34,5960
36,5975
2.934,77
Kara para aklama suçlamasıyla yarılanmaları süren sosyal medya fenomeni Dilan Polat ve Engin Polat çiftinin şirketlerine yönelik, ‘sahte fatura kullanılması’, ‘muhasebe hileleri yapılması’ ve ‘çifte defter tutulmasına’ yönelik soruşturma başlatılmıştı. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Vergi kanuna muhalefet” suçundan yürütülen 7 soruşturma daha tamamlandı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca toplam 7 şirketin inceleme altında tuttuğu soruşturmada, Dilan Polat, Engin Polat, Sezgin Polat, Alper Kürşat Polat, Ahmet Gün ve Tolunay Topal “sanık” olarak yer aldı.
DİLAN POLAT SUÇU KOCASINA ATTI
İddianamelerde, sanıkların ifadelerine de yer verildi.
Buna göre, sanık Dilan Polat, suça konu olan Dilan Polat Güzellik Kozmetik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin aynı isimle kurulan limitet şirketinin devamı olduğunu belirterek, şirket işleriyle eşinin ilgilendiğini, ilk başlarda fiili olarak şirkette bulunmadığını anlattı.
Polat, “Bu işlerle Engin ilgilenirdi. Ben ilk başlarda sürekli bu şirkette fiili olarak bulunuyordum. Müşteri çevresi genişledikten sonra gitmemeye başladım. Kime neden, ne kadar para yatırıldı, kimden neden ne kadar para geldi bilmiyorum. Vergi borcumuz olduğu zaman nereye ödüyoruz bilmiyorum. Hiçbir suçum yoktur. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Devlete bir borcumuz varsa ödemek isteriz” dedi.
İnternet bankacılığı kullanmayı bilmediğini söyleyen Dilan Polat, devlete bir borçları varsa ödemek istediklerini dile getirdi.
‘BU KADAR KAMU ZARARI MÜMKÜN DEĞİL’
Sanık Engin Polat ise vergi ve bilirkişi raporlarını kabul etmeyerek, incelemenin sağlıklı yapıldığını düşünmediğini ve raporun hatalı düzenlendiğini savundu.
Tüm talimatları kendisinin verdiğini söyleyen Engin Polat, vergi raporlarındaki havaleler ve faturalarla ilgili tüm harcamaları hatırlamasının mümkün olmadığını, raporları inceledikten sonra eğer bir hataları varsa ödeme yapmak istediklerini anlattı.
Engin Polat, gerçek bir ticaret yaptıklarını, muhasebe hilesi ya da çift defter tutmalarının mümkün olmadığını öne sürerek, “Birkaç tane fatura gözden kaçarak kesilmediyse bu kasten değil, sehven veya yanlışlıkla yapılmış olabilir. Raporlardaki iddiaları ve kamu zararını kabul etmiyorum. O kadar kamu zararı olması mümkün değildir. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum.” ifadesini kullandı.