35,1745
36,6266
2.955,82
Türkiye, Almanya, Japonya, Güney Kore ve Honduras’ı temsil eden sanatçılardan oluşan “Pacific Quintet”, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda müzikseverlerle buluştu.
Türkiye‘de ilk kez sahne alan grup, Gioacchino Rossini, Maurice Ravel, Anton Reich ve Fazıl Say’ın eserlerinden oluşan bir repertuvarı yorumladı.
Türkiye‘de müzik eğitimi alan Aliya Vodovozova, konser öncesi AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye‘de gerçekleştirdikleri bu ilk konserin çok özel olduğunu dile getirdi.
Uzun zamandır birlikte sahneye çıktıklarını kaydeden Vodovozova, “Bizim için çok özel bir konser. 5 farklı ülkeden geliyoruz. Ben Türkiye‘yi temsil ediyorum. Türkiye‘yi memleketim olarak görüyorum. O yüzden bugün izleyiciyle buluşmaktan, burada müzik yapmaktan dolayı çok heyecanlı ve mutluyuz.” dedi.
“Osmanlı İmparatorluğu’ndan çok fazla etkileniyoruz”
Türkiye‘de olmaktan çok mutlu olduğunu söyleyen müzisyen Fernando Jose Martinez Zavala, “Özellikle bu konserde, Fazıl Say’ın parçasını İstanbul’da yorumlamayı hayal ediyorduk. Bundan dolayı çok mutluyum. Grup üyeleriyle Japonya’da ‘Pacific Müzik Festivali’nde tanıştık. Bu yüzden bu gruba bu ismi taktık. İstanbul’da bu muhteşem salonda müzik yapmaktan çok mutluyuz. Hayalim her zaman Türkiye‘ye gelip iyi orijinal kebap yemekti. Bu yüzden de çok mutluyum.”diye konuştu.
Müzisyen Traian-Petroniu Sturza da geniş bir repertuvarı seslendirdiklerine dikkati çekerek, “Konserin sonunda, belki de en önemli ve benim için en yeni parçayı çalacağız. Aslında kalbime çok yakın olan, Türk halk müziğini birleştiren bir Fazıl Say parçası. Romanya’dan geliyorum ve Romanya halk müziğinde, özellikle Karadeniz’e yakın yerlerde Türk etkisini görmek çok kolay. Çünkü Osmanlı İmparatorluğu’ndan çok fazla etkileniyoruz.” ifadelerini kullandı.
“İstanbul çok güzel bir şehir”
Müzisyen Pablo Neva Collazo da farklı ülkelerden insanların bir araya gelerek müzik yapmasının ilginç olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Hepimizin farklı yerlerden olması bize yardımcı da oluyor. İnsanların farklı fikirleri ve farklı anlamları olduğunu biliyoruz. Sadece müzik değil, aynı zamanda mola verdiğimizde, yemek yediğimizde veya konuştuğumuzda da farklı bakış açılarını görüyoruz. Bu şekilde esnek olmak ve işleri nasıl yürüteceğimizi bilmek ilginç. Bence bu, topluluğumuzun önemli bir özelliği. Bu benim Türkiye‘ye ilk gelişim ve ayrıca tüm ailemi de yanımda getirdim. İspanya’dan geldik. İspanya ile Türkiye arasında çok fazla kültürel benzerlik var. Bu yüzden benim için burada olmak çok güzel.”
Müzisyen Liana Lessmann ise Gioacchino Rossini ve Maurice Ravel gibi İtalyan ve Fransız bestecilerin eserlerini yorumladıklarına işaret ederek, “Anton Reicha’dan bir parçamız var ve en önemlisi bu gece İstanbul’a bir Türk parçası getiriyoruz. Fazıl Say’dan bir eser çalıyoruz. Umarım seyircilerin hepsi sever. Benim için Türkiye’de ilk kez konser vermek çok özel çünkü Almanya’dan İstanbul’a çok sık gelinmiyor. Çok güzel bir şehir. Bugün şehirde biraz yürüdük. Burada çok fazla kültür, güzel mimari ve hoş insanlar var.” değerlendirmesinde bulundu.
Leonard Bernstein’ın Japonya’da kurduğu Pacific Müzik Festivali’nde, 2017’de ilk kez bir araya gelen topluluk, kökenlerinin ve geleneklerinin zenginliğini dinleyiciyle paylaşmayı hedefliyor.
Dünya çapındaki konserleriyle uluslararası basında “Harika beşli” ve “Barış elçileri” olarak da tanınan grup, başta Münih’teki ARD yarışması olmak üzere birçok yarışmada ödüle layık görüldü.