Çitleri yıktım, kendimi şiirin içinde buldum
Erva Erdoğan’ın ilk kitabı Oksijen ve Rüyalar Muhit Kitap etiketiyle okurla buluştu.
Erva Erdoğan yazmaya ilk olarak öyküyle başladığını belirtip, “Benim aradığım şey daha çok korunaksız bir bölge gibiydi bu nedenle etraftaki çitleri yıkarak kendimi şiirin içinde buldum” diyor.
İlk eseriniz yayınlandığında neler hissettiniz?
Aslında bekleyişim sona erdiği için mutluluk duydum fakat çok uzun sürmedi. Birden fazla duyguyu aynı anda yaşıyor gibi hissetsem de gözüme çarpan şey daha çok bir çeşit kusur gibiydi. Bir şiir bittikten sonra da benzer hislere tanıklık ettiğim için çok yabancılık çekmesem de yazılanın gün ışığına çıkması yine de farklı bir deneyim. Bu nedenle esere dair ilk hissiyat sorulduğunda “tebessümle” demeyi seviyorum. Daha örtük ve tarafsız ve geliyor.
Kitabınızı elinize alınca ilk olarak ne yaptınız?
Önceleri kitabımı elime aldığımda bir annenin evladını karşıladığı ilk an gibi bir hisse kapılacağımı düşünürdüm hep ancak öyle olmadı. Bir müddet kitabı açıp bakmaya, ona dokunmaya çekinir oldum. Tam anlamıyla inceleyebilmek için birkaç gün geçmesi gerekti. Sanırım bu biraz yazarın kefareti sayılıyor, insana ağırlık katan sancılı bir şey gibi.
Kitabınızı ilk kime imzaladınız?
İbrahim Tenekeci’ye imzaladım.
Yazmaya nasıl başladınız?
Kısa öykülerle başladım. Bunlar hayali yolculuklarımı içeren kendime dair ilk izlerimdi. Sonra uzun öyküler yazmayı denedim hatta bir ara romana giriştim ancak oradan pek çıkamadım. Benim aradığım şey daha çok korunaksız bir bölge gibiydi bu nedenle etraftaki çitleri yıkarak kendimi şiirin içinde buldum.
n Gece mi yazarsınız, gündüz mü?
Çok nadir de olsa gündüz yazdığım anlar oluyor ama ben daha çok gece yazabiliyorum. Sanırım bir metnin bittiğine ikna olmam için havanın biraz da olsa kararması gerekiyor.
n Defter mi, bilgisayar mı?
Çalışmalarım genelde defter üzerinde olur, taslaklarımı burada tutarım son hâlini ise bilgisayarda tamamlarım ve tekrar deftere geçiririm. Kafa karışıklığımı defterde daha net görüyorum bu da hoşuma gidiyor çünkü işin teknik ve düzenli tarafı bilgisayarda kalırken duygular defterde canlanmaya devam ediyor.