34,6381
36,4845
2.929,60
CUMA HUTBESİ KONUSU – Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 25 Ağustos Cuma tarihli hutbesi resmi internet sitesinden yayınlanarak erişime açıldı. Cuma namazına gidecek olan vatandaşlar, arama motorlarında “Cuma hutbesinin konusu ne?” ve “25 Ağustos Cuma hutbesi konusu” gibi cümleleri araştırıyor. Pekala, 25 Ağustos Cuma hutbesinin konusu ne? İşte “Allah’ın Yardımı Aziz Milletimizle Beraberdir” başlığıyla yayımlanan Cuma hutbesinin ayrıntıları…
ALLAH’IN YARDIMI AZİZ MİLLETİMİZLE BERABERDİR
Muhterem Müslümanlar!
Hutbeme başlarken okuduğum ayet-i kerimede Şanlı Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Ey İman edenler! Şayet siz Allah’ın dinine yardım ederseniz, Allah da size yardım eder ve ayaklarınızı sabit kılar.”
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) “Ellerinizle, dillerinizle ve mallarınızla cihad edin.” buyurmaktadır.
Aziz Müminler!
Bizler, tarih boyunca din-i mübin-i İslam’a gönülden bağlı bir millet olduk. İ’lâ-yi kelimetullah yani Allah’ın ismini yüceltme aşkıyla yanıp tutuştuk. Hak ve hakikati, barış ve huzuru, adalet ve düzgünlüğü yeryüzüne hâkim kılma gayesinden ayrılmadık. Sonsuz hamd ve sena olsun ki Cenâb-ı Hakk’ın yardımı, zalimin hasmı mazlumun umudu olan aziz milletimizin hep yanında oldu. Mümin gönüller, مَتٰى نَصْرُ اللّٰهِۜ “Allah’ın yardımı ne vakit gelecek?” diye duaya durduğunda, اَلَٓا اِنَّ نَصْرَ اللّٰهِ قَر۪يبٌ “Bilesiniz ki Allah’ın yardımı yakındır.” nidasıyla Rabbimiz, inananların yardımcısı oldu.
Kıymetli Müslümanlar!
İstiklal ve istikbalimizin teminatı olan Anadolu’yu yurdumuz kılan 26 Ağustos Malazgirt Zaferi, Allah Teâlâ’nın, aziz milletimizi nusret ve inayetinden yoksun etmediğinin şahididir. En güçlü donanmalarla vatanımızı işgal etmek isteyenleri mağlup ettiğimiz Çanakkale Zaferi buna şahittir. Bütün yokluk ve imkânsızlıklara karşın hayâsızca akınlara “dur!” dediğimiz Ulusal Çaba ruhu buna şahittir. Vatan aşkıyla dolu imanlı yüreklerin Anadolu’muzdan düşmanları kovduğu 30 Ağustos Büyük Taarruz Zaferi buna şahittir.
Aziz Müslümanlar!
Vatanımızı bölmek, milletimizi esaret altına almak isteyenler dün olduğu üzere bugün de vardır. Bu gerçeği hiçbir vakit aklımızdan çıkarmadan vatan sevgisi ile dopdolu, gözünü kırpmadan şehadete koşacak kuşaklar yetiştirmek en büyük ülkümüzdür. İstiklâl Marşı Şairimizin bir asır evvel lisana getirdiği şu mısralar, millet olarak bu ruhu daima taşımamız gerektiğini ortaya koymaktadır:
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
Şühedâ fışkıracak, toprağı sıksan şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.
Kıymetli Müminler!
Bugün bize düşen, ortamıza fitne ve fesat tohumları ekmek isteyenlere karşı uyanık olmaktır. Her zamankinden daha fazla el ele, omuz omuza, gönül gönüle vermektir. Kardeşlik ahlakını kuşanmak, birlik ve beraberliğimizi daha güçlü kılmaktır. Bu toprakları asırlardır Müslüman yurdu kılan fetih ruhunu canlı tutmaktır. Ulu ecdadımızın, uğruna şehadete yürüdüğü kutsal pahalara sahip çıkmak, bu pahaları gelecek jenerasyonlara aktarabilmektir.
Bu vesileyle Allah’ın ismini yüceltme uğruna canından geçen ve bu cennet vatanı bizlere emanet bırakan aziz şehitlerimizi, ebedi âleme göç eden kahraman gazilerimizi rahmetle yâd ediyorum. Yerleri cennet, makamları âlî olsun. Hayatta olan gazilerimize ise sıhhat, afiyet ve iyi ömürler diliyorum. Cenâb-ı Hak, vatanımızın bekası, milletimizin huzur ve itimadı için gecesini gündüzüne katarak gayret eden peygamber ocağı kahraman ordumuzun ve emniyet güçlerimizin yardımcısı olsun. Bütün kötülüklerden ve şerlerden onları koruma eylesin.