Yunan kadar şımarıklar: Muhalif isimler Ege’de savaş mı istiyorlar?
Son dönemde Ege'de yaşanan Yunan ihlalleri üzerinden sosyal medyada sürdürülen algı operasyonuyla Yunanistan değil Türkiye hedef alındı. Bazı muhalif isimler Yunan botlarının Türk karasularını ihlal ederek yaptığı provokasyona çanak tuttu. Bu isimler arasında Türkiye'nin 'mavi vatan' doktrinine 'masal' diyen CHP'li Namık Tan ve rakı mezesini övdüğü Rumlara gözü kapalı Kıbrıs'ı verebileceğini söyleyen Yılmaz Özdil'in olması dikkat çekti. Yunan botlarının gerçekleştirdiği ihlaller üzerinden Yunanistan'a övgüler dizen Özdil "Yunanistan hem Türkiye'yi hem sahil güvenliğimizi rezil ediyor hem de devlet nasıl yönetilir, gerekirse başka ülkeye nasıl böyle alenen müdahale edilir tüm dünyaya onu gösteriyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye, son yıllarda dış politikada izlediği aktif ve çok yönlü stratejilerle küresel arenada etkisini artırmaya devam ediyor. Bölgesel ve küresel sorunlara yönelik proaktif yaklaşımlarıyla dikkat çeken Türkiye, diplomatik girişimleriyle barış ve istikrar arayışında önemli bir rol üstleniyor. Orta Doğu'dan Afrika'ya, Avrupa'dan Asya'ya geniş bir coğrafyada, hem insani yardımlar hem de diplomatik çözümler sunarak uluslararası saygınlığını pekiştiriyor. Özellikle arabuluculuk faaliyetleri ve güçlü insani diplomasiyle, Türkiye’nin dış politikası küresel düzeyde takdir topluyor.
Savunma sanayi alanında parmakla gösterilen ülkeler arasında yer alan Türkiye, son dönemde deniz gücü alanında kaydettiği önemli adımlarla da dikkat çekiyor. Yerli savunma sanayiine yapılan yatırımlar sayesinde donanma gücünü önemli ölçüde artıran Türkiye, milli gemi ve denizaltı projeleriyle bölgesel denizcilik kapasitesini genişletiyor.
MİLGEM projesi kapsamında inşa edilen yerli fırkateyn ve korvetler, Türk Deniz Kuvvetleri’nin envanterine katılırken, amfibi hücum gemisi TCG Anadolu’nun devreye girmesiyle Türkiye, denizlerdeki etkinliğini artıran az sayıda ülkeden biri haline geldi. Ayrıca yerli insansız deniz araçları (İDA) ve denizaltı projeleri, Türkiye’nin deniz güvenliği ve savunmasında teknolojiye dayalı yenilikçi çözümler sundu. Bu gelişmeler, Türkiye'nin Akdeniz ve Ege başta olmak üzere bölgesel sularda daha güçlü bir aktör olmasına katkı sağlarken, uluslararası arenada da denizcilik kapasitesini güçlendirdi.
Son dönemde Ege Denizi'nde Yunan botlarının Türkiye karasularına yönelik ihlalleri, iki ülke arasında gerilimi yeniden artırma çabasına dönüştü. Türk Sahil Güvenlik ekipleri, ihlaller karşısında gerekli önlemleri alarak Türkiye’nin egemenlik haklarını koruma yönünde tedbirlerini artırdı.
Yunan botu, Simi Adası'na doğru hareket ederken, Türkiye’den diplomatik tepkiler gecikmedi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, bu ihlallere karşı rahatsızlığını Yunanistan Denizcilik ve Ada Politikaları Bakanı Christos Stylianides’e iletti. Yapılan resmi açıklamada, Bakan Yerlikaya'nın, iyi komşuluk ilişkilerinin sürdürülmesi için bu tür ihlallerin kabul edilemez olduğunu vurguladığı belirtildi. Stylianides ise, olayların siyasi bir boyut taşımadığını ve benzer ihlallerin tekrarlanmaması için inceleme başlatıldığını, Türk makamlarının bilgilendirileceğini ifade etti.
Türkiye'nin bu adımlarına ve savunma sanayi alanındaki atılımlarına kulak tıkayarak üç maymunu oynamaya devam eden muhalefet ise Yunan botlarının gerçekleştirdiği ihlaller üzerinden Atina'yı değil yine Ankara'yı hedef aldı.
Sosyal medyada muhalif hesaplar tarafından konuyla ilgili yapılan paylaşımlarla kirli bir algı oluşturulmaya çalışıldı.
Türkiye'nin dış politika adımlarını hedef alan CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan, Mavi Vatan için "masal" ifadesini kullanmış ve büyük tepki çekmişti.
Özdil kendi kanalında yaptığı konuşmada Yunanistan'ın Türk karasularını ihlal etmesini meşrulaştırdı. Simi adasında çekildiği iddia edilen bir görüntü üzerinden yaptığı yorumda Yunan sahil güvenlik botlarının Datça'ya gelmesini Simi Adası'na mültecileri bırakan göçmen kaçakçısını yakalamak olduğunu iddia eden Özdil, Yunanistan'ın Türkiye'yi rezil ettiğini söyleyecek kadar ileri giderek Atina'ya övgüler dizdi.