Bandung Ruhu 69 Yıldır Küresel Güney’de Canlılığını Koruyor
Bugün, tarihi Asya-Afrika Konferansı'ndan yaklaşık 70 yıl sonra Bandung Ruhu halen canlılığını korurken, Küresel Güney ülkelerine de Kuşak ve Yol İnisiyatifi ve diğer platformlar çerçevesinde kazan-kazan işbirliği aracılığıyla yeni bir ortak kalkınma yoluna koyulmaları için ilham veriyor.
CAKARTA, 23 Nisan (Xinhua) -- Çin Halk Cumhuriyeti'nin merhum Onursal Cumhurbaşkanı Soong Ching Ling, Endonezya'nın Bandung kentinden bahsederken, "Tarihte çok az kent Bandung kadar çok sayıda kalp ve zihinleri fethetmiştir" demişti.
Bandung Konferansı olarak da bilinen tarihi Asya-Afrika Konferansı, 18 Nisan 1955'te bu kentte düzenlendi. Küresel Güney ülkeleri bu konferansla, egemenlik haklarını ve daha eşit bir dünyayı savunmak için emperyalizm ve sömürgeciliğe karşı çıkmak üzere ilk kez bir araya geldi.
Batılı sömürgecilerin acımasızca ellerinden aldığı bağımsızlıklarını onlarca yıldan sonra kazanan 29 Asya ve Afrika ülkesinin lider ve temsilcileri, özünde "dayanışma, dostluk ve işbirliğinin" yer aldığı Bandung Ruhu'nu önererek Bağlantısızlar Hareketi'ni ve Güney-Güney işbirliğini başlattı.
Bugün, tarihi Asya-Afrika Konferansı'ndan yaklaşık 70 yıl sonra Bandung Ruhu halen canlılığını korurken, Küresel Güney ülkelerine de Kuşak ve Yol İnisiyatifi ve diğer platformlar çerçevesinde kazan-kazan işbirliği aracılığıyla yeni bir ortak kalkınma yoluna koyulmaları için ilham veriyor.
YENİ ASYA VE YENİ AFRİKA'NIN DOĞUŞU
Deniz seviyesinden 768 metre yükseklikte yer alan Bandung'da tüm yıl boyunca Endonezya'daki kentlerin çoğuna kıyasla hava daha serin oluyor. Kent, Hollandalı sömürge yönetimi döneminde "Cava'nın Paris'i" olarak biliniyordu.
Zamanın Hollanda Doğu Hint Adaları Genel Valisi Herman Willem Daendels, Cava Adası'nın savunma sistemini iyileştirmek ve asker ve malzeme sevkiyatını kolaylaştırmak amacıyla 1809 yılında Cava Adası'nın batısından doğusuna uzanan ve daha sonra Asya-Afrika Caddesi olarak adlandırılacak yaklaşık 1.000 kilometre uzunluğunda bir yol inşa edilmesi talimatını verdi.
Endonezya'nın ilk devlet başkanı Sukarno, bu caddenin kenarında bulunan 3 katlı bembeyaz bir binada gerçekleştirilen Asya-Afrika Konferansı'nın açılış töreninde Güney ülkeleri adına uyanış çağrısını başlattı.
Sukarno, "Bu konferans, insanlık tarihinde beyaz ırktan olmayan kişilerin gerçekleştirdiği ilk uluslararası konferans. Nerede, ne zaman ve ne şekilde ortaya çıkarsa çıksın, sömürgecilik kötü bir şeydir ve yeryüzünden kazınmalıdır" diye konuştu.
Sukarno, "Bu konferansın, biz Asya ve Afrika liderlerinin, Asya ve Afrika'nın ancak birleşerek refaha kavuşabileceğinin ve birleşik bir Asya ve Afrika var olmadıkça dünyanın güvenliğinin dahi sağlanamayacağının bilincinde olduğumuza kanıt teşkil etmesini umuyorum. Bu konferansın insanlığa kılavuzluk etmesini, ayrıca güvenlik ve barışa ulaşmak için seçmeleri gereken yolu göstermesini umuyorum. Bu konferansın Asya ve Afrika'nın yeniden doğuşuna, dahası, yeni Asya ve yeni Afrika'nın doğuşuna tanıklık etmesini umuyorum" ifadelerini kullandı.
Konferansa katılan Çin heyetine başkanlık eden dönemin Çin Başbakanı Zhou Enlai, Barış İçinde Bir Arada Yaşamak için Beş İlke'yi önerdi. Bandung Ruhu'nun vazgeçilmez bir unsuru haline gelen bu ilkeler daha sonra uluslararası ilişkilerin temel normları ve uluslararası hukukun temel ilkeleri olarak dünyadaki ülkelerin büyük çoğunluğu tarafından kabul gördü.
Amerikalı tarihçi Immanuel Wallerstein, "1955 tarihli Bandung Konferansı sembolik bir an olarak değerlendirilebilir. Batı dışı dünya bu tarihte, dünya siyasetinde ciddiye alınmaları gerektiğini yüksek sesle dile getirmiş oldu" diyor.
"İHANET, RÜŞVET, KATLİAM, ALÇAKLIK"
Sömürgecilik, Batı'da sermayenin ilkel birikiminin başlangıç noktasıydı. Beyazların üstünlüğüne ve orman kanunlarına inanan Avrupalı sömürgeciler, Afrika'yı, Amerika kıtasını ve Asya'yı işgal ederek vahşi katliam ve yağmalar gerçekleştirip oluk oluk kan akıttı.
Karl Marx, "Kapital" adlı eserinde, "Hollanda'nın sömürge yönetiminin tarihi, en olağanüstü ihanet, rüşvet, katliam ve alçaklık ilişkilerinin tarihidir... Nereye ayak bastılarsa, arkasından tahribat ve nüfus kırımı geldi. 1750 yılında Cava'nın Banyuwangi vilayetinin 80.000'den fazla sakini varken, 1811'de nüfus yalnızca 18.000 kişi idi" diye yazdı.
1619 yılında Cava Adası'nın ticaret merkezi Cayakarta'yı ele geçiren Hollanda, bölgenin ismini Batavya olarak değiştirdi. Bu kent, günümüzün Cakarta'sı olacaktı. Hollandalılar, Batavya'yı Hollanda Doğu Hindistan Şirketi'nin (VOC) Doğu'daki genel merkezi olarak değerlendirip, Endonezya'yı sömürgeleştirmek için bir kale olarak kullandı. 17. yüzyılın ortalarına gelindiğinde şirketin ticaret hacmi, o dönemdeki toplam küresel ticaretin neredeyse yarısını oluşturuyordu.
İngiliz yazar Elizabeth Pisani, Endonezya: Olağan Dışı Ulusu Keşfetmek (Indonesia, Etc.: Exploring the Improbable Nation) adlı kitabında, "Hollanda Doğu Hindistan Şirketi gibi bu adaları ele geçiren Hollandalı sömürge yöneticileri, yalnızca para kazanmakla ilgileniyorlardı, yerel halkın hayatlarını umursamıyorlardı. Kauçuk ağaçları ve kakao ağaçları dikmek için Sumatra ormanlarını kestiler. Kahve, çay, şeker ve tütün elde etmek için Cava, Sulawesi ve diğer adalardaki ormanları yok ettiler. Kalay madenleri, altın madenleri ve petrol için arazileri şiddetle ele geçirdiler. Hollandalılar bir dönem milli gelirinin yarısını Endonezya'dan alıyordu." ifadelerini kullandı.
Hollandalılar, 300 yıldan uzun süren sömürge yönetiminde her zaman avcı rolü oynadı ve altın yumurtlayan kazı öldüren barbarca bir yaklaşım izledi. Bu durum Endonezya ekonomisinin anormal gelişmesine yol açarak, Hollandalılar için bu ekonomiyi tamamen bir hammadde tedarikçisine indirgedi.
KARŞILIKLI KALKINMA
Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo, "Hepimiz mevcut dünya ekonomik düzeninin adaletsizliğine tanıklık ettik. Ticari ayrımcılığı reddetmeliyiz. Downstream endüstriyel kalkınma engellenmemeli. Eşit ve kapsayıcı işbirliği için sesimizi yükseltmeye devam etmeliyiz" demişti.
Widodo, 2023 yılının Ağustos ayı sonunda Güney Afrika'nın Johannesburg kentinde düzenlenen BRICS liderleri toplantısında, Küresel Güney ülkelerini birlik olmaya, kalkınma haklarını korumaya ve ilerlemeyi engelleyen eylemlere karşı çıkmaya çağırdı.
Bandung'daki Tegalluar demiryolu istasyonu, geçtiğimiz yıl 7 Eylül'de açıldı. Bu istasyon, Kuşak ve Yol İnisiyatifi kapsamında Endonezya ve Çin'in ortaklaşa inşa ettiği simge projelerden biri olan Cakarta-Bandung Yüksek Hızlı Demiryolu'nun dört istasyonundan biri.
Yüksek hızlı demiryolu hattı, Cakarta ile Bandung arasındaki 3 saati aşan seyahat süresini yaklaşık 40 dakikaya düşürerek, ekonomik faaliyetleri ve iş fırsatlarını güçlendirdi.
Widodo, demiryolunun ticari faaliyete başlamasından önce yaptığı konuşmada, "Son derece mutluyum. Endonezya halkı da son derece mutlu çünkü yüksek hızlı demiryolumuz Güneydoğu Asya'da tek. Bu altyapı sayesinde ilerlemenin temelini atabiliriz. En önemlisi de bu demiryolunun, Endonezya'nın ulusal rekabet gücünü artıracak olması" ifadelerini kullandı.
Cakarta merkezli düşünce kuruluşu Nanyang ASEAN Vakfı Başkanı Bambang Suryono, Batılı ülkelerin diğer ülkeleri köleleştirip sömürerek ve bu ülkelerin halklarını perişan ederek kendi modernleşmelerini gerçekleştirdiklerini vurguladı.
Suryono, "Endonezya, Çin'le dayanışma ve işbirliği yoluyla Kuşak ve Yol İnisiyatifi'nin ortaklaşa inşasına dahil oluyor ve karşılıklı kalkınmayı gerçekleştiriyor. Bu, Küresel Güney'deki ülkelerin yeni bir kalkınma yoluna adım atabileceğini kanıtlıyor" diye ekledi.
EL ELE, OMUZ OMUZA
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, 22 Nisan 2015'te Endonezya'da düzenlenen Asya-Afrika Zirvesi'nde "Kazan-Kazan İşbirliği için Bandung Ruhu'nu İleri Taşımak" başlıklı bir konuşma yapmıştı.
Xi, konuşmasında, "29 Asya ve Afrika ülkesinin liderleri 60 yıl önce Bandung Konferansı'na katılarak dayanışma, dostluk ve işbirliğinden müteşekkil Bandung Ruhu'na can verdi; tüm Asya, Afrika ve Latin Amerika'yı etkisi altına alan ulusal kurtuluş hareketini tetikledi ve küresel sömürgesizleşme sürecine hız kazandırdı" dedi.
Xi, "Bandung Ruhu yeni koşullar altında da güçlü canlılığını sürdürüyor. "Bandung Ruhu'nu, değişen zamana uygun yeni unsurlarla zenginleştirmek, kazan-kazan işbirliğine dayalı yeni bir uluslararası ilişkiler modelinde ısrar etmek, daha adil ve eşit bir uluslararası düzen ve sistemi teşvik etmek", ayrıca Asya, Afrika ve dünyanın diğer bölgelerindeki halklara daha büyük faydalar getirmek üzere insanlık için ortak geleceğe sahip bir topluluk inşa etmek suretiyle ileri taşımak gerektiğini vurguladı.
Bugün, Bandung kentinde Cakarta-Bandung Yüksek Hızlı Demiryolu'nda büyük bir hızla işleyen trenler, yeni dönemdeki "dayanışma, dostluk ve işbirliğinden" müteşekkil Bandung Ruhu'nun vücut bulmuş hali.
Endonezyalı müzisyen Andy Qui, demiryolu hakkında "Düşlerini Gerçekleştirmek için İlerle" adlı bir şarkı yazdı. Şarkının sözleri, "Ele ele, omuz omuza, her şey mümkün birlik olunca" diyor.