İstanbul’da korkutan yangın: Yaşlı kadın mahsur kaldı
Kadıköy Bağdat Caddesi'nde metruk haldeki tek katlı ahşap bir binada çıkan yangın, çevredeki binaları da tehdit etti. Binada mahsur kalan yaşlı kadını, çevredeki bir vatandaş kurtardı.
Yangın, saat 15.00 sıralarında, Kadıköy Bostancı Mahallesi Bağdat Caddesi üzerinde bulunan metruk haldeki tek katlı ahşap yapıda meydana geldi. İddiaya göre; bilinmeyen nedenle ahşap binadan dumanlar yükselmeye başladı.
Çevredeki esnaf yangın tüpleri ile alevlere müdahale etmeye çalışarak durumu itfaiye polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Alevler, yandaki binanın dış cephesinde bulunan reklam panosuna sıçradı. Binada bulunan yaşlı kadın, balkona çıkarak yardım istedi.
Yangına müdahale eden Karataş, binaya girerek yaşlı kadını dışarıya çıkardı. Karataş'ın, yürümekte zorlanan yaşlı kadını, kucağına alarak binadan çıkardığı öğrenildi.
Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, yangına müdahale ederken yaşlı kadın, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Polis ve itfaiye ekipleri yangının çıkış nedenini öğrenmek için çalışma başlattı. Ahşap binanın alev alev yandığı anlar, cep telefonu kamerasına yansıdı.
"TEYZELER ÇIĞLIK ATIYORDU"
Binada mahsur kalan yaşlı kadını kurtaran Eray Karataş, şunları söyledi:
"Burada arkadaşımla iş konuşuyorduk. Binanın yanında kulübe yanıyor. Acaba dedik yangın mı yoksa biri mangal mı yapıyor? Emin olamadık. Gittik, yakından baktık. Balkondan yaşlı bir teyzenin baktığını görmüştüm. Zillere bastım. Yangın tüpüyle müdahale ettik ama fayda etmedi.
Apartmanın kapısını bir açayım dedim, en azından biri varsa bağırışını duyarım. Teyzeler çığlık atıyordu. Çok yaşlı bir teyze vardı, yürüyemiyordu. Sürünerek iniyordu kadın. 'Gelemeyiz, yürüyemiyoruz' dedi. Ben de dedim sırtıma binin, 'binemem' dedi.
Ben de kucağıma aldım. Çıkarken beraber üstümüze ateşler geldi. Ayağım takıldı orada, beraber düştük. Şimdi teyzeye de bakıyorlar. Bende de ufak tefek şeyler var böyle. Yani olması gereken bu zaten. Ben de orada olsam biri görse, yardım etmesi lazım. İnsanlık dediğimiz zaten böyle bir şey olması lazım."