İsrail ateşkesi onayladı: Savaşı kaybetti soykırımın hesabını versin
Gazze’de 50 bin kişiye yakın Filistinliyi katletmesine rağmen Hamas’ı bitirme hedefine ulaşamayan ve küresel anlamda “stratejik yenilgi”ye uğrayan İsrail, 15 ay sonra dışarıdan gelen baskılarla ateşkesi imzalamak zorunda kaldı. Şimdi sıra, Gazze’de büyük soykırım yapan Netanyahu ve kurmaylarının yargılanmasına geldi. İsrail Güvenlik Kabinesi dün Hamas ile uzlaşıya varılan ateşkes ve karşılıklı esir takası anlaşmasını onayladı. Ardından da hükümet imzayı attı. Netanyahu, ateşkesi “İsrail’in yenilgisi” olarak niteleyip karşı çıkan kabine üyelerini, “ikinci aşamadaki müzakereler başarısız olursa Gazze’ye saldırmak için ABD’den teminat aldım” diyerek ikna etti.
İsrail ile Hamas arasında 15 Ocak Çarşamba günü ilan edilen ateşkes uzlaşısı için 11 bakandan oluşan Güvenlik Kabinesi'ni toplayan Netanyahu, burada savaşın sürmesini isteyen aşırı sağcı bakanlar İtamar Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich dışındaki 9 bakandan destek aldı. Ardından da hükümet imzayı attı. Ateşkesin resmiyet kazanması için 120 sandalyeli İsrail parlamentosunda (Knesset) yapılacak oylamada salt çoğunluğun (61) onayı gerekecek. Bu noktada koalisyon hükümeti içindeki katliam yanlısı aşırı sağcı partilerin ateşkesi engellemesi ihtimaline karşılık muhalefetteki 12 sandalyeli Beni Gantz liderliğindeki "Ulusal Kamp" ve 24 sandalyeli Yair Lapid liderliğindeki "Gelecek Var" partileri, tasarının geçmesi için Netanyahu'ya destek garantisi verdi. Ancak her iki parti de koalisyonun dağılması halinde Netanyahu'nun yargının pençesinden kurtarılması konusunda herhangi bir destek sözü vermedi.
Kabine toplantısında konuşan Netanyahu, ateşkesin ikinci aşamasında Hamas'ın ateşkese uymaması halinde savaşı sürdürmek için ABD Başkanı Joe Biden ve yeni başkan Donald Trump'tan güvence aldığını söyleyerek aşırı sağcı bakanları ikna etmeye çalıştı. Netanyahu, her iki başkanın da böyle bir durumda çatışmalara geri dönülmesine onay verdiğini öne sürdü.
Ateşkes ve esir takası anlaşması, Hamas tarafında kabul görürken İsrail tarafında ise Başbakan Binyamin Netanyahu'nun siyasi kaygıları nedeniyle gecikti. Koalisyon hükümetindeki ortakları Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir'in koalisyondan çekilerek hükümeti devirme tehditleri ve gerek Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) tutuklama kararı, gerekse İsrail içinde farklı konulara ilişkin hakkında açılan yargı süreçleri, başbakanlıktan düşmesi halinde Netanyahu'yu korkuttu. Bu da İsrail Başbakanı'nı kendisini garanti altına almak için koalisyon ortaklarıyla pazarlık yapmaya ve ateşkesin yürürlüğe girmesini yavaşlatmaya itti.
Ateşkesin kabul edilmesi halinde koalisyondan çekilmekle tehdit eden Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir'in liderliğindeki Otzma Yehudit Partisi, Knesset'te 6 sandalyeye sahip. Ateşkesi reddetmekle birlikte hükümetten ayrılmamak için şart koşan Bezalel Smotrich'in liderliğindeki Dini Siyonist Parti'nin ise Knesset'te 8 sandalyesi bulunuyor. Koalisyonun toplam sandalye sayısı 68'i bulurken, Ben-Gvir'in tek başına çekilmesi koalisyonu yıkmayacak ancak hem Ben-Gvir hem Smotrich çekilirse koalisyon yıkılmış olacak. Konuya dair dün bir açıklama yapan Ben-Gvir, koalisyondan çekilmekte kararlı olduğunu ancak hükümetin yıkılması için herhangi bir adım atmayacağını bildirdi. Netanyahu ise bir taraftan sürecin uzamasının sorumluluğunu "Hamas yeni şartlar sundu" diyerek Hamas'a yüklerken diğer yandan ateşkesin 42 günlük ilk aşamasının ardından savaşa dönülmesini isteyen Smotrich ile orta yolu bulmaya çalışıyor. İkilinin hesabının ilk aşamada esirleri aldıktan sonra Gazze-Mısır sınırındaki Philadelphi Koridoru'nda İsrail ordusunun kalmaya devam etmesi olduğu belirtiliyor. Bu konuda Netanyahu'ya kendi partisi Likud'dan da itirazlar yükseliyor. Ateşkes ilanından sonra açıklama yapan Likud üyesi Kabine Bakanı Amichay Chikli, Philadelphi Koridoru'ndan çekilmenin kabul edilmesi halinde istifa edeceğini duyurmuştu.
Knesset'in ateşkes taslağını onaylaması halinde esir takasının yarın başlaması bekleniyor. İsrail medyası tarafından verilen bilgiye göre, ateşkes anlaşmasına göre ilk aşamada serbest bırakılması ön görülen 33 İsrailli esirden ilk üçü, Knesset'in onayından sonra yarın (pazar) serbest bırakılacak. İsrail Adalet Bakanlığı da dün akşam saatlerinde anlaşma kapsamında serbest bırakılacak 95 Filistinli tutuklunun isimlerini yayınladı. Serbest bırakılacak Filistinli tutukluların büyük çoğunluğunu 7 Ekim 2023'ten sonra gözaltına alınanlar oluşturuyor. Esir 3 kadın İsrail askerine karşılık serbest bırakılacak tutuklular arasında Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin kadın liderlerinden Halide Cerrar, gazeteci Büşra et-Tavil ve suikasta uğrayan Hamas liderlerinden Salih el-Aruri'nin kız kardeşi Delâl Khasib de bulunuyor.