Çinli işçiler neden birçok ülkede intihar saldırılarının hedefinde

Pakistan'daki son saldırılardan sonra, Çin Büyükelçiliği, vatandaşlarının ve Çinli şirketlerin dikkatli olmasını ve güvenliği sağlamak için ellerinden geleni yapması istedi

Jeremy Howell
BBC Dünya Servisi

Pazar günü iki Çin vatandaşı, Pakistan'da Karaçi havalimanı dışında intihar saldırısıyla öldürüldü.

Saldırıyı, İran'ın güneyi ve Pakistan'da faaliyet gösteren Belucistan Kurtuluş Ordusu (BKO) üstlendi.

Son yıllarda Pakistan ve diğer ülkelerde Çinli işçileri hedefleyen başka saldırılar da gerçekleşti.

Özellikle de siyasi olarak çalkantılı bölgelerde olmak üzere, yarım milyondan fazla Çinli işçi, ülke dışındaki projelerde çalışıyor ve şimdiye kadar çok sayıda işçi öldürüldü ya da kaçırıldı.

Yaklaşık 3 bin savaşçıya sahip olduğu düşünülen BKO, daha önce de Çin vatandaşlarını ve Çin'in Pakistan'daki altyapı projelerini hedef almıştı.

Pakistan'da Çinli işçilere saldırılar

6 Ekim Pazar günü, Çin-Pakistan ortak girişimi olan Port Qasim'daki elektrik santrallerinde çalışanların oluşturduğu konvoya yönelik saldırıda 2 Çin vatandaşı hayatını kaybetti, en az 10 kişi yaralandı.

Belucistan Kurtuluş Ordusu, intihar saldırısını üstlenerek, "yüksek statülü Çinli mühendis ve yatırımcılardan oluşan konvoyu hedeflediklerini" söyledi.

Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif olayı "menfur saldırı" olarak niteledi ve hükümet eylemin "cezasız kalmayacağını" kaydetti.

Saldırıyı gerçekleştiren ayrılıkçı örgüt BKO, uzun yıllardır İran ile Pakistan topraklarının bir kısmında bağımsız bir Beluç devleti kurmayı hedefliyor.

Örgüt, Mart ayında yine Çinli şirketlerin geliştirdiği Gwadar limanı yakınındaki donanma hava üssüne yönelik saldırıyı da üstlenmişti.

2022 Nisan ayında ise aynı örgüt Karaçi Üniversitesi'nde Çin'in işlettiği Konfüçyus Enstitüsü yakınında üç Çinli akademisyen ve Pakistanlı şoförün öldüğü intihar saldırısını da kendilerinin yaptığını açıkladı.

Belucistan Kurtuluş Ordusu, Beluçların bölgedeki yabancı yatırımlardan eşit şekilde yararlanamadığını, bölgede yabancı şirketlerin çıkardığı mineral ve madenlerden de adil pay almadıklarını ileri sürüyor.

Ülke dışında çalışan kaç Çinli işçi var?

2022'ye ait verilere göre ülke dışında Çinli şirketlere ait kalkınma projelerinde yaklaşık 568 bin Çinli çalışıyor.

Bu işçilerin büyük çoğunluğu, Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi (KYG) kapsamında.

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in imza projesi KYG, yatırımlar ve altyapı projeleriyle Çin'i dünyaya yakınlaştırmayı amaçlıyor. Yaklaşık 150 ülkeye eşi benzeri görülmemiş miktarda nakit pompalayan Çin, tren yolları, limanlar ve elektrik santralleri gibi projeler için yaklaşık 1 trilyon dolar harcadı.

Bu projeler Çin'e yeni ticaret rotaları oluşturmak ve diğer ülkelerle ilişkileri derinleştirmek amacını taşıyor.

KYG kapsamındaki en büyük projelerden birisi Pakistan'da gerçekleşiyor: Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru. Proje kapsamında otoyol ve tren yolu bağlantılarıyla Çin'in batı sınırıyla, Pakistan üzerinden Umman Denizi bağlantısı kurulacak.

Pakistan'a benzer şekilde Afrika'da Kenya, Etiyopya, Senegal gibi birçok ülke taşımacılık ve enerji altyapısını geliştirmek için Çin'den milyarlarca dolar destek aldı.

Bu ülkelerdeki yerel halk genellikle projelerde Çinlilerin çalıştırıldığını ve iş imkanlarının ortaya çıkmadığını söyleyerek tepki gösteriyor.

SOAS Çin Enstitüsü'nden Prof. Steve Tsang, "Afrika ülkelerinde bu duruma tepki var" diyor ve ekliyor:

"Şirketler çok sayıda Çinli işçi getiriyor. Yalnızca en zor şartlara sahip işlerde Afrikalıların çalıştırıldığı düşünülüyor."

İngiltere merkezli düşünce kuruluşu Chatham House'dan Dr. Alex Vines ise "Çin bu yatırımların kazan-kazan ilkesiyle çalıştığını söylüyor ancak Çin'deki işsizlik sorununu hafifletmek için buralarda Çinlileri çalıştırıyor" diyor.

Çinli işçiler için ülke dışında çalışmak ne kadar riskli?

Çin'e ait yurt dışı yatırımları, Çinli işçilerin kimi zaman çatışma bölgeleri dahil riskli alanlarda çalışmasına neden oluyor.

Örneğin Pakistan dünyanın siyasi olarak en istikrarsız ülkeleri arasında sayılıyor.

BBC Dünya Servisi Karaçi muhabiri Riaz Sohail, Çinli altyapı projelerine yönelik 16 saldırı gerçekleştiğini, şimdiye kadar 12 Çinli işçinin öldüğünü, 16 kişinin ise yaralandığını aktardı.

Ülkenin kuzey batısındaki Dasu hidroelektrik santralinde bu yılın Mart ayında beş mühendisin öldürülmesi de bunlara dahil.

2018'in Kasım ayında Karaçi'deki Çin konsolosluğuna yönelik saldırıda dört kişi vurularak öldürülmüştü.

Bu saldırıları hiçbir örgüt üstlenmedi.

Afrika'da da benzer saldırılar görülüyor. Kongo Demokratik Cumhuriyeti'deki altın madenlerinde çalışan Çinli işçilere birçok kez saldırı düzenlendi.

Temmuz 2024'te kısmen Çinli firmaya ait altın madeninde açılan ateşte altı Çin vatandaşı ve en az iki Kongo askeri hayatını kaybetti.

Saldırganların Co-operative adlı bir silahlı örgüte üye olduğu söylendi. Bölgede doğal kaynakların ve toprağın kontrolünde söz sahibi olmak isteyen birden çok örgüt faaliyet gösteriyor.

Ocak 2022'de de Nijerya'da bir silahlı saldırgan üç Çinli işçiyi kaçırmıştı.

ABD merkezli Peterson Enstitüsü'nün raporuna göre, silahlı örgütler Afrika ve güneydoğu Asya'da Çin vatandaşlarını kaçırarak fidye istemenin "maddi kazancı yüksek" bir saldırı yöntemi olduğunu düşünüyor.

İktidarda olmadığı süre boyunca Taliban'ın da Afganistan'da Çinli işçileri sık sık kaçırdığı ve fidye istediği biliniyor.

Çin, yurt dışındaki işçilerini korumak için neler yapıyor?

Peterson Enstitüsü, Çin hükümetinin ve Çinli firmaların, ilgili ülkede güvenlik koşullarının sağlanması için girişimlerde bulunduğunu, saldırı ihtimaline karşılık gözetleme teknolojileri ihraç ettiğini ve son olarak fidye ödemeleri yaptığını söylüyor.

Çin aynı zamanda bu ülkelerdeki silahlı kuvvetleri de eğitiyor ve buralardaki altyapı projelerinin güvenliği için özel güvenlik şirketleriyle anlaşmalar yapıyor.

Enstitünün raporunda, "Pekin'in bu ülkelerden bekleyebileceklerinin de sınırı var. Çin'in yatırımları genellikle yasaların zayıf şekilde işlediği ülkelere yöneliyor" deniyor.

Pakistan'daki son saldırılardan sonra, Çin Büyükelçiliği, vatandaşlarının ve Çinli şirketlerin dikkatli olmasını ve güvenliği sağlamak için ellerinden geleni yapması istedi.