34,3784
36,8419
2.968,04
DİLAN KUTLU
(ANKARA)-TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, bugün Devlet Su İşleri (DSİ) yetkililerini dinledi. DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, heyelanın önüne yapılan sed projesine “DSİ’nin ödenek ayırmadığı”nı söyledi. CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz’ın “Projeyi siz mi yapıyorsunuz, kontrol ediyor musunuz” sorusuna Balta, “Firma kendi projesini proje firmalarına yaptırıyor. Resmi olarak bir kontrol mekanizması yok” dedi. Balta, ÇED raporuna ilişkin ise “Biz bakıyoruz, işte, gönderdiği projeye bakıyoruz neyse, uygunsa uygun değilse ‘Burayı da düzelt’ diye bir daha geri gönderiyoruz derken işte bu süreç üç defa mı, bilmiyorum üçüncüde de ancak uygun görüş verildi” diye konuştu.
TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, bugün Komisyon Başkanı Atay Uslu başkanlığında toplandı. Uslu, toprak kaymasının yaşandığı maden ocağında incelemeler yapmak için yarın ve çarşamba günü İliç’te olacaklarını söyledi. Uslu, “Bugün saat 23.55 uçağıyla Erzincan’a geçeceğiz. Yarın ve çarşamba günü bölgede olacağız. İki gün süresince İliç’te maden ocağında incelemelerde bulunacağız, madenci kardeşlerimizi, teknik heyeti dinleyeceğiz” dedi.
Komisyonda, bugün Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürü Akif Balta ve DSİ yetkilileri sunum yaptı, milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
DSİ Müdür Yardımcısı Cengiz Han Kılıçarslan, kayan 6,5-7 milyon metreküplük liç toprağının Sabırlı Deresi’ne aktığını belirterek, derenin altındaki Bağıştaş Barajı’na karışmaması için set çektiklerini söyledi. Han, yığın liçinden sızabilecek sular için 4 tane yer altı sondaj kuyusu açtıklarını bunu da atık havuzuna pompaladıklarını kaydetti. Kılıçarslan, “ÇED raporunu hazırlayan kurum olmadıklarını”, ancak ÇED sürecinde görüş beyan ettiklerini de ifade etti.
CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz’ın yığın liçinden aktarılan sıvının “solüsyonlu olup olmadığı” sorusuna Kılıçarslan, “Bizim bununla alakalı laboratuvar testimiz yok. Biz orada gördüğümüz akışkan halindeki sıvının içerisinde hangi maddeden ne kadar olduğunu bilmiyoruz. Bunun içerisinde ne var, hangi oranda var, onu bilemeyiz biz, öyle bir tahlilimiz yok. Sadece, gördüğümüz o malzemeye temas eden herhangi bir yerde biriken sıvı halde ne kadar, ne varsa hepsini pompayla atık havuzlarına aktaralım ki bunun mansaba ulaşması engellensin” diye cevap verdi.
ŞEVKİN: “HEM İÇME HEM DE SULAMA SUYUNA NASIL ÇED RAPORU VERİLDİ”
CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin ise “Fırat Nehri’ni besleyen ve Orta Doğu’ya kadar akan önemli bir akar suyun olduğu ve drenaj ağının olduğu bir ortamda, hem tarımsal sulamanın hem içme suyu kaynaklarının beslendiği bir ortamda buraya nasıl ÇED raporu verdi” diye sordu.
AKP Adıyaman Milletvekili Resul Kurt, maden alanına yakın olan Bağıştaş köyünün su analizlerinin sonuçlarının ne olduğunu sordu.
SARIGÜL: “ATIK BARAJINDA BUHARLAŞMA OLUYOR MU”
CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, atık havuzuna aktarılan su nedeniyle havuzun doluluk oranını aştığında ne olacağına dikkat çekerek, “Suyla temas eden bir siyanürlü topraktan bahsediyoruz. 7 milyon metreküplük bir akıntı oraya gelene kadar önünü tutuyoruz ama diğer topraklar acaba yer altına ulaşıyor mu, ulaşmıyor mu? Atık barajında buharlaşma oluyor mu” sorusunu yöneltti.
“TEDBİRLERİN MASRAFLARI FİRMA TARAFINDAN KARŞILANIYOR”
Verilen aranın ardından DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, milletvekillerinin sorularını yanıtladı. “Yapılan tedbirlerin masrafları kim tarafından karşılanıyor, tutarı nedir” sorusuna Balta, “maden firmasının kendisinin karşıladığını” söyledi.
“DSİ ÖDENEK AYIRMADI”
Projeye ilişkin “DSİ’nin ödenek ayırmadığını” belirten Balta, Yavuzyulmaz’ın “Projeyi siz mi yapıyorsunuz, kontrol ediyor musunuz” sorusu üzerine şunları söyledi:
“Firma kendi projesini proje firmalarına yaptırıyor. Resmi olarak bir kontrol mekanizması yok. Kendi projelerimizi nasıl ki resmi olarak kontrol ederiz, altını imzalarız, projeleri tasdik ederiz, başında durur kontrollük yaparız, ödemeye esas belgeleri oluştururuz; böyle o manada bir kontrollük değil ama sadece burada herhangi bir resmi imza noktasında kontrolümüz yok.”
YAVUZYILMAZ: “SEDDEYİ DENETLEYEN YOK GÖRÜNÜYOR”
Yavuzyılmaz, “Yani bir altın maden sahasındaki bir yığın liç kayması durumunda yapılması gereken sedde diye bir kavramı bir şirket yapmaya başladığı anda onu denetleyebilecek bir mekanizma görünmüyor. Yani örnek veriyorum, sedde yapıldı, seddenin orada çalışanlar var ve yeni bir yığın liç kayması oldu, seddede yıkıldı, altında birileri kaldı, onun da şu anda sorumlusu yok görünüyor, denetleyeni yok görünüyor” dedi.
Atık barajının 7 milyon metreküp boş hacminin olduğunu söyleyen Balta, “Yaklaşık bir 18 milyonluk bir depolama kapasitesi var. Biz de bütün bu atık bulaşan diyelim ya da bulaşma riski olan suyu o atık barajına pompalar ya da cazibeyle aktarma noktasında çalışmalar yapıldı” diye konuştu.
“SU NUMULERİNİ BİZ ALMIYORUZ”
Fırat Havzası’na herhangi bir liç malzemesi henüz inmediğini belirten Balta, “Su numunelerini biz almıyoruz. Yer altı suyunun da aynı şekilde numune takibi bizde değil” dedi.
“MADEN BARAJLARI’NIN KONTROLÜ ÇEVRE VE ŞEHİRCLİK BAKANLIĞI’NDA”
Balta, maden atıkları ile ilgili maden barajlarının kontrol ve denetiminin 2015’ten itibaren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın kontrolünde olduğunu ifade etti.
“ÇED RAPORUNA OLUMLU GÖRÜŞÜ ÜÇÜNCÜDE VERDİK”
Balta, ÇED raporu sürecinde, eksik gördükleri hususların tamamlanması için görüş bildirdiklerini, sürecin bu nedenle bir yıl uzadığını belirterek, “Bizim eksik gördüğümüz hususları görünce başvuru yapılıyor, tekrar görüş isteniyor. Bakın, Bbiz bu dediğinizi yaptık, şöyle şöyle yaptık’. Biz bakıyoruz, işte, gönderdiği projeye bakıyoruz neyse, uygunsa uygun değilse ‘Burayı da düzelt’ diye bir daha geri gönderiyoruz derken işte bu süreç üç defa mı, bilmiyorum üçüncüde de ancak uygun görüş verildi” diye konuştu.