İYİ Partili Turhan Çömez, ‘Yenidoğan Çetesi’ne ilişkin çarpıcı iddialarını Meclis gündemine taşıdı:

İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun skandalı 2023’te CİMER şikayeti üzerine öğrendiğini söylediğini anımsattı.

Çömez şu ifadeleri kullandı:

“Doğru söylemiyorsun Sayın Bakan, kamuoyunu yanlış yönlendiriyorsun. Elimde bir belge var. Bu belge Sayın Bakanın İstanbul İl Sağlık Müdürü olmasından hemen sonra yazılmış ki İl Sağlık Müdürü olarak Sayın Bakanın bilgisi olan bir rapor bu. Kendisine takdim edilmiş. Olaydan çok önce, 8 yıl önce yazılmış rapor burada. Meclisin kayıtlarına geçsin; çok derin bir ihmal, derin bir aymazlık, bunun ötesinde derin bir ihanet var."

İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, “Yenidoğan Çetesi”ne ilişkin ortaya attığı çarpıcı iddiaları Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada dile getirdi. Davayı takip etmek üzere önceki gün Bakırköy Adliyesi’nde olduklarını belirten Çömez, “Bir talepte bulunduk, bir müracaatta bulunduk. Dedik ki: Bu dava dosyası eksik, burada çok ciddi bilgi eksikliği var; sanılandan çok daha önemli bilgiler ve belgeler var. Haftalardır üzerinde çalıştığım bir konuydu ve birçok bilgi ve belge topladım. ‘Müsaade edin, bunları mahkemeye sunalım ve hakikat ortaya çıksın’ dedik. Hatta, altı ay önce Meclis’e bir soru önergesi vererek bu çetenin detaylarıyla ilgili, bütün ayrıntılarıyla ilgili bilgiyi Sağlık Bakanına sorduk ve hâlâ cevap gelmedi” dedi. Çömez, “Bu kez mahkemeye gittik ve ‘Ne olursunuz, bu bilgileri alın kullanın. Bu çetenin arkası çok derin. Bu çete sadece devleti sömürmekle soymakla kalmamış, sadece bu ülkenin evlatlarını katletmekle kalmamış, arkasına aldığı o devasa güçle ülkenin istikbalini tehdit eder hâle gelmiş, ne olursunuz kabul edin’ dedik ve mahkeme kabul etmedi” ifadelerini kullandı. Mahkeme kabul etseydi ciddi belgelerin ortaya koyulması üzerine Türkiye’nin ayağa kalkacağının altını çizen Çömez, “Meclis kayıtlarına geçsin diye söylüyorum. Bizim bu talebimizin reddedilmesi kabul edilemez ama yarın kurulacak olan bu çalışma grubunun veya araştırma komisyonunun vereceğim bütün bu belgeleri ciddiyetle takip edeceğine ve bu konunun üstüne gideceğine samimiyetimle inanıyorum” diye konuştu.

"ÇOK DERİN BIR İHMAL"

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun skandalı 2023’te CİMER şikayeti üzerine öğrendiğini söylediğini anımsatan Çömez, “Sayın Bakana buradan meydan okuyorum. Doğru söylemiyorsun Sayın Bakan, kamuoyunu yanlış yönlendiriyorsun. Elimde bir belge var. Bu belge Sayın Bakanın İstanbul İl Sağlık Müdürü olmasından hemen sonra yazılmış ki İl Sağlık Müdürü olarak Sayın Bakanın bilgisi olan bir rapor bu. Kendisine takdim edilmiş” dedi. Çömez, “Burada deniliyor ki: SGK hortumlanıyor, bu ülkenin çocukları yanlış tedavi ediliyor, bu ülkenin çocukları katlediliyor, bazı eğitim hastanelerinde çeteler var, bazı hastanelerde çeteler var, işin içerisinde 112 var, buna müdahale edin, bununla ilgili suç duyurusu yapın. SGK'ye aynı rapor gönderiliyor, sessiz kalınıyor; Sağlık Bakanlığı’na aynı rapor gönderiliyor, sessiz kalınıyor. Dolayısıyla olaydan çok önce, 8 yıl önce yazılmış rapor burada. Meclisin kayıtlarına geçsin; çok derin bir ihmal, derin bir aymazlık, bunun ötesinde derin bir ihanet var” ifadelerini kullandı.

"SAHTEKARLIKLARI BELGELEDİM"

Bakan Memişoğlu’nun çeteden haberinin olduğuna işaret eden Çömez, “Kendisinin İstanbul İl Sağlık Müdürü olduğu dönemde, yine, memuru olarak çalıştırdığı bir doktor gidiyor bu hastanelerde bir soruşturma yapıyor. Bakanın o zaman İstanbul İl Sağlık Müdürü olarak her şeyden haberi var ve o raporda da her şey bütün detaylarıyla tek tek yazılıyor. Soygun yazılıyor, katliam yazılıyor, devletin bütçesinden çetelerin cebine boca edilen paralar yazılıyor ama maalesef Sayın Bakan kayıtsız kalıyor” dedi. Çömez, “Aynı tarihte, hemen bir süre sonra Sayın Bakan bir hastaneyi ziyaret ediyor. Medilife Hastanesi. Yanında ‘Benim arkadaşımdır, dostumdur’ dediği, şu anda Bakırköy Adliyesinde hakkında soruşturma yürütülen bir davalı. O hastanede günlerce çalıştım ve akıl almaz belgeler topladım” diye konuştu. Devletin ilaçlarının oradan çeteler tarafından koli koli nasıl çalınıp dışarıya satıldığını, her bir kolinin 1 milyon lira olduğunu belgelediğini ifade eden Çömez, “Onun ötesinde, bakın, daha bugün mahkemede ifşaat geldi. Oradaki suçlananlardan bir tanesi ‘Biz devlete ayrı belge sunuyorduk, hastanede ayrı belge tutuyorduk’ diyor. Yaptığı sahtekârlıkları ayrıca belgeledim, ayrı epikriz raporları tuttuğunu belgeledim. Öte yandan, orada çalışanların 112’yle nasıl hasta transfer ettiklerini ve nasıl bu transfer neticesinde ahlaksızca devleti sömürdüklerini belgeledim” dedi.

"BEBEK, ENTÜBE EDİLİRKEN, CİĞERLERİ PARÇALANMIŞ"

Çömez, şunları kaydetti:

“Hemşire bebeği entübe ederken ciğerleri parçalanıyor ve o çocuk korkunç ızdıraplar yaşıyor ve ameliyata alınıyor; dava dosyasında yok. Başka bir olay, bebek hastaneye geliyor, pediatrik değil, yenidoğan yoğun bakım ünitesi... Çocuğun boyu büyük, pediatrik üniteye alınması gerekirken bunu alıyorlar yenidoğan yoğun bakıma. Yataklarının boyu almıyor. Götürüp bir beşiğin üzerine koyuyorlar ve sonra bir hemşire bunu entübe ediyor. Gece yarısı sağlık müdürlüğü diyor ki: ‘Biz sizi denetlemeye geleceğiz, haberiniz olsun.’ Çocuğu apar topar oradan kaçırıyorlar. Grubun bir başka hastanesine götürüyorlar. Orada da pediatrik yoğun bakım yok. Doktorun olmadığı o hastanede hemşire yorgun ve uyuya kalıyor. Çocuk çırpınırken boğazındaki hortumu çıkartıp söküp atıyor ve ardından bir süre sonra çocuk yatağında ve beşiğinde ölü olarak bulunuyor. Allah aşkına bu meselenin iktidar-muhalefet meselesi yok, bu konuştuklarımın iktidar mensubu arkadaşlarımın da vicdanlarını sızlattığını biliyorum. Ne olursunuz hep beraber bu konunun üzerine gidelim ve bu kahrolası çetelerle hep birlikte mücadele edelim diyorum.”