Erdoğan, ‘değerli dostu’ Trump’a seslendi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan'dan dönerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, dünyadaki savaşlardan, Türkiye'nin AB ile olan ilişkisiyle ilgili olarak birçok soruya yanıt verdi. Erdoğan, 47. ABD Başkanı olarak seçilen 'değerli dostu' Trump'ın 'savaşları sonlandırma noktasında elini taşın altına koyacağına' inandığını belirtti.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Uçakta gazetecilerin sorularına yanıt veren Erdoğan, Trump'a seslendi.
Sorular, cevaplar ve ana başlıklar şu şekilde gelişti:
ABD başkanlık seçiminde zaferini ilan eden Donald Trump'ın başkanlığında ABD'nin Ukrayna-Rusya meselesine yaklaşımının ne yönde değişeceği ve savaşın gidişatına dair beklentileriniz neler?
"Trump açık sözlü biri. Geçmişte (Angela) Merkel'e 'Ben NATO'ya şu kadar para veriyorum, sen Almanya olarak ne veriyorsun?' demişti. Merkel'den orada bir çıt dahi çıkmadı. NATO'ya Amerika'dan sonra en yüksek seviyede para veren ülkelerden birisi de biziz. Bu noktada NATO içinde en fazla savunma harcaması yapan ülkelerden biri Türkiye. Bu dönemde de biz Amerika Birleşik Devletleri karşısında onun rakamını yakalamayabiliriz ama ideal seviyede olan ülkelerden bir tanesi olarak yolumuza devam ederiz."
"Değerli dostum Trump'tan ikinci başkanlık döneminde eski yönetimin hatalı politikalarını terk etmesini bekliyoruz. Sayın Başkan'ın savaşları sonlandırma noktasında elini taşın altına koyacağına yürekten inanıyor, bunu da samimiyetle temenni ediyoruz." ifadelerini kullandı.
NATO'nun asker sayısındaki durumu nasıl?
"Asker sayısı itibarıyla zaten iyiyiz. Amerika Birleşik Devletleri öncülüğünde bazı Batı ülkelerinin Ukrayna'daki savaşın bitirilmesi için çaba sarf etmesi, orada çözümü hızlandırır. Biz, en başından beri hem Ukrayna'nın haklılığını ortaya koyduk hem bu savaşta barışın yanında yer almayı tercih ettik. Savaşın tarafı olmamız konusundaki yönlendirmelere kulak asmadık ve her iki tarafla da teması sürdürdük. Sorunların diplomasi yoluyla çözülebileceğine yönelik inancımızın Batı tarafından yeterince paylaşılmadığını gördük. Trump döneminde meseleye çözüm perspektifinden yaklaşan bir ABD yönetimi görürsek biz bu savaşı kolaylıkla bitirebiliriz. Daha fazla silah, daha fazla bomba, daha fazla kaos ve çatışma bu savaşı bitirmez. Daha çok diyalog, daha çok diplomasi, daha çok mutabakat barışın kapısını aralar. Biz her iki tarafı da aynı masa etrafında buluşturmayı başarmış bir ülkeyiz. Bunu defalarca yaptık ve yine yapabiliriz. Bu savaş artık bitmelidir. Biz gayretlerimizi barış için yoğunlaştırdık ve buna devam edeceğiz. Umarız yeni dönemde yeni başlangıçlar yapar ve tüm çatışmaların ve savaşların sona erdiği bir dünyaya kavuşuruz."
AVRUPA BİRLİĞİ KONUSUNDA HEDEFLERİME BAĞLIYIZ
Bir gazeteci, Erdoğan'a AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in "AB-Türkiye ortaklığının güçlenmesi ortak bölgemize fayda sağlayacaktır" paylaşımı ve bu konuda yeni bir gelişme olup olmadığı sorusunu sordu.
Hala görüşme aşamasında atılan adımlar olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eğer bize hakikaten böyle bir açılım sağlarlarsa bunu paylaşırız. Gerek Dışişleri Bakanlığımız gerek Avrupa Birliği ile ilgili arkadaşlarımız muhatapları ile temaslarını sıklaştıracak. Biz de liderlerle görüşmelerimizde bu konuyu ele almayı sürdürecek ve inşallah hayırlı bir netice için gayret edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Herkesin Türkiye'nin potansiyelinin farkında olduğunu söyleyen Erdoğan, "Son dönemde Avrupa'nın Türkiye ile işbirliği konusundaki gayretleri de bunun göstergesi. Biz Avrupa Birliği'ne üyelik konusunda tam üyelik hedefimize bağlıyız ve bununla ilgili adımlarımızı attık, atıyoruz. Avrupa Birliği ile siyasi bariyerlere takılmadan, eşit koşullarda ve göz hizasında bir ilişki biçiminden yanayız. Avrupa Birliği'nden kaybedilmiş zamanı telafi edecek hızda vizyoner bir yaklaşım bekliyoruz." diye konuştu.
Bunu Avrupalı muhataplarına her fırsatta söylediğini vurgulayan Erdoğan, "Gümrük Birliğinin güncellenmesi ve vize serbestisi konusunda adım atılması iyi bir başlangıç olacaktır. Bize verilen sözlerin tutulması Avrupa Birliği'nin de samimiyetini ortaya koyması açısından bir fırsattır. Çünkü biz verdiğimiz tüm sözleri tutarak o sınavdan zaten çoktan geçtik." ifadelerini kullandı.