmeyecek, belki 2-3 yılda gelecek. Yatırımcıların sorunlarını çözmeyi hedeflemek doğru yaklaşımdır. Çünkü, kısa vadeli hedef ve teşviklerle yatırımcıyı çekmek mümkün değil.

“Yabancı yatırımcı tutarlı politikalar, hukuk arıyor” 

Yabancı yatırımcı bir ülkede ne arıyor? Tutarlı politikalar arıyor. Eğitilmiş insan gücü arıyor. Hukuk arıyor. Ama, genelde teşvik aramıyor. Yani işin kökü sağlamsa, teşvik üçüncü dördüncü sırada. Bedelsiz arsa vermek, vergi muafiyeti sağlamak gibi teşvikler elbette anlamlı… Ama bunlar yatırım kararında çok etkili değil. Geleceğe yönelik güven ortamının sağlanması hepsinden önemli.

Başbakanlarımıza, bakanlarımıza bunları söyleyen yabancı yatırımcılarla çok defalar birlikte oldum. Bu yatırımcıları davet ederken, vergi indirimleri ya da teşviklerle değil, eğitilmiş insan gücümüzle, tutarlı politikalarımızla ve hukuk sistemimizle cezbetmeliyiz.

Yatırım ikliminin olmazsa olmaz koşulu istikrar. Düşük enflasyon. Bizim enflasyonu mutlaka indirmemiz lazım. Dünyada da aynı sorun yok mu? Var. Bu sorunun üstesinden daha kısa sürede gelen ekonomiler, rekabette avantaj sağlayacak.

“Mehmet Şimşek’in New York’taki yatırımcılarla yaptığı toplantıdan moralle ayrıldım”

New York’ta Mehmet Şimşek’in yabancı yatırımcılarla olan toplantısına ben de katıldım. Şimşek, son derece samimi bir sunum yaptı. Bu samimi ton, yabancıları son derece etkiliyor. ‘Niye şimdiye kadar böyle yaptınız, bundan sonra düzeleceğine nasıl güveniyorsunuz’ diyenler oldu. Mehmet Şimşek bunlara çok güzel ve tutarlı cevaplar verdi. Neticede çok olumlu bir toplantı oldu. Ben oradan moralle ayrıldım. Türkiye’ye yabancı yatırımcılardan bir anda para yağacak demek elbette mümkün değil ama faydalı bir toplantıydı.

“6 ay sonra değil, 3 yıl sonra düzelecek demek gerçekçi”

Bakan Mehmet Şimşek, ‘3 yıldan önce enflasyonda ciddi bir düşüş beklemeyin’ diyor. Bunu gerçekçi ve doğru buluyorum. ‘6 ay sonra bu iş hallolacak’ deseydi inandırıcılığı sorgulanabilirdi. Gerçekçi tahminler zarar vermez, yarar sağlar. İlk başta moral bozucu gibi gelse de çözüme katkı sağlar. Bize 6 ay sonra düzelecek demek, moral vermez, 3 yıl sonra düzelecek demek moral verir.”