Çocukların çığlığıyla uyanıyorduk
İsrail askerlerinin Gazze’de tankın önünde canlı kalkan yapıp sonradan kaçırdığı Ziara ailesinden baba ve üç oğlu aylar sonra serbest bırakıldı. 2 erkek evlattan ise haber yok. Serbest kaldıktan sonra Yeni Şafak’a konuşan kardeşlerden Hasan Ziara korkunç günleri, “Çocukların işkence sırasındaki çığlıklarıyla uyanıyorduk. Pek çok kişiyi de infaz ettiler” diyerek anlattı.
Terörist İsrail devletinin 4 ayı aşkın süredir saldırılarına devam ettiği Gazze’de çocuk, kadın, yaşlı demeden katletmeye ve esir almaya devam ediyor. Yeni Şafak’ın kasım ayında duyurduğu Gazzeli doktor Muhammed Ziara’nın tanka canlı kalkan yapılan aile üyelerinden 4’ü aldıkları ağır darbelerle serbest bırakıldı. Ziara ailesinin 2 oğlu Abdurrahman ve İslam’ın ise 3 aydır nerede oldukları, yaşayıp yaşamadıkları bilinmiyor.
Gazze’nin Nasr bölgesinde Ziara ailesinin evini basan İsrail, baba Nizam Ziara ile 5 oğlunu, tankları vurulmasın diye ellerini ve gözlerini bağlayarak canlı kalkan yapmıştı. İstanbul Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde doktorluk yapan Muhammed Ziara ailesinin akıbetinden endişeli olduğunu belirterek yardım istemişti. İsrail güçleri baba ve 3 oğlunu serbest bıraktı. Abdurrahman ve İslam Ziara kardeşlerin akıbeti ise belirsiz. Serbest bırakılan aile üyelerinden Hasan Ziara, İsrail esareti altında yaşadıklarını Yeni Şafak’a anlattı.
Uyumaya, hatta tuvalete gitmeye dahi izni olmadıklarını söyleyen Hasan Ziara, sadece hayatta kalacak kadar yiyecek alabildiklerini, işkence altında 15 ila 20 kilo zayıfladıklarını anlattı. Küçücük çocukların bile İsrail tarafından acımasızca işkenceye maruz kaldığını söyleyen Ziara, herhangi bir suçlama ya da sorgulama yapılmadan pek çok Gazzelinin
infaz edildiğini gördüklerini belirtti.
Hasan Ziara, tutuldukları bölgede gün içerisinde en fazla 4 saat uyumalarına izin verildiğini elleri ve gözlerinin ise sürekli bağlı olduğunu anlatarak, şöyle devam etti: “Bizi sadece Gazzeli olduğumuz için vahşice dövdüler, akıl almaz işkenceler yaptılar. Konuşmak ve hatta tuvalete gitmek yasaktı. Bize neden tutulduğumuza
dair bir bilgi vermediler. Sorgu yapmadılar.”
Bulundukları yerde aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu yüzlerce Gazzeli’nin esir olduğunu dile getiren Ziara, “Çocukların işkence sırasındaki çığlıklarıyla uyanıyorduk. İşkence ve aşağılamaların yanında pek çok kişiyi de infaz ettiler. Birçok yaşlı da kötü muamele ve tıbbi ihmal sonucu öldü. Kardeşlerimiz Abdurrahman ve İslam’ın durumları hakkında hiçbir bilgimiz yok ve çok korkuyoruz” diye konuştu.