CHP’li Tanrıkulu: 12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi elektrik işkencesiyle anılırdı, şimdi de yurttaşlarımıza DEDAŞ’ın elektrik işkencesi var

CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, "12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi elektrik işkencesiyle anılırdı. Şimdi de yurttaşlarımıza DEDAŞ’ın elektrik işkencesi var. Kolektif cezalandırma devam ediyor. Bir abone kaçak elektrik kullanmışsa bütün bir mahallenin, bütün bir köyün elektriği kesiliyor, kolektif bir biçimde cezalandırılıyor" dedi.

Tanrıkulu, CHP İl Başkanlığı’nda haftalık halkla buluşma toplantısını bugün düzenledi.

"Kayyım belediyeciliği Diyarbakır'ın tüm varlıklarını talan ediyor"

Tanrıkulu, kentin sorunlarıyla ilgili olarak şunları söyledi:

“Bugün itibarıyla Yenişehir Belediyesi kayyımının yaptığı bir ihale var. Bu ihale, Dokuzçeltik köyünde Hazine’den Yenişehir Belediyesi’ne devredilen bir arsa ile ilgili. Dokuzçeltik Mahallesi'nde yaşayan vatandaşlarımız bu arsanın satışa çıkarılmasından şikayetçi. Burada büyük bir rant var. 90 Milyon TL muhammen bedelle satılacak olan burası oysa üzerinde yapı olmasa yaklaşık 700 Milyon TL olduğu ifade ediliyor. Nereden bakarsanız büyük bir rant var. İnşaat Mühendisleri Odası ve kentin sivil toplum dinamikleri bu satışa karşılar. Ama kayyım belediyeciliği maalesef Diyarbakır’ın tüm varlıklarını talan ediyor. Biz bu olayın peşini bırakmayacağız ve üzerimize ne düşüyorsa yapacağız.

"Diyarbakır pislikten, kirden, çöpten ve sinekten geçilmiyor"

Diyarbakır pislikten, kirden, çöpten ve sinekten geçilmiyor. Maalesef zamanında ilaçlama yapılmadı Diyarbakır'da ve bugün Sur ilçesinde idik. Caddeler, sokaklar kir içerisinde, çöp içerisinde, sinek istilası içerisinde neredeyse bütün Diyarbakır. Kayyım belediyeleri ve büyükşehir belediyesi yeterli ilaçlamayı ve temizliği yapmıyor. Diyarbakır bunu hak etmiyor. Ben belediyeyi göreve çağırıyorum. Sur ilçesi ve diğer ilçelerimizi temiz tutun. Sineklere yönelik ilaçlamayı zamanında yapın.

"DEDAŞ çalışanları büyük bir mobbing altında"

12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi elektrik işkencesiyle anılırdı. Şimdi de yurttaşlarımıza DEDAŞ’ın elektrik işkencesi var. Kolektif cezalandırma devam ediyor. Bir abone kaçak elektrik kullanmışsa bütün bir mahallenin, bütün bir köyün elektriği kesiliyor, kolektif bir biçimde cezalandırılıyor. Ayrıca DEDAŞ çalışanları da büyük bir mobbing altında. Merkezde çalışanlara mobbing uygulanıyor. Alanda çalışanların emekleri sömürülüyor ve pasif direniş başlatmışlar. DEDAŞ çalışanlarının yanındayız, emek sömürüsüne karşıyız, mobbinge karşıyız. Dayanışma içerisinde olmaya ve onların yanında durmaya devam edeceğiz. DEDAŞ yetkililerine sesleniyorum. Emek sömürüsünden vazgeçin, orada çalışanlara mobbing uygulamayın." (ANKA)