COVİD 19 pandemisinde artmıştı… Erken ergenliğin sebebi bulundu

COVID-19 pandemisi sırasında dünya genelinde pek çok sağlık sorunu baş gösterdi. Ancak bunlardan biri, çocuklarda “idiyopatik erken ergenlik” adı verilen anormal erken ergenlik başlangıcının artışıydı. Genellikle nadir görülen bu durum, pek çok araştırmada dikkat çekti ve virüsle bu erken ergenlik arasında bir bağlantı olabileceği öne sürüldü.

Türkiye’deki Gazi Üniversitesi ve Ankara Şehir Hastanesi araştırmacıları, bu artışın COVID-19 enfeksiyonu ile doğrudan bir ilgisi olmayabileceğini düşündü. Araştırmalar, özellikle pandemi sırasında çocukların ekran başında geçirdiği uzun saatlerin, erken ergenlikteki bu artışın nedeni olabileceğini gösterdi.

Yayımlanan iki ayrı çalışmada, araştırmacılar dişi ve erkek fareleri LED ekranlardan yayılan mavi ışığa maruz bıraktı. Uzun süre mavi ışığa maruz kalan farelerin, diğerlerine göre erken olgunlaşma belirtileri gösterdiği tespit edildi.

Gazi Üniversitesi’nden endokrinolog ve araştırmanın baş yazarı Aylin Kilinç Uğurlu, bu sonuçları açıklarken, “Mavi ışığa yeterince maruz kalmak, melatonin seviyelerini değiştirmenin yanı sıra üreme hormonu seviyelerini de etkileyerek erken ergenlik başlangıcına yol açabiliyor. Ayrıca, maruziyet süresi ne kadar uzun olursa, erken başlangıç o kadar belirgin oluyor” dedi.

Erken ergenlik, kız çocukları için sekiz yaşından önce, erkek çocukları için ise dokuz yaşından önce ikinci cinsiyet özelliklerinin gelişmesi olarak tanımlanıyor. Science Alert'te yer alan makeleye göre; bu durumu ne kadar çocuğun etkilediğini belirlemek zor olsa da, dünya genelindeki prevalans (Belirli bir süre içinde bir hastalığın toplumda görülme sıklığını gösteren ölçüt) oranları oldukça değişkenlik göstermektedir.

Erken ergenlik tetikleyicileri hala tam olarak bilinmemekle birlikte, bazı kanser türleri ya da sinir sistemi bozuklukları dışında, birçok vakada belirgin bir neden bulunmamaktadır. Ancak, Türkiye’de 2019 Nisan ayında 25 olan idiyopatik erken ergenlik vakalarının, Mart 2020’de 58’e çıkması araştırmacıları şaşırtmıştı. Bu artışın pandemi korkusu, aşırı kalori alımı ya da akıllı cihaz kullanımının etkisi olabileceği öne sürüldü.


Bir başka dikkat çekici bulgu ise, akıllı cihazların yaydığı mavi ışığa maruz kalmanın artışıydı. İnsanlar evrimsel olarak, mavi ışığı gündüz ve uyanma zamanı olarak algılarlar, daha soluk ışık ise dinlenme zamanı olarak kabul edilir. Bu biyolojik saat, melatonin adlı hormonun düzenlenmesinde kritik bir rol oynar. Melatonin, uykuya dalmamıza yardımcı olur, ancak bu hormonun engellenmesi ergenlik hormonlarının erken salınımına yol açabilir.

Araştırmacılar, sıçanlar üzerinde yapılan testlerde, mavi ışığa maruz kalan dişi ve erkek sıçanların ergenlik dönemine, diğerlerinden daha erken yaşlarda girdiğini buldular. Ayrıca, bu sıçanlarda melatonin seviyelerinin düşük, üreme kimyasal sinyalleri olan östradiol ve luteinize edici hormon seviyelerinin ise yüksek olduğu gözlemlendi.

Elbette, bu sonuçlar başka faktörlerin de etkili olabileceğini gösteriyor. Erken ergenlik biyolojisi son derece karmaşıktır ve birçok faktörün bu sürecin zamanlamasını etkileyebileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Ancak araştırmacılar, mavi ışığa maruz kalmanın erken ergenlik için bir risk faktörü olabileceğini vurguluyor.