35,4118
36,3931
3.080,73
Alman bilim insanları, bu devasa dinozorun fosillerini ilk kez 1914 yılında Mısır’ın Batı Çölü’ndeki Bahariye Vahası’nda keşfetmişti. Ancak fosiller, II. Dünya Savaşı sırasında Bavyera Paleontoloji ve Jeoloji Koleksiyonu’nun (BSPG) bulunduğu binanın bombalanmasıyla yok oldu.
Yakın zamanda, Tübingen Üniversitesi’ndeki Huene Arşivi’nde bulunan eski fotoğraflar sayesinde fosiller yeniden analiz edildi.
Fotoğraflar, 1940’larda sergilenen fosillerin o dönem büyük theropod dinozor grubu Carcharodontosaurus’a ait olduğu düşünülse de, detaylı incelemeler bunun farklı bir türe işaret ettiğini ortaya koydu.
YENİ TÜRÜN ÖZELLİKLERİ NELER?
Tameryraptor markgrafi’nin keşfi, bu dinozorun belirgin bir boynuza, büyümüş ön beyin bölgesine ve diğer Carcharodontosaurus fosillerinde bulunmayan özelliklere sahip olduğunu gösterdi.
Çalışmanın baş yazarı Maximilian Kellermann, “İlk başta fotoğraflar bizi şaşırttı ama daha yakından baktıkça daha fazla fark bulduk” dedi.
Bilim insanları, normalde fosilleri doğrudan incelemeden yeni bir tür tanımlamaz. Ancak bu durum, araştırmacıların “olağanüstü bir vaka” olarak değerlendirdiği bir istisna oluşturuyor.
Dinozorun adı, eski Mısır’da “vaat edilmiş toprak” anlamına gelen “Ta-Mery” ve Latincede “hırsız” anlamına gelen “raptor” kelimelerinin birleşiminden türetildi. Tür ismi “markgrafi” ise, fosilleri 1914’te çıkaran Alman fosil toplayıcısı Richard Markgraf’a ithafen verildi.
Bu keşif, Kuzey Afrika’daki dinozor yaşamının daha önce düşünüldüğünden çok daha zengin olduğunu ortaya koyuyor.
Araştırmacılar, özellikle Deltadromeus ve ünlü Spinosaurus gibi türlerin de daha detaylı incelenmesi gerektiğini vurguluyor.
Çalışma, Stromer’in eski metinlerinin ve arşivlerin yeniden değerlendirilmesinin önemine dikkat çekiyor.