Hatay’dan hava kalitesi raporu: Halk, kanser riskine maruz kalıyor

"Bölge halkı sistematik bir sağlık ihlaline maruz bırakılıyor"

Temiz Hava Hakkı Platformu ve Türk Tabipleri Birliği’nin Hatay Tabip Odası’nın Hatay Antakya şehir
merkezindeki ofisinde yaptığı ölçümlere göre, Hatay’daki hava kirliliği limit değerlerin çok üzerinde.
Resmi hava kalitesi izleme istasyonlarında hiçbir ölçüm yapılmayan Hatay’da Türk Tabipleri Birliği
ve Temiz Hava Hakkı Platformu’nun kendi çabasıyla gerçekleştirdiği ölçümler gerçek tabloyu ortaya
koyuyor. Türk Tabipler Birliği Halk Sağlığı Kolu Başkanı ve THHP temsilcisi Prof. Dr. Gamze
Varol, "Bölgede yıkım çalışmalarında görev alan işçiler başta olmak üzere, sürekli yıkım tozuna maruz kalan halkın kanser riskine maruz kaldığı bilimsel bir gerçekliktir” dedi.

Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakkı Platformu’nun açıklamasına göre, Antakya kent merkezinde
bulunan ve depremin ilk günü olan 6 Şubat’tan itibaren devre dışı kalan Çevre, Şehircilik ve İklim
Değişikliği Bakanlığı’nın resmi hava kalitesi izleme istasyonunda altı aydır hiçbir hava kalitesi ölçümü
yapılmıyor.

Bölgedeki hava kirliliğinin halk sağlığını yaşamsal düzeyde tehdit ettiğini belirten kuruluşlar, AirBeam1 adlı sensörlü portatif hava kalitesi ölçüm cihazı ile, 7 Haziran – 23 Ağustos 2023 tarihleri arasında ince partikül madde (PM2.5)2 ölçümü yaptı.

Deprem bölgesindeki yoğun toz kirliliğine kamuoyunun dikkatini çekmek ve yetkilileri önlem almaya
çağırmak amacıyla Hatay Tabip Odası Antakya ofisinde (konteyner) PM2.5 ölçümleri yapıldı. Bu
ölçümlere göre;

Yapılan açıklamada, sadece 24 saatlik ölçüme en yakın süre boyunca yapılan ölçümler bile dikkate
alındığında, DSÖ’nün yılda 3-4 günden fazla aşılmaması gerektiğini belirttiği PM2.5 kirliliğinin yukarıda
bahsi geçen 3 günde de aşıldığı belirtildi.

Değerlendirmede, sadece 24 saate en yakın yapılan ölçümlerin konu edildiğinin altı çizildi.
Ancak, Haziran ayında farklı sürelerde ölçüm yapılabilen 16 günün tamamında, Temmuz ayında ise
ölçüm yapılabilen 7 gün boyunca DSÖ limitlerinin sürekli aşıldığı vurgulandı. Açıklamada ayrıca, ölçüm yapılan 3 aylık süre içinde Antakya merkezde sıkça yaşanan elektrik ve internet kesintileri nedeniyle düzenli ölçüm yapılamadığı, ancak elde edilen kısıtlı verilerle bile kentteki hava kalitesine dair bir ön değerlendirme yapılabileceği belirtildi.

Ölçümlerin kesintisiz yapılması durumunda limit değer aşımının da çok daha fazla tekrarlanma riski
olduğunu belirten Türk Tabipler Birliği Halk Sağlığı Kolu Başkanı ve THHP temsilcisi Prof. Dr. Gamze
Varol “Bölgedeki yoğun yıkım çalışmaları sonucu ortaya çıkan partikül madde kirliliği başta akut ve
kronik solunum yolu hastalıkları olmak üzere pek çok sağlık sorununa yol açıyor. Bölgede yıkım
çalışmalarında görev alan işçiler başta olmak üzere, sürekli yıkım tozuna maruz kalan halkın kanser
riskine maruz kaldığı bilimsel bir gerçekliktir” dedi.

"Bölge halkı sistematik bir sağlık ihlaline maruz bırakılıyor"

Prof. Dr. Varol şöyle devam etti:

“Partikül madde kirliliğini önlemek için alınacak önlemler TTB ve ilgili meslek örgütleri tarafından daha önce de birçok kez kamuoyu ve yetkililerle paylaşılmış olmasına rağmen, hızlı, plansız ve önlemsiz yıkım çalışmaları devam ediyor, bölge halkı sistematik bir sağlık hakkı ihlaline maruz bırakılıyor”

Temiz Hava Hakkı Platformu ve Türk Tabipler Birliği, Hatay başta olmak üzere deprem bölgesinde
alınması gereken önlemleri sıraladı:

AirBeam Cihazı Nedir?

Habitatmap isimli sivil toplum kurumu tarafında hazırlanan AirBeam cihazı PM2.5 (partikül madde 2.5) hava kirleticisi, sıcaklık ve nem ölçen bir cihazdır. Ölçümler saniyelik yani saniyede bir yapılır. Cihaz küçük olması sebebiyle ölçümleri filtre ile değil “ışık saçımı” (light scattering) metoduyla yapar.