34,8875
36,7012
3.012,75
HABER: MEHMET OFLAZ
(ANKARA) – Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı, ‘yap-işlet-devret’ modeliyle yapılan 1915 Çanakkale Köprüsü’yle kamunun zarara uğratıldığı gerekçesiyle Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) tarafından yapılan suç duyurusuna “soruşturma yapılmasına yer olmadığı” kararı verdi. HKP Genel Sekreter Yardımcısı Tacettin Çolak, “Savcılığın iki yıl sonra vermiş olduğu kararın hiçbir hukuki kıymeti harbiyesi olmadığı gibi ‘beşli çete’yi koruyucu içeriktedir” dedi.
Yap-işlet-devret modeliyle Daelim-Limak-SK-Yapı Merkezi’nden oluşan ortak girişim grubu tarafından yapılan 1915 Çanakkale Köprüsü için günlük 45 bin araç geçiş garantisi verilmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, köprü geçiş ücretini 200 TL olarak açıklayarak “Çünkü buradan biliyorsunuz yap-işlet-devret ve yüklenici firma buradan aldığı parayla, buradaki aylık, yıllık bedel eğer onun aleyhine ise o farkı kim ödeyecek, onu bizler devletin kasasından biz ödeyeceğiz” ifadelerini kullanmıştı.
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), yap-işlet-devret modeliyle yapılan 1915 Çanakkale Köprüsü’yle kamunun zarara uğradığı gerekçesiyle aralarında Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilgili bakanlar ve Limak Holding yöneticileri hakkında “nitelikli dolandırıcılık” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarından Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı’na 21 Mart 2022 tarihinde suç duyurusunda bulunmuştu.
“LİMAK’I SORUŞTURMAYA YER YOK”
Partinin suç duyurusunu işleme alan savcılık, yaklaşık 2 yıl sonra 19 Mart’ta Limak Holding yöneticileri hakkındaki şikayetle ilgili “soruşturma yapılmasına yer olmadığına” karar verdi. ANKA Haber Ajansı’nın ulaştığı kararda, “iddiaların soyut ve genel nitelik arz ettiği” belirtildi.
“BURADA AÇIKÇA KAMU ZARARI SÖZ KONUSUDUR”
HKP Genel Sekreter Yardımcısı avukat Tacettin Çolak, savcılığın kararını ANKA Haber Ajansı’na değerlendirdi. Çanakkale Köprüsü’ndeki kamu zararına ilişkin iki yıl önce suç duyurusunda bulunduklarını hatırlatan Çolak, “Bu suç duyurumuzda kamunun uğratıldığı zarar rakamsal olarak somut verilerle ortaya kondu. Ancak savcılık iki yıl bekledikten sonra soruşturmaya yer olmadığına dair karar verdi. Bu kararda da bizim iddialarımızın ‘soyut ve genel nitelikte’ olduğunu söylüyorlar. Bu tamamen kendi yandaşlarını koruma amaçlı bir karardır” diye konuştu.
Çolak, Hazine’nin günlük 45 bin araç garantisi verdiğini vurgulayarak, “O dönemde yapılan araştırmalara göre günde 12 bin 500 araç geçişi söz konusu… Aradaki fark Hazine’den karşılanıyor. Burada açıkça kamu zararı söz konusudur” dedi.
“BU KARAR ‘BEŞLİ ÇETE’Yİ KORUYUCU İÇERİKTEDİR”
Çolak açıklamasının devamında, “Çanakkale Köprüsü’ndeki kamu zararına ilişkin Sayıştay denetçileri somut raporları ortaya çıkarttıkları halde kamu kurumları başta Tayyip Erdoğan olmak üzere diğer bakanlıklar bu zarara ilişkin en küçük bir önlem almadıkları gibi ‘beşli çete’ içerisinde yer alan Limak şirketini koruyucu işlemler yapmışlardır. Savcılığın iki yıl sonra vermiş olduğu kararın hiçbir hukuki kıymeti harbiyesi olmadığı gibi ‘beşli çete’yi koruyucu içeriktedir” şeklinde konuştu.
Çolak, karara itiraz edeceklerini belirtti.