Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, KKTC Başbakanı Üstel ile ortak basın toplantısında konuştu Açıklaması

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Federal çözüm artık tükenmiştir. Uluslararası toplum da artık bunu görmelidir. Adanın eşit sahibi olan Kıbrıs Türklerinin özden gelen hakları olan egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi elzemdir." dedi.

Yılmaz, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile başkent Lefkoşa'da bir araya geldi.

Görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Yılmaz, 15 Kasım Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı temsilen KKTC'de bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.

Yılmaz, anavatan Türkiye'nin, 41 yıldır KKTC halkıyla bu bayramı kutladığını belirterek, "Kıbrıs Türk halkıyla sevincimiz, neşemiz ve tasamız birdir. Geçmişimiz ortak olduğu gibi geleceğimiz de böyle olacaktır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bayramı bizim bayramımızdır." diye konuştu.

KKTC'nin bugün gelmiş olduğu noktanın iftihar vesilesi olduğunu, ülkenin gelişerek güçlenmesi ve Kıbrıs Türkü'nün refahı için çalışmaya devam edeceklerini dile getiren Yılmaz, her yıl imzalanan iktisadi ve mali işbirliği anlaşmalarının, KKTC'nin istikbali ve refahı için gösterilen gayretin somut bir yansıması olduğunu dile getirdi. Cevdet Yılmaz, KKTC Başbakanı Üstel ve hükümet üyeleriyle yapılan görüşmelerde, güncel anlaşma çerçevesindeki projelerin bir an önce hayata geçirilmesi için atılacak adımların ele alındığını kaydetti.

"Anadolu'dan gelen su, içme suyu olarak hanelere ulaştı"

Yılmaz, ulaşım altyapısında büyük adımlar attıklarını, Karayolu Master Planı çerçevesinde başlatılan projelerin, KKTC'nin kara yolu ağını modernize etmeye yönelik en kapsamlı çalışmalar arasında yer aldığını aktararak, şöyle konuştu:

"Cumhuriyet Meclisi ve Cumhuriyet Parkı ulaşım yollarının yapım işinin bu yıl tamamlanmasını hedefliyorduk. Ancak şu müjdeyi vermek istiyorum, yoğun çabalar neticesinde bahsedilen yollar şu an itibarıyla tamamlanmış durumda. Lefkoşa Kuzey Çevre yolunun ikinci etabını ise 2025'e kadar tamamlayarak trafiği rahatlatacak, ulaşımı hızlandıracağız. Köy yollarının iyileştirilmesi çalışmalarımız da hızla devam ediyor. Bu kapsamda ıslah edilmesi planlanan 322 kilometrelik yol ağının 152 kilometresi halihazırda trafiğe açılmış durumda."

Asrın projesi olan su temin projesiyle, Türkiye'den Kuzey Kıbrıs'a uzanan yaşam kaynağını her eve, her haneye ulaştırmak için gece gündüz çalıştıklarını ifade eden Yılmaz, "İçme suyu anlamında bir sorun kalmadı bildiğim kadarıyla. En ücra yerlere kadar şebekeler gitti ve Anadolu'dan gelen su, içme suyu olarak hanelere ulaştı. Şimdi asıl önceliğimiz sulama açısından bu kaynağı daha fazla değerlendirmek. Güzelyurt'ta çalışmalar yapmıştık. Şimdi de Mesarya Ovası başta olmak üzere Kuzey Kıbrıs'ın topraklarını daha bereketli hale getirmek üzere sulama projelerine ağırlık veriyoruz." ifadelerini kullandı.

"Enerji arz güvenliğini sağlamaya dönük adımlar atıyoruz"

Cevdet Yılmaz, eğitim alanında 23 okulun bakım ve donanım ihtiyaçlarının karşılandığını, eğitim altyapısının güçlendirildiğini, yükseköğrenim alanında ise yurt projeleriyle öğrencilerin barınma sorunlarının çözüme kavuşturulduğunu söyledi.

Okulların yapım, bakım ve tamiratı için 227 milyon lira kaynak tahsis edildiğini bildiren Yılmaz, açılışı yapılan 24 Aralık 1963 Girne Askeri Hastanesinin modern sağlık hizmetleri sunacağını ifade etti.

Yılmaz, Adanın elektrik arzında sıkıntı yaşanmaması için gerekli tedbirleri aldıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Bir taraftan kabloyla ana vatana Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni bağlama yönünde fizibiliteler, çalışmalar, teknik bir takım hazırlıklar devam ediyor. Tabii bir yandan da Avrupa Birliği mekanizmalarıyla görüşmeler devam ediyor. Diğer taraftan alternatifler de yine bu konuda değerlendiriliyor. Kısa, orta, uzun vadeli olarak enerji arz güvenliğini sağlamaya dönük adımlar atıyoruz. Şunun altını çizmek isterim, Rum tarafı Türk tarafıyla anlaşma sağlayabilirse kendileri için de ekonomik olarak çok daha kazançlı bir şekilde hem su meselesinde hem enerji meselesinde hem de başka konularda sonuçlar alması mümkün. Adanın Avrupa Birliği'nin enterkonnekte sistemine Türkiye kanalıyla bağlanması en rasyonel, en akılcı, en düşük maliyetli çözümdür.

Siyasi ideolojik sebeplerle bu çözümleri bırakıp hem teknik olarak olmayacak hem de olsa bile çok büyük maliyetler getirecek projelerin peşinde koşmaları kendileri açısından da büyük bir yanlıştır. Bizim teklifimiz açık. Gelin bu adayı tamamını Avrupa Birliği'ne Türkiye üzerinden en akılcı şekilde enterkonnekte sisteme bağlayalım ve adadaki herkes enerji açısından çok daha düşük maliyetle çok daha etkili bir şekilde bu hizmetlere kavuşsun. Enterkonnekte sisteme geçebilirse adada yenilenebilir enerji konusunda da büyük bir potansiyel oluşacak. Böylece hem enerji almış olacak hem de burada ürettiği enerjiyi Türkiye ve Avrupa'ya pazarlama imkanı elde etmiş olacak."

Belediyeler ve köylerin altyapı yatırımları için 300 milyon lira kaynak ayrıldığını, reel sektörün gelişimi için sanayiciye, girişimcilik, turizm ve tarımsal hibe programlarına bu yıl 110 milyon lira destek sağlandığını aktaran Yılmaz, Türkiye'nin e-ticaret tecrübesiyle KKTC'de e-ticaretin yaygınlaştırılması için tüm adımları attıklarını söyledi.

"Adada iki ayrı halk ve iki ayrı devlet olduğunu vurguluyoruz"

Yılmaz, atık yönetimi konusunda da KKTC'ye destek verdiklerini bildirerek, bu çerçevede, katı atık düzenli depolama sisteminin oluşturulması ve atık su yönetimi için başlatılan çalışmaları en kısa sürede hayata geçireceklerini ifade etti.

Tapu hizmetlerindeki işlemlerinin sadeleştirilmesi, dijitalleştirilmesi, bürokrasinin azaltılması ve değerleme işlemlerinin uluslararası standartlara kavuşturulması için toplamda 20,5 milyon lira ödenek tahsis ettiklerini aktaran Yılmaz, dijital dönüşümün bir parçası olarak e-Devlet projelerine büyük önem verdiklerini, kamu hizmetlerinin dijitalleşmesinin KKTC vatandaşlarının hayatını kolaylaştıracağını kaydetti.

Kıbrıs Türklerinin geleceğe güvenle bakması, KKTC'nin ekonomik istikrarını sürdürmesi için KKTC hükümetiyle işbirliği halinde çalışmaya devam edeceklerini kaydeden Yılmaz, şöyle konuştu:

"En başından itibaren Kıbrıs Türk tarafıyla birlikte Kıbrıs meselesinde çözüm eksenli bir siyaset yürütüyor, bu çerçevede Kıbrıs Türk halkını hak ettiği mertebeye ulaştırma gayreti içinde çabalarımızı sürdürüyoruz. Adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümün ancak adanın gerçeklerini esas alan bir yaklaşımla mümkün olduğunu, adada iki ayrı halk ve iki ayrı devlet olduğunu vurguluyoruz. Adadaki gerçeklerden kopup her iki tarafın rızasını yansıtmayan federal çözüm önerilerinin bizi bir sonuca ulaştırmayacağını on yıllardır sonuçsuz kalan müzakerelerde gördük. Federal çözüm artık tükenmiştir. Uluslararası toplum da artık bunu görmelidir. Adanın eşit sahibi olan Kıbrıs Türklerinin özden gelen hakları olan egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi elzemdir."

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, KKTC'nin dünyayla, dünya ekonomisiyle bütünleşmesi yönünde gayretlerini sürdüreceklerini, ana vatan ve garantör Türkiye'nin her daim KKTC'nin yanında duracağını, Kıbrıs Türk halkının hürriyetinin ve refahının muhafazası yönünde ahdi ve tarihi sorumluluklarının hassasiyetiyle hareket edeceklerini söyledi.

Basın toplantısında TBMM Başkanvekili Celal Adan, AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal ve bazı KKTC'li bakanlar da yer aldı.