34,6806
36,7281
2.960,54
Türkiye’nin; Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan oluşan BRICS topluluğunun Ekim ayında Rusya’nın Kazan kentinde yapılacak zirveye katılacak olması yaklaşık bir aydır tartışılıyor. Ankara’nın Çin ve Rusya’nın dominant güç olduğu böyle bir gruba üyeliğinin bölgesel ve küresel dengeleri değiştirme potansiyeli bulunuyor.
Söz konusu zirvenin öncesinde, tam da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD’de bulunduğu bir sırada Yunan Katimerini gazetesi dikkat çeken bir iddiayı gündeme getirdi. Gazete, Türkiye’nin F-35 programına yeniden dahil edilmesi için ABD’den yeni bir teklif geldiğini savundu. Buna göre, Washington yönetiminin Rusya’dan satın alınan S-400’lerin İncirlik Üssü’nde ABD kontrolünde muhafaza edilmesi şartıyla Ankara’nın F-35 programına dahil edileceğini bildirdiği öne sürüldü.
DÜNYA DIŞ POLİTİKADA ÇOK YÖNLÜLÜĞE ODAKLANDI
Yalnızca S-400 için ortaya çıkan tartışmalar bile yıllardır gündemden düşmezken Türkiye’nin BRICS’e katılım niyet beyanının daha çok konuşulacağı açık. Kaldı ki, Erdoğan’ın ABD’de Türkevi’nde gazetecilerle buluşmasında verdiği mesajlar, Türk dış politikasında net duruşun göstergesi olduğu kadar konunun daha çok su götüreceğinin de habercisi. Erdoğan konuşmasında “Biz bir NATO ülkesiyiz diye Türk dünyası ve İslam dünyası ile bağlantımızı kopartamayız. BRICS ve ASEAN bizim için özellikle ekonomik işbirliklerimizi geliştirmek için fırsatlar barındıran yapılar. Bu yapıların içinde yer almak NATO’dan vazgeçmek anlamına da gelmiyor.” dedi.
Erdoğan’ın açıklamasına eş zamanlı olarak TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştü. Ardından da Rusya’nın resmi haber ajansı TASS’a röportaj verdi. Röportajın merkezinde Türkiye’nin olası BRICS üyeliği vardı. Kurtulmuş, BRICS’e katılmasının Türkiye’ye nasıl getirileri olacağına yönelik bir soruya, “Türkiye’nin BRICS’e girmesi Türkiye’yi kısıtlamayacak, tam tersine Türkiye’nin elindeki dış politika imkanlarını fazlalaştıracaktır ve Türkiye’nin BRICS’le olan irtibatı dünya barışına da çok daha ciddi bir katkı sunacaktır.” diye konuştu.
DÜNYA BASINI TÜRKİYE-BRICS İŞBİRLİĞİNİ KONUŞUYOR
Bu resmi açıklamaların ardından dünya basını Türkiye-BRICS birlikteliğini yeniden tartışmaya başladı. Bu konudaki gelişmeleri an be an abonelerine aktaran Reuters haber ajansı, Erdoğan’ın, Türkiye’nin yıllardır AB’ye üyelik için bekletildiğine yönelik mesajlarını ön plana çıkardı. Fransız AFP ajansı da haberinde “Putin, Erdoğan’ı BRICS zirvesi için ekim ayında Rusya’ya beklediğini söyledi” başlığını kullandı.
İsrailli The Jerusalem Post, Erdoğan’ın; Türkiye’nin BRICS ile Şangay İşbirliği Örgütü’ne üyeliklerinin NATO’ya bir alternatif olmadığına yönelik sözlerini ön plana taşıdı. Gazetede Erdoğan’ın “BRICS’e ya da başka bir yapıya girmeyin” diyenlere baktığınızda yıllardır parçası olmak için çalıştığımız Avrupa Birliği’nin kapısında bizi yıllarca bekletenlerle aynı kişiler. Biz bunlara bakarak asla geleceğimizi belirleyemeyiz.” sözlerine de yer verildi.
BRICS NATO’YA ALTERNATİF Mİ?
Rusya ile savaş halinde olan Ukrayna medyasındaki yorumlarda Türkiye’nin BRICS’e üyeliğinde en büyük gerekçenin yıllardır Avrupa Birliği üyeliği için bekletilmesi olduğu vurgulandı. Hindistan basınından United News of India, Bulgaristan medyasından “novinite” Portekiz basınından “Observador” Türkiye’nin BRICS’i NATO’ya alternatif olarak görmediğini duyurdu. Türkiye’nin Rusya ve Çin ile ilişkilerine dikkati çeken Ermenistan basını, Ankara- Erivan ilişkilerinin geleceğinin BRICS’ten nasıl etkileneceğini analiz etmeye çalıştı.
Türkiye’nin bu önemli ekonomik bloğa üyeliği, ülkenin global ekonomik ve politik etkisini artıracak bir adım olarak görülüyor. BRICS ülkeleri, dünya ekonomisinin büyük bir bölümünü oluşturuyor ve Türkiye’nin üyeliği bu bloğun gücünü daha da artırabilir.