34,3326
36,3354
2.843,01
Gazze’de kadın çocuk demeden 23 bin kişiyi öldürerek soykırıma girişen terör devleti İsrail, diğer yandan işgal ettiği Batı Şeria’yı, beton ve demir bariyerler, tel örgüler ve kontrol noktaları ile adeta açık hava hapishanesine dönüştürdü. Hamas baskının gerçekleştiği 7 Ekim’den sonra ise bu kontrol noktaları ve bariyerler neredeyse iki katına çıktı. Şeria nehri ile Lut Gölü arasında kalan yaklaşık 5 bin 655 kilometre karelik bir alanda 3 milyon 200 bin Filistinli ölüm kalım mücadelesi veriyor. Yaklaşık 708 km uzunluğundaki beton bariyerler Batı Şeria’nın çevresini sarıyor. Bunun dışında köy ve kasabaların girişlerine de kontrol noktaları koyan İsrail güçleri, Filistinlileri adeta abluka altına alıyor. Önümüzdeki senelerde işgalci gücün Gazze’de uyguladığı izolasyon politikasıyla Batı Şeria’yı da işgal ve ilhak etmek istediği düşünülüyor.
İşgalci güç, 2000 yılında yaşanan İkinci İntifada sonrası kasaba ve köylerin girişlerine kontrol noktaları koymaya başladı ve giriş çıkışları kontrol altına aldı. Kendi yurtlarında işgalci İsrail askerli tarafından köylerine giremeyen Filistinlileri yıldıran uygulama, 7 Ekim’den sonra katlanılamaz boyutlara ulaştı. Geçtiğimiz hafta Ramallah kentinin girişine sadece bir gecede 28 farklı kontrol noktası ve bariyer kuran işgalci güç, kente girip çıkmaya çalışan köylüleri saatlerce silah zoruyla kapılarda bekletti.
Ramallah kenti Filistinlilere ait kurumların, hastanelerin, bakanlıkların ve kamu kurumlarının olduğu kent olarak biliniyor. Geçtiğimiz pazar günü Ramallah’ın kuzeyindeki Brezit’teki kontrol noktalarını silah sesleri nedeniyle kapatan İsrail güçleri, failleri bulduğunu açıkladıktan sonra dahi kapıları saatlerce açmadı. Kontrol noktalarından geçişleri “sözde güvenlik tedbirleri” kapsamında kapayan İsrail güçleri, Filistinlileri engebeli uzun yollara sürüyor. Evlerine, iş yerlerine, okullarına gitmek isteyen Filistinliler, Yahudi yerleşimcilerin yaşadığı güvenliksiz rotalara zorla sürülüyor.
Kasım ayının son günlerinde terör devleti İsrail, Yabad kasabasının Muriha mahallesinin girişine toprak yığınları yerleştirerek mahallenin kasabayla olan bağlantısını kesti ve 700 Filistinliyi tamamen tecrit etti. Bölgede bulunan hastaların tedavileri aksadı ve kontrol noktalarından geçemeyip hastaneye ulaşamayan 3’ten fazla kişi yaşamını yitirdi.
Uygulamalı araştırma enstitüsü (ARIJ) tarafından hazırlanan bir rapora göre, İsrail’in Batı Şeria’da toprak bariyerler, çimento bloklar ve demir kapılardan oluşan kontrol noktalarının sayısı 6 Ekim’e kadar 77 ana geçiş güzergahı ve ve 490 kontrol noktası olmak üzere 567’di. Raporda, İsrail ordusunun 7 Ekim’den bu yana Filistin şehir, köy ve kasabalarına girişlerine 140’tan fazla yeni kontrol noktası ve bariyer koyduğu kaydedildi. İşgalci gücün yollara yerleştirdiği bariyer ve toprak yığınlarının sayısı ise 22’den 74’e ulaştı. En çok etkilenen kentlerin Ramallah, Nablus, Cenin, El-Halil ve Beytüllahim olduğu kaydedildi.
Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam, İsrail’in Gazze’ye saldırılarında günlük ortalama 250 kişinin öldürüldüğünü vurgulayarak bu sayının 21. yüzyıldaki tüm büyük çatışmalardan daha yüksek olduğuna dikkati çekti. Açıklamada, “İsrail ordusu Gazze’de, son yılların büyük saldırılarında yaşanan ölüm ortalamasını önemli oranda geçecek şekilde günlük ortalama 250 Filistinliyi öldürüyor” ifadeleri kullanıldı. Bu sayının Suriye’de ortalama 96,5, Sudan’da 51,6, Irak’ta 50,8, Ukrayna’da 43,9, Afganistan’da 23,8, Yemen’de ise 15,8 olduğu bilgisi de paylaşıldı. Gazze’deki insanların canlarının İsrail bombardımanları dışında açlık, hastalıklar ve soğuk nedeniyle de risk altında olduğu ifade edilen açıklamada, ihtiyaç duyulan gıdanın ancak yüzde 10’unun Gazze’ye girebildiğine işaret edildi.