Viyadükte cesedi bulunan tıp öğrencisinin gizemli ölümü
Kayseri'de annesinin yanından "Lavaboya gidiyorum" diye ayrılan ve 13 gün sonra cesedi bulunan tıp fakültesi öğrencisi Enes Ahmet Tekin'in ailesi, oğullarının ölümünün pek çok şüphe içerdiğini öne sürdü.
Kayseri’nin Talas ilçesinde oturan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi 5’inci sınıf öğrencisi Enes Ahmet Tekin, 21 Temmuz’da annesi ile hastaneye gitti. Annesinin yanından “Lavaboya gidiyorum” diyerek ayrılan Tekin’den bir daha haber alınamadı. Hayatından endişe eden ailesi, durumu polise bildirdi.
Polis arama çalışması başlatırken, basına konuşan ailesi, oğullarının tıp fakültesini istemediğini sırf kendilerini kırmamak için bu bölüme devam ettiğini belirterek, eve dönmesi için çağrıda bulundu. Ekipler, 3 Ağustos’ta kaybolduktan 13 gün sonra Derevenk Viyadüğü’ndeki dere yatağında Enes Ahmet Tekin’in cesedini buldu. Tekin, otopsi işlemlerinin ardından toprağa verildi.
Tekin’in metrelerce yükseklikteki viyadükten atlayarak intihar ettiği ihtimali üzerinde duran polis, soruşturmayı sürdürüyor. Tekin’in ailesi ise Enes Ahmet’in ölüm nedeninin aydınlatılmasını istiyor. Baba Osman Tekin, “Bazı kuşku ve şüpheler oluştu. Ama buna da bir türlü ulaşamadım. Mesela bunlardan biri 3 defa drone kaydı çekilmiş. Çekilen dron kayıtlarının bana verilmesini istediğim halde yaklaşık 1 haftadır bir türlü ulaşamadım. Savcılığa da 1-2 sefer dilekçede bulundum. Talas İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne de dilekçe yazdım. Yine de halen ulaşamamış durumdayım” ifadelerini kullandı.
“AKLIMA CİNAYET ŞÜPHELERİ DE GELİYOR”
Olayın cinayet olabileceğinden şüphelendiğini belirten Tekin, şu iddialarda bulundu:
– Benim buradaki gayem bir inşaatın kamera kayıtlarında gördüğüm ve o dakikalara denk gelen 2 gizemli kişinin orada yürümesi ve bir süre sonra duraklaması. Viyadükte çekilen son drone kaydını geçen hafta emniyette bana izlettiler. Orada oğlumun görüntüsü var. Temmuz’un 25’i ve 28’inde yaptıkları drone kayıtlarında oğlumun son çekimi yapılan görüntüsü yoksa o zaman demek ki benim çocuğum sonradan oraya getirildi.
“YÜKSEKLİK KORKUSU VAR, ORAYA ÇIKAMAZ”
– Benim aklıma cinayet şüpheleri de geliyor. Her şey geliyor. Hesabında parası vardı. Hesap kayıtlarının incelenmesini istiyorum. Daha bir adım atamadık. Birine borç mu verdi, alamadı mı? O anda birisini çağırdı. Başka bir olay mı oldu? Daha sonradan mı bir şey yapıldı? Benim çocuğumda yükseklik korkusu var. Ben bunu kimseye anlatamıyorum. Benim çocuğum merdivene çıkıp da aşağıya bakamaz. Yapamaz yani. Oraya çıkıp atlayamaz.
“RÜZGAR ONU ORAYA SAVURAMAZ”
Oğlunun cenazesini görmediğini söyleyen Osman Tekin, şöyle devam etti:
– Bir de bize “Atladığını düşünüyoruz” diyorlar. Emniyet de buna kesinlik vermiyor. “Atladığı düşünülüyor” denildiği mesafe ile bulunduğu mesafe arasında aşağı yukarı 40 metrelik bir mesafe var. 80 kilodan bahsediyoruz. Rüzgar onu oraya savuramaz. Başka bir şey mi var?
“BİRKAÇ GÜN ÖNCE BİR KADIN GELDİ”
– Oraların araştırılmasını istiyorum. O mesafenin profesyonel ekipler tarafından kontrol altına alınmasını istiyorum. Bir ölçüm yapılmasını istiyorum. Oğlumun cansız bedenine ulaştık diyorlar. Ben görmedim. Bir sene önce görmüş olan bacanağımın ifadesiyle o olduğuna nereden varılıyor? Tabii ki DNA testi yapılıyor. Kan da verdik. Bir an önce açıklığa kavuşmasını istiyorum.
– Birkaç gün önce bir kadın geldi ve bir sürü sorular sordu. Özellikle de oğlumun telefonu üzerine sorular sorması benim kafamı karıştırdı. Bildiği bir şey mi var? Anlatmak istediği bir şey var da anlatamadı mı? O gün kalabalıkmış, söyleyemedi mi? Eğer söyleyemediğin bir şey varsa savcılık bunun üzerinde zaten. Lütfen savcılığa ifade vermesini istiyorum. Başka analar ve babalar, canlar yanmasın. Viyadükte bir tane mobese yok şimdi alelacele bir tane mobese koymuşlar. Viyadüğün tam koymaları gereken yerinde halen mobese yok. (DHA)