Emekliler her yerde isyanda: ‘Çocuklarımızın eline muhtaç hale geldi’

Türkiye'nin her yerinde emekliler geçinemiyoruz isyanını sürdürüyor. Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şubesi'nin yaptığı çağrıyla bir araya gelen emekliler, SGK İl Müdürlüğünün önüne kadar yürüyüş gerçekleştirdi

Emekliler 'Geçinemiyoruz' isyanını tüm yurtta haykırıyor. Krizin yükü sırtına yüklenen kesimlerden olan emeklilerin isyanı ise doğrudan iktidarı hedef alıyor.

Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şubesi’nin çağrısıyla Köprübaşı’nda toplanan emekliler, soğuk havaya aldırış etmeden SGK İl Müdürlüğü’nün önüne yürüdü.


Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Ali Paşa Şanlı, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"KRİZİN FATURASI BİZE KESİLİYOR"

“Artık bugün yaşadığımız ekonomik krizin bütün faturası bize kesilmek isteniyor. Bunu kabul etmiyoruz. Geçinemiyoruz. İnsanca yaşama hakkı anayasal bir haktır. Bu hakkı yok sayanlara buradan çağrıda bulunuyoruz. BES AR’ın araştırmalarına göre kasım ayındaki açlık sınırı 29 bin 100 lira. Yoksulluk sınırı 78 bin lirayı geçmiş. Bir bekâr çalışanın aylık yaşam maliyeti ise 39 bin lirayı geçmiş durumda. Bir emeklinin 12 bin 500 lira maaşla yaşamını sürdürmesi mümkün değil. Biz emekliler olarak buradan Saray'a, ülkemizi yönetenlere, başını AKP’nin çektiği Cumhur İttifakı’na çağrıda bulunuyoruz: Sarayın bir günlük giderleri, masrafları 34 milyon 119 bin lira. Aylık gider toplamı ise 81 bin 885 emekli maaşına denk geliyor. İnsaf. Adalet bunun neresinde? Kalkınma bunun neresinde? Verdiğimiz mücadele herkes için adaletli bir gelir dağılımı mücadelesidir. Bu mücadele herkesin insanca yaşayabileceği demokratik bir Türkiye mücadelesidir. Bu mücadelemizden kesinlikle geri durmayacağız.


“2024 EMEKLİLERİN YOKSULLAŞTIĞI YIL OLDU"

Cumhurbaşkanı 2024 yılını emekliler yılı ilan etmiştir. 2024 yılı emeklilerin daha çok yoksullaştığı, daha çok sefalete mahkum oldukları bir yıl oldu. 2008 yılı öncesinde biz emekliler çocuklarımızın, torunlarımızın her türlü ihtiyacını karşılayabiliyorduk ama bugün çoluk çocuğumuzun eline muhtaç hale düştük. Onun için özellikle şunu belirtmek istiyoruz. Sadece biz emeklilerin durumu değil yetim, dul ve engellilerin durumu daha kötü. Dilenci değiliz, emekliyiz. En az 25-30 sene çalışarak primlerimizi, vergilerimizi peşin ödedik. Şimdi onların karşılığında insanca yaşayabileceğimiz, hakkımız olan adaletli gelir dağılımı istiyoruz. Sadaka istemiyoruz.