Ertuğrul Özkök: Bu iki dinli Hint Tanrıçası Trump balonunu patlatabilir mi?

Bana sorarsanız, ben 21’inci yüzyılda dünyayı yeniden savaşların eşiğine getiren kibirli popülist liderlerden yana değilim

Trump, siyasi hayattaki rakibi Joe Biden’a “Sleepy Joe” diyordu.

Yani “Uykucu Jo”...

Pek de haksız sayılmazdı…

Ama o “Uykucu Joe” bundan 4 yıl önce kendine öyle bir başkan yardımcısı seçmişti ki…

2020 yılında şöyle yazmıştım:

“Trump”ın uykusunu kaçırabilir…”

Joe Biden’ın ABD Başkan Yardımcılığına getirdiği Kamala Harris’ti o…


ABD Başkanı Joe Biden, yardımcısı Kamala Harris 

4 yıl boyunca Joe uyuyordu, o da gaf üstüne gaf yapıyordu

Dört yıl boyunca beklenilen canlılığı gösteremedi.

Hatta düş kırıklığı yarattı.

Ama neticede başkan yardımcısıydı ve yapabilecekleri sınırlıydı.

Şimdiyse başkan adayı…

Karşısında suikastten kurtulmanın verdiği enerji ve moralle egosu iyice balonlaşmış bir Trump var.

Önüne gelen herkesi ezmeye kararlı ve hazır bir dozer gibi geliyor.

Sarı saçlı, beyaz tenli, sapına kadar Amerikan bir adam.

Sizce karşısına çıkacak rakibi nasıl görüyordur?

Esmer, Hint kökenli ve üstelik bir de kadın olursa…

Maganda bir Türk erkeği nasıl görüyorsa kesin o da öyle görüyordur.


Yenilmezler: 5 Kasım’da bir “Thanos” ile “Şiva” savaşı var

Ama Trump emin olmakta pek acele etmese iyi olur.

Demokrat Parti’nin önde gelen ağır topları onun adaylığını kabul ettiler gibi.

Burası Amerika Birleşik Devletleri…

Marvel ve DC Comics’in süper güçe sahip kahramanlarının yaratıldığı ülke.

Artık önümüzde kasım ayında, tam anlamıyla bir “Avengers 5 (Yenilmezler) filmi  “Tanrılar Savaşı” savaşı var.

Bir tarafta ABD’nin demokrasisinin temellerini sarsmaya ant içmiş kötü Tanrı “Thanos…”

Yani Trump…

Karşısında ise “iki dinli” bir Hint Tanrıçası…

Yani Kamala Harris…


Biz Türkler Thanos’u tanıyoruz, ya Şiva’yı?

Bu savaşın sonu bizi de ilgilendiriyor.

Thanos’u artık yeterince tanıyoruz…

Ya çift dinli, çift kökenli, çift kültürlü Şiva”yı…

Yani “Kötülüğü yok eden tanrıyı…”

Yani biz Türkler Kamala Harris”i ne kadar tanıyoruz?

Dört yıl önce başkan yardımcısı olduğunda tanıtmıştım.

Bir kere daha tanıtayım…

Kimdir bu çift dinli Şiva…

Yani ABD’nin yeni başkan adayı Kamala Harris?


Tam siyah değil, tam beyaz değil; hem Latin, hem Asyalı

Hintli bir anne ve Jamaikalı bir babanın kızı...

Yani hem Afro-Latin kökenli Amerikalı hem de Asya kökenli. Kendisine sorulduğu zaman sadece “Amerikalı” diyor...

Annesi Hindistan’ın Tamil Nadu bölgesinden. Adı Şayamala Gopan... Mesleği göğüs kanseri uzmanı. Babası Donald Harris, Jamaika’dan gelen bir göçmen. Stanford Üniversitesi’nde ekonomi öğretim üyesi.


Terazi burcu, popülizmin tam tersi bir karakter

20 Ekim 1964’te California’nın Oakland şehrinde doğmuş.

Yani Terazi burcu...

Bu burcun özellikleri şöyle: Zarafeti ve güzelliğiyle dikkat çekicidir. Akıllı ve sabırlıdır, çatışmadan hoşlanmaz, dengeli, uyumlu bir birliktelik arar. Gizli mükemmeliyetçi bir yönü vardır. Politik ve kibar tutumu ve davranışlarıyla takdir toplar.


Adının şifrelerinden gelen anlamlı mesaj

Annesi ona, Hint mitolojisinden bir isim olan Kamala Devi adını vermiş.

Sanskritçede Kamala, “lotus çiçeği” anlamına geliyor.

Yani bizdeki nilüfer çiçeğinin bir türü...

Çamurlu sularda yaşar ama hiç kirlenmez. Yağmur suyunda hep temizlenir.

Kökleri toprağa bağlı değildir ama bulunduğu yere gönülden bağlıdır, gitmez.

Devi kelimesi ise Sanskritçe “tanrıça” anlamına gelir.

Anlayacağınız Kamala Devi, Hint inancındaki Tanrıça Lakshimi’nin bir öteki ismidir.

Yeni başkan bir kilise ve bir Hint tapınağından mı gelecek?

Babası Hıristiyan, annesi ise Hindu inancına bağlı.

7 yaşındayken babası ile annesi ayrılmış. Kamala ve kız kardeşi hem babasının bağlı olduğu Baptist kiliseye gidermiş hem de annesinin memleketini ziyaret ettiklerinde Hindu tapınaklarına gidip dua edermiş.

12 yaşındayken annesi Kanada’nın Montreal şehrindeki bir araştırma merkezinden teklif almış ve oraya yerleşmiş.

Burası Yahudi kökenli bir araştırma merkeziymiş. Dolayısıyla Yahudiliği de orada öğrenmiş.


Luke Skywalker’ın şehrinden geliyor

Doğduğu yer Oakland. 1970’li yıllarda bütün dünyada özgürlük rüzgârlarını estiren çiçek, çocukların doğduğu San Francisco körfezinde küçük bir şehir.

Yani bir anlamda Amerika’nın Urla’sı da diyebilirsiniz.

Star Wars filminin büyük karakteri Luke Skywalker’ı oynayan Mark Hamill’in de doğduğu yer.

Yüzde 77’si beyaz olan bir okuldan

Ayrıldıktan sonra annesi onu ve kız kardeşini, yüzde 77’si beyaz çocuklardan oluşan bir okula yazdırmış.

Babasının yaşadığı Palo Alto’daki mahallesinde ise beyaz çocukların renkli çocuklarla oynamaları aileleri tarafından yasaklanmış.

Yani savaşçı mahallelerde büyümüş.

Yani kasım ayındaki seçimden popülizmi hezimete uğratacak güçlü bir kadın galip çıkabilir. Bu da popülizme karşı Türkiye’de yerel seçimlere başlayan, İngiltere ve Fransa seçimleri ile devam eden “yeni dalgaya” uygun olur.

Şuna inanıyorum... 21’inci yüzyılda dünyanın başına büyük felaketler açan popülizm dönemini kadınlar kapatacak.


‘Ekonominizi mahvederim’ci mi, ‘Ermeni Soykırımı diyen’ci mi?

Kamala Harris iyi hoş ama yakın geçmişinde Türkleri Trump’çı yapacak bir arızası var.

Ermeni Soykırımı tasarısını en güçlü destekleyen senatörlerin başında. Hatta önergeyi Senato’ya sunan kişi.

Peki başkan yardımcısı seçilmesi halinde bunun bize zararı olur mu...

Clinton ve Obama gibi iki güçlü demokrat başkan döneminde Beyaz Saray’a mantık ve akıl hâkim olmuştu.

Bu defa da aksini düşünmek için bir neden yok...

Hangisini destekleyelim?

“Ekonominizi mahvederim” diyen Trump mı...

“Ermeni soykırımı tasarısını getiririm” diyen Kamala mı... Zor tercih...

Bana sorarsanız, ben 21’inci yüzyılda dünyayı yeniden savaşların eşiğine getiren kibirli popülist liderlerden yana değilim.

O nedenle bu Titanlar Savaşında “Thanos”dan yana olamam.

Kamala’cıyım demek istiyorum yani…

Kökeni itibariyle WASP bir Kaptan Amerika olamasa bile…

En azından bir “Wonder Woman” olma ihtimali hâlâ var.