34,5047
36,1607
2.981,35
T24 Haber Merkezi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu‘nun,“Tuncer Bakırhan, Özgür Özel ile çıktığı otobüsün üzerinden ‘Şeyh Saitler, Sakineler ne yaptıysa aynısını yapacağız’ diyor” ifadelerine yanıt vererek, “Müsavat Bey ile de özel bir hukukumuz var. Onun da yine canı sağolsun. Ama biraz ayıp etmiş. Ben o otobüsün üstünde birlikte falan değilim. Bunu trollerden gördüyse kusur; yok, gerçek bilgi var da böyle söylüyorsa gerçekten ayıp etmiş” dedi. Özel, Tuncer Bakırhan’ın konuşmasına asla katılmadığını vurgulayarak, “Bakırhan’ın orada söylediği sözlerin zaten ihtiyacımız olan barış sürecine, kardeşlik sürecine katkısı da yok. Ama açıkça şunu söylemek gerekiyor; Erdoğan ve Bahçeli, sürekli barış konuşan Ahmet Türk’ü sustururlarsa, bu sefer barışı ve kardeşliği daha az konuşanlar konuşmaya başlıyor. Esas sorun, bu ülkenin yapması gereken mesele bir kardeşlik projesiyken, siz kayyım ataması yaparsanız diller sertleşiyor” ifadelerini kullandı.
Partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuşan İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın, Mardin’de yaptığı konuşmada kayyım atamalarını eleştirirken kullandığı ifadelerini hatırlatarak, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i hedef aldı. “Tuncer Bakırhan, Özgür Özel ile çıktığı otobüsün üzerinden ‘Şeyh Saitler, Sakineler ne yaptıysa aynısını yapacağız’ diyor. Cumhuriyet devleti Şeyh Saitlere ne yaptıysa aynı muameleyi göreceksiniz” diyen Dervişoğlu, “Bir sözüm de Özgür Özel’e… Yanınızda meydan okunan şeyin ne olduğundan bile habersiz ve ilgisizsiniz. Siz orada bir millete ve onun cumhuriyetine meydan okunan bir ihanet kürsüsünü susarak onaylıyorsunuz. Buyurun hayrını görün, koltuğunda oturduğunuzu iddia ettiğiniz Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi hatırasıyla kendi şahsi hesabınızı görün” şeklinde konuştu. CHP lideri Özgür Özel ise Dervişoğlu’nun, “Tuncer Bakırhan, Özgür Özel ile çıktığı otobüs üzerinden konuştu” iddiasını yalanlayarak, “Ben o otobüsün üstünde birlikte falan değilim. Onlar, ben oraya gitmeden önce, herhalde yarım saat önce konuşmuşlar” dedi.
CHP Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı’nın Eskişehir’de düzenlediği, “Bilim ve Demokrasi Işığında Yükseköğretimi Yeniden Düşünmek” adlı etkinliğin ardından gazetecilere açıklama yapan Özel, şunları kaydetti:
“Ben oraya gittiğimde onlar yoktu”
“Ben muhalefete muhalefet etmeyi hiç doğru bulmam. Hiç de yapmadım bunu. Muhalefetten bir kötü söz geldiğinde hep ‘canı sağolsun’ dedim. Müsavat Bey ile de özel bir hukukumuz var. Onun da yine canı sağolsun. Ama biraz ayıp etmiş. Ben o otobüsün üstünde birlikte falan değilim. Bunu trollerden gördüyse kusur; yok, gerçek bilgi var da böyle söylüyorsa gerçekten ayıp etmiş. Ben, sabahtan kendi kararımı verdim, kalktım Mardin’e gittim. Uçaktan indim, bir otobüs olduğunu söylediler belediyenin önünde. Otobüsün bir parti otobüsü olmadığını, sivil bir otobüs olduğunu söylediler. ‘Üstüne çıkarım’ dedim. Sayın Ahmet Türk dahi bana ‘otobüs sizindir’ dediğinde ben, ‘hayır birlikte çıkalım’ deyip, eş belediye başkanlarını alıp çıktım. DEM Parti’nin eş genel başkanları ne otobüsün içindeydi, ne de üstündeydi. Onlar, ben oraya gitmeden önce, herhalde yarım saat önce konuşmuşlar.
“Tuncer Bakırhan’ın söylediği cümlelerle bir mutabakatım yok”
Ben uçaktan indim, gittim, hava da kararmıştı, kendi konuşmamı yaptım. O konuşma sırasında da açıkçası, Tuncer Bakırhan’ın o katılmadığım görüşlerinden de haberdar değildim. Zaten orası Tuncer Bakırhan’a bir şey söyleme yeri değil, Ahmet Türk ile dayanışma yeri. Tuncer Bakırhan’ın söylediği cümlelerle bir mutabakatım yok. Bakırhan’ın orada söylediği sözlerin zaten ihtiyacımız olan barış sürecine, kardeşlik sürecine katkısı da yok. Ama açıkça şunu söylemek gerekiyor; Erdoğan ve Bahçeli, sürekli barış konuşan Ahmet Türk’ü sustururlarsa, bu sefer barışı ve kardeşliği daha az konuşanlar konuşmaya başlıyor. Esas sorun, bu ülkenin yapması gereken mesele bir kardeşlik projesiyken, siz kayyım ataması yaparsanız diller sertleşiyor.
“Bizim abdestimizden şüphemiz yok ki, namazımızdan olsun”
Tuncer Bey’in konuşmasını duysam da çıkıp orada bir şey demezdim. Daha sonra gördüm konuşmasını. Çünkü ben, uçaktan indim, gittim konuştum. Konuşmasına, söylediklerine asla ve asla katılmıyorum. Ama Sayın Müsavat Dervişoğlu; beni tanıyan, kardeşi gibi bilen, aramızda ağabey kardeş hukuku olan birisinin bu kadar yanlış bir bilgiyi grup toplantısı marifetiyle yaymaya katkı sağlaması, gerçekten benim açımdan üzücü oldu. Ama yine de son sözümüz her zamanki gibi; canı sağolsun. Ben muhalefetle kavga edecek değilim. Müsavat Bey’e kendisinin de çok sevdiği deyimle cevap vermek gerekirse; Müsavat Başkan, bizim abdestimizden şüphemiz yok ki, namazımızdan olsun. Tutup da bana, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisinin, kurucu partinin, CHP’nin genel başkanına o yaptığı hatırlatmaya gerek yok. Bundan sonra CHP’nin çizdiği çerçeve en doğru ve toplumda da en geniş şekilde kabul gören çerçevedir. Biz o çerçeveyle devam edeceğiz.”