h Dolar 34,6154 % 0.16
h Euro 36,3500 % 0.16
h Altın (Gr) 2.918,54 %0,04
a Öğle Vakti 12:56
İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
  • DOLAR 34,6154h

    34,6071

  • EURO 36,3500h

    36,3249

  • Gram Altın 0,04h

    2.918,54

a

Atopik dermatit belirtileri neler, neden olur?

Atopik dermatit, ciltte kaşıntı, kızarıklık, kuruluk ve iltihaplı lezyonlara neden olan kronik bir cilt rahatsızlığıdır. Egzama olarak da bilinen bu hastalık, genellikle ailede alerjik hastalıkların ve atopik öykünün olduğu kişilerde daha sık görülür. Bebeklik döneminden başlayarak çocukluk çağında devam edebilen atopik dermatit, çocuklar ve yetişkinler arasında da ortaya çıkabilir.

Atopik dermatit belirtileri neler, neden olur?
0

BEĞENDİM

Atopik dermatitin nedeni tam olarak anlaşılamamış olsa da genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu oluştuğu düşünülmektedir. Ailede atopik dermatit, alerjik rinit, astım ve diğer atopik hastalıkların öyküsü olan kişilerde bu rahatsızlık daha sık görülür.

ATOPİK DERMATİT NEDİR?

Atopik dermatit, ciltte kaşıntılı, kızarıklıklı, kuruluğa ve bazen kabartılara yol açabilen kronik (uzun süreli) bir cilt rahatsızlığıdır. Aynı zamanda egzama olarak da bilinir. Atopik dermatit genellikle ailede alerjik hastalıkların (alerjik rinit, astım) ve atopik öykünün (alerjiye yatkınlık) olduğu kişilerde görülme eğilimindedir.

Bu rahatsızlık genellikle bebeklik döneminde başlar ve çocukluk çağında devam eder. Yetişkinlerde de ortaya çıkabilir ve bazı durumlarda çocukluktan sonra remisyon dönemleri yaşanabilir.

Atopik dermatitin belirtileri ve semptomları şunları içerebilir:

Ciltte kaşıntı: En yaygın belirti, ciltte şiddetli kaşıntıdır. Kaşınma, cildin daha da tahriş olmasına ve enfeksiyon riskinin artmasına neden olabilir.

Kızarıklık ve kabarıklıklar: Ciltte kızarıklık ve şişlikler oluşabilir. Bu lezyonlar genellikle yüz, eller, dirsekler, dizler ve ayak bilekleri gibi vücudun fleksör yüzeylerinde bulunur.

Kuru cilt: Cilt genellikle kuru ve pullu görünüme sahiptir.

Sıvı dolu kabarcıklar: Ciltte sıvı dolu kabarcıklar (veziküller) oluşabilir ve zamanla patlayarak açık yaralara dönüşebilir.

Alerjik reaksiyonlar: Atopik dermatiti olan kişiler, bazı alerjenlere (örneğin, ev tozu akarı, polen, hayvan tüyü, bazı gıdalar vb.) karşı daha duyarlı olabilirler ve bu alerjenlerle temas sonucu cilt reaksiyonları ortaya çıkabilir.

Atopik dermatitin nedeni tam olarak anlaşılmamıştır, ancak genetik ve çevresel faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. Tedavi genellikle semptomları hafifletmeyi ve ciltteki iltihabı azaltmayı amaçlar. Topikal kortikosteroid kremler, nemlendiriciler, antihistaminikler ve immün modülatör ilaçlar gibi yöntemler kullanılabilir.

Ancak, atopik dermatit gibi cilt rahatsızlıklarında teşhis ve tedavi için bir dermatoloğa danışmak en doğru adımdır. Dermatolog, semptomları değerlendirecek ve uygun tedaviyi reçete ederek hastanın rahatlamasına ve cilt sağlığının iyileşmesine yardımcı olacaktır.

ATOPİK DERMATİT NEDEN OLUR?

Atopik dermatitin kesin nedeni tam olarak anlaşılamamıştır, ancak genetik ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıktığı düşünülmektedir. Ailede atopik dermatit, alerjik rinit, astım ve diğer alerjik hastalıkların öyküsü olan kişilerde bu rahatsızlığın görülme olasılığı daha yüksektir. Bu durum, atopik hastalıklara yatkınlığın kalıtımsal bir bileşeninin olduğunu gösterir.

Atopik dermatitin oluşumunda etkili olduğu düşünülen bazı faktörler şunlardır:

Genetik yatkınlık: Aile bireylerinde atopik dermatit veya diğer atopik hastalıkların varlığı, kişinin atopik hastalıklara yatkın olabileceğini gösterir. Bazı genlerin, cilt bariyerinin düzensizliğine ve bağışıklık sistemindeki yanıtlara katkıda bulunabileceği düşünülmektedir.

Cilt bariyerinin zayıflığı: Atopik dermatitli kişilerde cilt bariyeri bazı nedenlerle zayıflamış olabilir. Bu durum, cildin dış etkenlere karşı koruyucu işlevini azaltabilir ve ciltteki su kaybını artırabilir. Bu, ciltte kuruluk ve kaşıntıya neden olabilir.

İmmün sistemin reaksiyonu: Atopik dermatitli kişilerde bağışıklık sistemi normalde zararlı olmayan maddelere (alerjenlere) aşırı tepki verebilir. Bu, ciltte iltihaplanmaya ve kaşıntıya yol açabilir.

Çevresel faktörler: Atopik dermatit gelişiminde çevresel faktörlerin de rol oynadığı düşünülmektedir. Kirli hava, alerjenler, kimyasal maddeler, sigara dumanı gibi çevresel tetikleyiciler atopik dermatit semptomlarının şiddetlenmesine neden olabilir.

İç faktörler: Stres, terleme, sıcak-soğuk hava değişiklikleri gibi iç faktörler de atopik dermatiti tetikleyebilir veya semptomları kötüleştirebilir.

ATOPİK DERMATİT NEDEN OLAN FAKTÖRLER

Atopik dermatit, genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesi sonucu ortaya çıkan karmaşık bir cilt rahatsızlığıdır. Bu hastalığın nedeni tam olarak anlaşılamamış olsa da aşağıda belirtilen faktörler atopik dermatite katkıda bulunabilir:

Genetik yatkınlık: Ailede atopik dermatit, alerjik rinit, astım ve diğer atopik hastalıkların öyküsü olan kişilerde atopik dermatit gelişme riski daha yüksektir. Bazı genlerin cilt bariyerinde ve bağışıklık sisteminde değişikliklere neden olarak atopik dermatite yatkınlığı artırabileceği düşünülmektedir.

Cilt bariyerinin zayıflığı: Atopik dermatitli kişilerde cilt bariyeri bazı nedenlerle zayıflamış olabilir. Cilt bariyeri, cildin dış etkenlere karşı koruyucu işlevini yerine getirir ve nem dengesini korur. Zayıf bir cilt bariyeri, ciltte su kaybına ve dış etkenlerin cilde daha kolay nüfuz etmesine neden olabilir.

İmmün sistemin reaksiyonu: Atopik dermatitli kişilerde bağışıklık sistemi, normalde zararsız olan maddelere (alerjenlere) aşırı tepki verebilir. Bu, ciltte iltihaplanma ve kaşıntıya yol açabilir.

Çevresel tetikleyiciler: Çevresel faktörler, atopik dermatit semptomlarının şiddetlenmesine katkıda bulunabilir. Kirli hava, sigara dumanı, kimyasal maddeler, alerjenler (örneğin, ev tozu akarı, polen, hayvan tüyü vb.), sıcak-soğuk hava değişiklikleri, terleme gibi çevresel faktörler atopik dermatiti tetikleyebilir veya semptomları kötüleştirebilir.

Beslenme: Bazı gıdaların, özellikle alerjen içeren gıdaların (fındık, süt ürünleri, yumurta gibi), atopik dermatit semptomlarını tetikleyebileceği düşünülmektedir. Ancak her bireyde farklı gıdalar tetikleyici olabilir.

Stres ve psikolojik faktörler: Stres ve duygusal durum, atopik dermatit semptomlarının kötüleşmesine katkıda bulunabilir. Stres, kaşıntıyı artırabilir ve hastalığın seyrini etkileyebilir.

ATOPİK DERMATİT BELİRTİLERİ

Atopik dermatitin belirtileri ciltte çeşitli semptomlarla kendini gösterebilir. Bu semptomlar kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve şiddetleri değişebilir. Atopik dermatitin belirtileri şunlardır:

Kaşıntı: En yaygın belirti, ciltte şiddetli kaşıntıdır. Kaşıntı, hastaların cildini sürekli kaşımaya yönlendirebilir ve ciltte tahrişe, çiziklere ve açık yaralara neden olabilir.

Kızarıklık: Kaşınma ve iltihaplanma sonucu ciltte kızarıklık oluşabilir. Kızarıklık, genellikle yüz, eller, dirsekler, dizler ve ayak bilekleri gibi vücudun fleksör yüzeylerinde daha belirgin olabilir.

Kuruluk ve Pullanma: Atopik dermatitli kişilerin ciltleri genellikle kuru ve pullu görünümde olabilir. Ciltteki kuruluk ve pullanma, özellikle hastalığın şiddetli olduğu dönemlerde belirginleşir.

İltihaplı lezyonlar: Ciltte sıvı dolu kabarcıklar (veziküller) ve cildin üzerinde kırmızı, kabarık, iltihaplı lezyonlar oluşabilir. Bu lezyonlar, kaşıma sonucu patlayarak açık yaralara dönüşebilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.

Kalınlaşmış cilt: Uzun süreli kaşıma sonucu, cilt kalınlaşabilir ve deride koyu renkli bölgeler oluşabilir.

Uyku sorunları: Şiddetli kaşıntı, hastaların uyku düzenini bozabilir ve uykusuzluğa neden olabilir.

Alerjik reaksiyonlar: Atopik dermatiti olan kişiler, bazı alerjenlere (örneğin, ev tozu akarı, polen, hayvan tüyü, bazı gıdalar vb.) karşı daha duyarlı olabilirler ve bu alerjenlerle temas sonucu cilt reaksiyonları ortaya çıkabilir.

ATOPİK DERMATİT TEDAVİSİ
Atopik dermatit tedavisi, semptomların şiddetini azaltmayı, cildin rahatlamasını sağlamayı ve uzun dönemde kontrol altına almayı hedefleyen bir süreçtir. Tedavi, semptomların şiddetine, hastanın yaşına ve hastalığın yaygınlığına bağlı olarak değişebilir. Atopik dermatit tedavisinde genellikle şu yöntemler kullanılır:

Nemlendiriciler: Cildin nem seviyesini korumak için düzenli olarak nemlendiriciler kullanmak önemlidir. Nemlendiriciler, cildin kuruluğunu azaltarak kaşıntıyı ve tahrişi azaltabilir. Terapötik nemlendiriciler, cildin bariyer işlevini desteklemek için özel bileşenler içerebilir.

Topikal kortikosteroidler: Hafiften şiddetliye kadar olan atopik dermatit vakalarında en yaygın kullanılan tedavi yöntemlerinden biri topikal kortikosteroid kremlerdir. Bu kremler, ciltteki iltihabı azaltarak kaşıntı, kızarıklık ve şişliği hafifletir. Ancak, uzun süreli kullanımlarda yan etkileri olabileceğinden, doktorun önerdiği şekilde ve dozda kullanılmalıdır.

Topikal kalsineürin inhibitörleri: Hafiften orta dereceye kadar olan atopik dermatit tedavisinde alternatif olarak kalsineürin inhibitörleri de kullanılabilir. Bu ilaçlar, ciltteki iltihabı azaltarak semptomları hafifletir. Kortikosteroidler gibi yan etkileri nadir görülür ve uzun süreli kullanıma daha uygun olabilir.

Antihistaminikler: Kaşıntıyı azaltmak ve uyku düzenini düzeltmek için antihistaminik ilaçlar kullanılabilir. Bu ilaçlar, kaşıntının sebep olduğu uyku sorunlarını azaltmaya yardımcı olabilir.

Antibiyotikler: Cilt enfeksiyonlarını önlemek veya tedavi etmek için bazen enfeksiyon riski yüksek olan bölgelerde veya açık yaralarda antibiyotik kremler veya oral antibiyotikler kullanılabilir.

Immün modülatörler: Şiddetli ve diğer tedavilere yanıt vermeyen atopik dermatit vakalarında immün modülatör ilaçlar kullanılabilir. Bu ilaçlar, bağışıklık sisteminin tepkisini düzenlemeye yardımcı olarak iltihabı kontrol altına alır.

Fototerapi: UV ışınlarıyla tedavi, şiddetli atopik dermatit vakalarında ve diğer tedavilere yanıt vermeyen durumlarda kullanılabilir.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP