34,9981
36,7001
2.969,76
İngiltere’de 300’e yakın bebeğe ait kalıntıların bulunduğu yerin hemen yanında yeni bir toplu bebek mezarı ortaya çıkarıldı
Eylül ayında, Manchester’ın Oldham kentindeki Royton Mezarlığı’nda yüzlerce bebek ve çocuğun gömülü olduğu toplu mezarlar keşfedilmişti.
İlk bulunan mezar, mezarlığın güneydoğu duvarı boyunca uzanıyor ve 145 bebek, 128 çocuk ve 29 yetişkinin bedenlerini barındırıyordu.
Şimdi ise şapel binasının arkasında, alanın kuzey duvarında ikinci bir mezar tespit edildi.
Oldham Belediyesi’ne göre, diğer mezarlar gibi kalıcı bir anıtla işaretlenecek olan bu alanda kaç kişinin gömülü olduğu henüz doğrulanmadı.
Dün akşam, mezarlarda yatanları anmak için düzenlenen mumlu anma törenine, etkilenen aileler ve toplumun diğer üyeleri katıldı.
Yeni tespit edilen mezar, aile üyeleri ve Meclis Üyesi Maggie Hurley tarafından çiçekler ve mumlarla işaretlendi.
Bu mezarlar, ölü doğan bebeklerin “iyi bir insanın” yetişkin mezarına gömüleceği söylenerek annelerinden alındığı yaygın bir uygulamanın parçası olarak oluşturulmuştu. Ancak bebekler karton kutulara konularak işaretsiz toplu mezarlara gömülmüştü.
Ölü doğum ve yenidoğan ölümleri yardım kuruluşu Sands’e göre, 1980’lerin ortalarına kadar ölü doğan veya doğumdan kısa süre sonra ölen bebeklerin ailelerine cenaze düzenlemeleri hakkında danışılmıyordu.
Kuruluş, “O zamana kadar, ebeveynler genellikle sürece dahil edilmiyordu ve çoğuna bebeklerinin bedenine ne olduğu söylenmiyordu” açıklamasını yaptı.
İlk mezar, biri ölü doğan, diğeri 1962’de doğumdan beş saat sonra ölen kardeşlerini arayan bir kadın tarafından keşfedilmişti.
Meclis üyeleri Maggie Hurley ve Jade Hughes’un açıklamasına göre, bulunan kalıntıların 146’sı ölü doğan bebeklere, 128’i ise bebek ve küçük çocuklara aitti.
Meclis üyeleri, “Ebeveynlerin bebeklerini gömme gibi temel bir haktan mahrum bırakılması büyük bir adaletsizliktir. Bu durum hepimizin adalet ve empati duygusunu harekete geçirmeli” dedi.
Mezarı bulan kadının keşiften sonra “gözyaşlarına boğulduğunu” ve “derin bir kayıp ve adaletsizlik hissi” yaşadığını belirten yetkililer, kadının bu travmayla başa çıkabilmesi için duygusal ve pratik yardıma ihtiyaç duyduğunu söyledi.