34,6417
36,3858
2.914,12
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP’nin Belediye Başkan Adayı Alper Yeğin ile birlikte Sancaktepe’de halk buluşması gerçekleştirdi.
İmamoğlu “5 yıl Beylikdüzü Belediye Başkanlığı yaptım ilçemde bir kez bile büyükşehir belediye başkanını görmedim. Ben bu 5 yıl içerisinde her ilçeye gittim ve ilçenin seçilmiş belediye başkanını demokrasi gereği saygı gösterdim davet ettim. Hangi açılışı yapıyorsam davet ettim. Açılışlara giderken bir partinin töreni mi yapıyorum? Hayır. Belediyenin. Belediye kimin? Milletin. Belki bir iki defa gelmiş olabilirler. Onun dışında gelmediler. Çünkü alışık değiller. Benim neredeyse görev sürem dolmak üzere. Hiç davet edilmedim biliyor musunuz? İstanbul’daki törenlerine hatta parasını İBB’nin ödediği metro açılışlarına bile davet edilmedim” dedi.
İLK KEZ DAVET EDİLDİĞİNİ AÇIKLADI, BAKANA TEŞEKKÜR ETTİ
İmamoğlu yaptığı bu şikayetlerin ardından ilk kez bir davet aldığını açıklayarak “Son günlerinde akılları başına gelir diyeceğim. Bu sefer ben ilk kez Sirkeci-Kazlıçeşme raylı sistemler açılışına Ulaştırma Bakanı tarafından davet edildi. Vallahi teşekkür ediyorum. Pazartesi oraya gideceğim. Bakın bu ülkede bazı alışkanlıkları böyle yapa yapa değiştireceğiz. Şunun için gideceğim. O açılış, o bakanlık, o makamlar, onlar kadar benim kardeşim benim. Benim makamım İstanbul Büyükşehir Belediyesi, benim kadar onların. Bunu onlara öğretene kadar, bunu her yerde anlatacağım” diye konuştu.
“BİR TANESİNİN HER AKŞAM RÜYASINA DA GİRİYORUM”
2019’daki seçimlerde yaşanan mazbata krizi ve iptal sürecine değinen İmamoğlu “18 günde İstanbul’u yönetirken bile demiştim ki ’18 günde çıldırttım, 5 yılda size söz, bunlar deli edeceğim’ dediğim oldu. Yahu adamlar 5 yıl boyunca sabah kalktılar Ekrem İmamoğlu, akşam yattılar Ekrem İmamoğlu. Yok sözümü geri alıyorum. Vallahi bir tanesinin muhtemelen her akşam rüyasına da giriyorum. Benimle derdiniz ne Allah aşkına? Ben İstanbul’da işini yapmaya, hizmet etmeye çalışan bir insanım. Kaldı ki yok birbirimizden farkımız yok” dedi.
“RAKİBİM SU KAYNATTI”
İmamoğlu, “2019’daki rakibim Binali Yıldırım’dan daha memnundum” diyerek rakibi Murat Kurum’un “Kandil uzlaşısının adayı İmamoğlu’dur” sözlerine tepki gösterdi. İmamoğlu şunları söyledi:
* “Şimdiki rakibim biraz sıkıntı çekecek dedim ama daha ilk günlerde bile su kaynattı. Çünkü şimdiden bir takım iftiralar uydurmaya başlamış. Hemen bunlar sıkışınca ne yapıyorlar? Herkesin, milli duygularını sorgulamaya çalışıyorlar. Bir de bazen utanmadan inancını sorgulamaya çalışıyorlar. Ben hep ne diyorum biliyor musunuz? Ben Türkiye Cumhuriyeti’nde 86 milyon vatandaşımın içinden bir Allah’ın kulunun inancını da sorgulama hakkım yok. Milli duygularını da sorgulama hakkım yok benim. Benim; vatanıma, milletime, bayrağıma, atama, dedeme, nineme, Atatürk’üme olan tutkumu sorgulayacak adam anasının karnından doğmadı. İşine bak sen. Onun için su kaynattı. “
“BU KÖTÜ SÖZLERE İNANMAYIN”
İmamoğlu “Bunlar daha azıtacaklar, biliyorum. Önden bunu söyleyelim de herkes haddini bilecek. İnanç Allah’la kul arasında. Kimse kimsenin inancını ölçemez. Ben bir tek Yaradan’a sığınır bir tek Yaradan’dan korkarım. Allah’ın kulundan korkmam. Benim inancımı sorgulayacak, benim inancımı yorumlayacak Allah’ın kulu anasının karnından doğmadı kardeşim. İşine baksın. Bu kötü sözlere inanmayın, muhatap olmayın. O kötü sözlerle ilgilenmeyin” diye konuştu.
SİSİ GÖNDERMESİ: HERHALDE BANA OY VERECEK
“Çünkü bunlar U dönüşünü seviyorlar” diyen İmamoğlu, 2019 yerel seçim sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini Sisi’ye benzettiğini hatırlattı. İmamoğlu şunları söyledi:
* “Sayın Cumhurbaşkanı ne demişti? ‘Binali mi Sisi mi?’ Güya Sisi ben. 14 Şubat’ta hem de Sevgililer Günü’nde gözlerinin içine baka baka Mısır’da yanına, ayağına gitmedi mi? Gitti. Herhalde bana oy verecek söyleyeyim. Öyle düşünüyorum. İşin şakası bir yana; bu işin, bu işin, bu dilin bu siyasetin, bu milletin gündeminde yeri yok. Şunu söyleyeyim; eğer saygıdeğer Sisi Türkiye’ye gelmek isterse ben onu İstanbul’da ağırlarım.
* Benim güzel çocuklarımın, benim güzel gençlerim, benim güzel insanlarım bu tarz yaklaşımı hak etmiyor. Neyi hak ediyor kütüphaneyi, metroyu, yeşil alanı, yurdu, bursu, kursu hak ediyor. Ama üç haneli enflasyonu hak etmiyor. Hiçbir işe yaramayan emekli maaşını hak etmiyor. Dar gelirlinin sıfıra inmiş, tükenmiş maaşını bu millet hak etmiyor. Yüksek faizi, yüksek enflasyonu, yüksek maliyet artışlarını bu millet hak etmiyor.
* Onun için ben ne diyorum onlara biliyor musunuz? İşinize bakın, işinizi yapın. Sizin işiniz ekonomiyi yönetmek. Ekonomiyi batırdınız. Şimdi bunlar sıkıştılar mı, hemen başka şeylere başvururlar. Sıkıştılar mı hemen insanları kötülemeye çalışırlar. Ama söyleyeyim biz bunlara pabuç bırakmayız kardeşim. Bu millet haklının, hukuku koruyanın, adil olanın yanındadır. Biz hak, hukuk, adaletten asla vazgeçmeyeceğiz. Asla vazgeçmeyiz.”