HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu: Kadınların mülkiyet anlamındaki bir sahipten bahsettiğini anlamak için çok zorlamak gerekir
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu: Kadınların mülkiyet anlamındaki bir sahipten bahsettiğini anlamak için çok zorlamak gerekir
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, parti programında bahsedilen “kadınların sahiplenilmesi” ifadesi hakkında; “Şimdi buradaki sahiplenme kelimesinin bu kadınların cansız bir eşya olarak değerlendirildiği veya mülkiyet anlamındaki bir sahipten bahsettiğini anlamak için çok zorlamak gerekir” açıklamasını yaptı. Yapıcıoğlu, kastın ne olduğuna açıklık getirmedi.
“Bakın 6284 kökten tamamen kalksın ya da kadına yönelik şiddet serbest olsun diye bir şey söylemiyoruz” diyen Yapıcıoğlu, “Diyoruz ki; bakın bizim mutlak surette kadını korumamız lazım. Sadece kadını değil, kadına da erkeğe de çocuğa da hatta hayvana da şiddeti engelleyelim. Bunun yaptırımları olsun. Kimse kimseye şiddet uygulamasın. Ama biz bunu yaparken, aileyi yıkmayalım” diye konuştu.
"Kadını korumak için aileyi yıkmak mecburiyetiniz yoktur”
BBNTÜRK’te Nisa Nur Çaydan’ın sunduğu “Son Durum” programının canlı yayın konuğu olan Yapıcıoğlu, sözlerinin devamında da, “Şu anda kadına yönelik şiddet üzerinden bu perdenin arkasından şöyle bir dolap çevriliyor. Kadına yönelik şiddet nerede oluyor? Her yerde oluyor. İşyerinde oluyor, sokakta oluyor, toplu taşımada da oluyor ve evde de oluyor. Ama ısrarla kadına yönelik şiddet evde olur, kadına yönelik şiddet eşten olur, kadına yönelik şiddet aile içerisinde olur, öyleyse biz ailenin duvarlarını yıkalım, kolonlarını keselim, böylece biz kadını kurtarmış olalım. Şimdi kadını korumak için aileyi yıkmak mecburiyetiniz yoktur” ifadelerini kaydetti.
Akşener'e: Yazıklar olsun, başka da bir şey demiyorum, ayıptır, yarın bir gün tekrar yüz yüze bakacağız
Yapıcıoğlu, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i hedef aldı, şunları kaydetti:
"Evet gerçekten ahmağa bile anlatılsaydı bu kadar ahmak bile anlardı yine. Ama bazıları anlamak istemiyor, ahmak oldukları için değildir. Anlamak istemedikleri için. Ben de şunu söylüyorum; anlamak istemeyenden daha cahil hiç kimse yoktur. Birileri anlamak istemiyorsa ne kadar anlatmaya çalışırsanız anlatın beyhude. Çünkü onlar anlamak istediklerini anlıyorlar. Bütün bunları biz gündem değiştirme çabaları olarak görüyoruz. Kendilerinin topluma verecek bir şeyleri olmadığı için, bir planları bir projeleri, halka kendilerini inandırabilecekleri bir vaatleri olmadığı için, kendilerini inandıramadıkları için bu nedenle sürekli HÜDA PAR’ı gündemde tutuyor. Çünkü üstünü örtmek istedikleri bazı gündemler var. Bunun da üstünü örtmenin en iyi yolu da herhalde HÜDA PAR’a saldırı olarak görüyor. Bu yüzden sürekli aynı tezviratlarda bulunuyorlar. Meral Hanım Başbakan olmak istiyordu, nasıl olacaksınız diye sormasınlar, işte HÜDA PAR kadın düşmanı, HÜDA PAR kadını bir mal gibi görüyor. HÜDA PAR kadını bir eşya gibi görüyormuş sahiplenilmekten bahsediyor. Bir de hakaretvari ifadeler kullanıyor, kendisi kadın olduğu için ben o kelimeleri söylemeyeceğim kendisine, benzer kelimeler de söylemeyeceğim. Sadece onu vicdanıyla ve kamuoyunun vicdanıyla baş başa bırakacağım. Gerçekten parti programında okuduğu şu cümleyi öyle anlıyorsa, yazıklar olsun. Eğer öyle anlamadığı halde çarpıtarak söylüyorsa, yine yazıklar olsun. Eğer okumamışsa, birileri sadece HÜDA PAR öyle söyledi diye sadece bir tek cümleyi okuma zahmetinde bulunmadan bize yükleniyorsa, bir daha yazıklar olsun. Yani her hal ve şartta kendisine yazıklar olsun. Başka da bir şey demiyorum, ayıptır. Yarın bir gün tekrar yüz yüze bakacağız."
Hüda Par’ın parti programında tartışma konusu olan o bölüm şöyle: “Varisleri olmayan veya bulunmayan kişilerin bıraktığı miras devlet hazinesine değil fakirlere bırakılmalı veya sadece fakir gençlerin evlendirilmesi, yalnız yaşayan kadınların sahiplenilmesi ve yetimlerin bakımı gibi alanlarda kullanılmak üzere oluşturulacak bir fona devredilmelidir.” |
TIKLAYIN - HÜDA PAR'dan 6284 açıklaması: Daha ahlâki bir düzenlemeye gidilmeli, erkeğin de mağdur olmasına mahal verilmemeli