34,5472
36,0215
2.997,95
MHP tarafından, “aile kurumunun muhafaza edilmesi, güçlendirilmesi ve geleceğe hazırlanması” amacıyla düzenlenen Aile Kurumu Çalıştayı sona erdi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Selim Yurdakul, ATO Congresium’da düzenlenen çalıştayın, sonuç bildirgesini açıkladı.
Yurdakul, çalıştayda “Türk aile yapısında değişim” ana başlığında, çekirdek aile, geniş aile, dağılmış aile, hane halkı büyüklüğü, evlilik, aile mahremiyeti, aile içi rollerdeki değişim, kadının çalışma hayatına katılımı, boşanma ve aile içi şiddet alt başlıklarının ele alındığını belirtti.
Demografik değişim ana başlığında ise nüfus politikaları, doğurganlık oranları, ölüm oranları, evlilik yaşı, çocuk sayısı, boşanma oranları alt başlıklarının ele alındığını vurgulayan Yurdakul, şöyle konuştu:
” Türkiye’de, aile yapısının değişim sürecinde, özellikle üç önemli girişimin etkili olduğu üzerinde durulmuştur. Bunlardan ilki sosyoekonomik değişim, ikincisi demografik dönüşüm, üçüncüsü ise zihniyet değişimidir. Ayrıca, Türk aile yapısına yönelen risk ve tehdit konuları da ele alınmış olup, özellikle evlilik karşıtlığı, evlilik bağı olmaksızın birlikte yaşam, çeşitli medya ve sosyal medya platformlarında aile mahremiyeti ve değerlerini sarsacak yapıda görüntü ve konulara yer verilmesi başlıklarına değinilmiştir. Sonuç olarak; çeşitli geniş sorun alanlarını kapsayıcı, çözüm üretici, kendi kültür ve medeniyet değerlerimize dayalı güncel sosyal politikalar ortaya koyulmuştur.”
Yurdakul, çalıştayda aileyi, çocukları ve gençleri tehdit eden küresel riskler arasındaki cinsiyetsizleştirme ve LGBT propagandasının üzerinde durulduğunu ifade etti.
Yapılan çalışmada bu tehditlerin her birinin etkilerinin en aza indirilebilmesi için anayasa, hukuk, eğitim ve bilim merkezli önerilere açıkça yer verildiğine dikkati çeken Yurdakul, “Türk aile yapısının bir bütün olarak korunması ve işlevselliğinin arttırılmasının bir milli güvenlik ve beka meselesi olduğu değerlendirilmiştir.” diye konuştu.
“Bireyin ve ailenin refahının arttırılmasına yönelik sosyal politikalara ihtiyaç var”
Uyuşturucu maddeden teknolojinin kötüye kullanılmasına kadar birçok türü olan bağımlılığın, dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de önemli bir sorun haline geldiğini vurgulayan Yurdakul, “Bu sorun özellikle çocuk ve gençleri, toplumsal yapıyı, aile kurumunu, tüm değer yargılarının milli güvenlik sorunu olarak da ülkemizi tehdit eder hale gelmiştir. Kişiyi, aileyi ve tüm toplumu ilgilendiren bağımlılık konusunda acil önlemlerin alınması, zorunluluk haline gelmiştir.” dedi.
Yurdakul, modernleşme ile aile yapısında da değişikliklerin yaşandığı, geleneksel geniş aile yapısının yerini çekirdek aile yapısının aldığı, bu durumun da yaşlıların aile içinde destek bulma imkanını azalttığına dikkati çekti.
Aile yapısındaki bu değişimin, yaşlıların bakım ve sosyal destek ihtiyaçlarının karşılanmasında yetersizliklere yol açtığı tespitini dile getiren Yurdakul, şunları kaydetti:
“Ülkemizde aile yapısının güçlenmesi, toplumsal bağların kuvvetlendirilmesi, Türk aile yapısının sürdürülebilirliği için bireyin ve ailenin refahının arttırılmasına yönelik sosyal politikalara ihtiyaç var. Aileyi merkeze alan politikalar yoluyla yaşlı toplum olma özelliğinden ülkemiz kurtarılacak, ülkemizin genç ve dinamik yapısı korunacak aktif ve başarılı yaşlanma ile toplumsal reformun artmasına katkı sağlanacaktır.”
“İslam’da aile konusu detaylı olarak tartışıldı”
Yurdakul, çalıştayda, üretim ekonomisi ve refah odaklı ekonomi politikalarında ailenin rolü ve çözüm öneren politikalar üzerinde detaylıca durulduğunu belirtti.
Çalıştayda, din ve aile başlığının da ele alındığını vurgulayan Yurdakul, şöyle devam etti:
“İslam’ın aileye, kadın ve çocuklara verdiği önem, toplumsal yapının sağlıklı bir şekilde işlemesine yönelik getirdiği tedbirler ve uygulamalardan hareketle İslam’da aile konusu detaylı olarak tartışılmıştır. Tüm dünyada ve özellikle ülkemizde aile yapısının karşı karşıya kaldığı bireyselleşme ve ailesiz hayatın yaygınlaşması, aile içi eşitsizlikler, aile içi şiddet, evlilik yaşının gecikmesi, nikahsız birliktelikler, çocuk sayısında azalmalar ve boşanma gibi tehditler İslami kaynakların bakış açısıyla değerlendirilerek analiz edilmiştir.”
Yurdakul, çalıştayda Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Hakkındaki Kanun çerçevesinde tespitler ve çözüm önerileri üzerine bir çalışma yürütüldüğünü sözlerine ekledi.