35,0280
36,3397
2.920,66
CHP İstanbul eski İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, para sayma görüntülerine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı‘nda ifade verdi.
Kaftancıoğlu il başkanı seçildiği zaman il binası satın alacağının sözünü verdiğini hatırlatarak ifadesinde şunları söyledi;
Siyasi partiler taşınmaz alımlarında herhangi bir vergi ödemedikleri için ben özellikle tapuda satın alınan gerçek değerin gösterilmesi konusunda ısrarcı oldum. Bedeli 24 milyon TL olması ile 41 milyon TL olması arasında partimiz açısından bir fark olmayacaktır. Ancak sonradan bana söylendiği kadarıyla satıcı bu bina yaklaşık bir yıl önce bize satılandan daha düşük bedelle aldığı için tapuda gerçek bedelin gösterilmesi halinde aldığı taşınmazı beş yıl içerisinde sattığı için aradaki farkın vergisini ödemek zorunda kalacakmış. Bununla birlikte resmiyette gösterilen 24 milyon TL bedel o tarihte belediyeye rayiç fiyatının üzerinde bir fiyattı”.
Soruşturma savcısı Kaftancıoğlu’na, 41 milyon TL bedelle satın alınan ancak 24 milyon TL bedelin tapuda gösterildiği geri kalan paranın ise elden verilmesini kabul ettiğiniz meblağ ilişkin görüntülerde tutanak altına alınan tutarın 15 Milyon 510 bin TL olduğu yazılıdır. Geriye kalan 1 milyon 490 bin TL parayı kime ve nasıl ödediniz sorusunu yöneltti.
Kaftancıoğlu bu soruya, “ Ben 9 Aralık 2019 günü avukatın ofisinde Ali Ali Rıza Braka’ya 17 milyon TL para verileceğini biliyordum. Daha sonra öğrendiğim kadarıyla paranın tamamı ödenememiş. Geriye kalan kalan 1 milyon 490 bin TL’nin tapunun verileceği gün ödenmesi konusunda mutabık kalınmış” cevabını verdi.
Para alışverişinin olduğu gün dönemin Genel başkanı Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’da olduğunu söyleyen Kaftancıoğlu kendisinin Kılıçdaroğlu’na eşlik ettiğini Özgür Nas’ın avukatın ofisine gitmesi için talimatı kendisinin vermediğini ancak Nas’ın kendisine o gün ofise gideceğini bilgisini verdiğini elden ödenen paranın tutanak altına alınmasını da kendisinin söylediğini ifade etti.
Savcının Ali Rıza Braka’ya elden ödenen 17 milyon TL parti gideri olarak veya herhangi bir kayıt altında resmi bir belgede yer almakta mıdır sorusuna ise, “ sayısız ilçeden ve kişilerden bağışlar geldiği için 17 milyon TL’nin içerisindeki tutarın belki bir kısmı veya tamamı tutanak altına alınmış ve makbuz kesilmiş olabilir. Ya da bir kısmı makbuzsuz alınmış olabilir. Benim bunları bilebilmem mümkün değildir. Ben bu 17 milyon TL’nin parti gideri olarak kaydedililip kaydedilmediğini bilmem mümkün değildir. Siyasi partiler Kanunu’nda parti giderlerinin nerede ve nasıl kayıt altına alındığı açıkça belirtilmiştir. Bu konuda gider kaydı tutmak benim yetkim ve görev alanında olan bir şey değildir” dedi.