Aydın Ünal boykot konusunda önemli detaya dikkat çekti: Markalar savaş bitse bile itibarlarını geri kazanmamalı
tvnet'te ekranlara gelen Siyaseten programında yine gündemin nabzı tutularak dikkat çeken açıklamalarda bulunuldu. Gazeteci Ersin Çelik moderatörlüğünde yayınlanan programda Yeni Şafak yazarları ve İsmail Kılıçarslan, boykot konusunu ele aldı ...
tvnet'te ekranlara gelen Siyaseten programında yine gündemin nabzı tutularak dikkat çeken açıklamalarda bulunuldu.
Gazeteci Ersin Çelik moderatörlüğünde yayınlanan programda Yeni Şafak yazarları ve İsmail Kılıçarslan, boykot konusunu ele aldı.
Filistinlilere yönelik soykırım saldırılarını sürdüren terör devleti İsrail'e küresel çapta tepkiler ve lanet yağarken, bir tepki aracı olan boykot da Siyonist sermayeye büyük zarar verdi.
Siyonist sermayeye büyük çatlağa ilişkin açıklamalarda bulunan Aydın Ünal, boykot konusunun biraz daha şiddetlenmesi gerektiğini ifade etti.
Terör devleti İsrail'e azılı desteğiyle bilinen kahve zinciri Starbucks'ı örnek veren Ünal, bu markanın kapanması gerektiğini belirtti.
Söz konusu markanın ABD'den sonra en çok şube sayısını Türkiye'de bulundurduğuna dikkati çeken Ersin Çelik ise tüm dünyada Starbucks'ın üzerinde 'soykırım destekçisi' marka imajı olduğunu söyleyerek Amerika'daki potansiyel müşteri olan öğrencilerin ayaklandığını hatırlattı.
Türkiye'de de Starbucks'a net bir boykot olduğunu belirten Çelik, söz konusu markanın kendi adını temize çıkarmak adına bir tek hamle ve açıklama yapmadığını söyleyerek, "Paranda olsan, sadece kazancına bakıyor olsan çıkar bir açıklama yaparsın değil mi Starbucks olarak 'yok kardeşim orada bir soykırım var bizim bununla ne alakamız var. İsrail'i hiçbir şekilde desteklemiyoruz' dersin değil mi? Demek ki burada senin ideolojik olarak en az Netanyahu kadar bir hassasiyetin var. Hassasiyeti olumlu anlamda kullanmıyorum. Sen en az Netanyahu kadar Gazze'deki soykırımı savunuyorsun, benimsiyorsun ve bir taraftan da ticaretine devam ediyorsun. Bunun adını artık insanlar böyle okumalı yani Starbucks 7 Ekim'den beri niye savunma mekanizması geliştirmedi. Geliştirdiği savunma mekanizması niye karşılık bulmadı. Bunu insanların düşünmesi gerekiyor. Bir kahve diyoruz ama işin arkasında farklı bir şey var. Sadece ticaret yok. İdeolojik, sapık, sapkın bir anlayış var. Starbucks artık buraya oturuyor." dedi.
Konuşmasının devamında markaların 'boykot' hassasiyetine değinen Ersin Çelik, Patiswiss markasını örnek verdi.
Çikolata markası Patiswiss'in CEO'su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu, bir ürününün küflü çıktığına dair paylaşım yapan tüketiciye verdiği cevabın ardından kamuoyunda sert tepki görmüştü.
Tunaoğlu olayın ardından istifa ettiğini açıklasa da birçok market Patiswiss marka ürünleri raflarından kaldırdığını açıklamıştı.
Söz konusu olaya değinen Çelik, marketlerin işine geldiğinde çok hızlı bir reaksiyon alıp markalara ambargo uygulayabildiğine dikkati çekerek Gazze'deki katliama destek veren markalara ait ürünlere dokunulmamasını eleştirdi.
Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan da Coca-Cola satmasa ölmeyecek birçok market olduğunu belirterek, "Ama onlar Coca-Cola satmazsa Coca-Cola Türkiye'de ölecek." dedi.
Aydın Ünal ise Türkiye'nin birçok yerinden alternatif meşrubatlar olduğuna dikkati çekerek buna rağmen Coca-Cola'nın raflardan inmediğini söyleyerek, "Bu arada Coca-Cola'nın da arada kaynadığını görüyoruz. Starbucks, McDonald's, bir takım başka markalar konuşulurken Coca-Cola'nın hiç üzerine gidilmiyor ve orada bir serbestlik var." dedi.
Starbucks'ın Mena bölgesinin distribütörünün Kuveytli olduğunu da hatırlatan Ünal, "Sen nasıl bir Arapsın? Sen nasıl bir yatırımcısın? Yani bu paranın da Allah belasını versin. Zaten milyar dolarlar kazanmışsındır. Bir mertlik yap, bir onurlu davran, bir haysiyetli davran da bir açıklama yap veya bu markanın uşaklığını bırak. Yarın bir gün ateşkes olur bir, iki hafta sonra bu markalar itibarlarını kazanmamalı." ifadelerini kullandı.