Avrupa’da ek vergi paniği: İtalya’dan sonra Birleşik Krallık’ta da benzer adım atılacak
İtalya’da hükümetinin bankalara ek vergi uygulanması kararının ardından küresel bankacılılığın merkezi olarak bilinen Birleşik Krallık'ta da bankalara benzer bir adımın atılması yönündeki çağrılar artıyor. Piyasalarda bankacılara "sahil keyfini yarıda kestiren karar" olarak nam salan kararın ardından yapılan hesaplamalara göre İtalya'daki gibi yüzde 40 seviyesinde ek vergi uygulanması halinde sadece dört büyük bankadan en az 24 milyar sterlin seviyesinde gelir elde edileceği öngörülüyor.
İtalya hükümetinin hafta başında bankaların yüksek faiz oranlarından elde ettikleri aşırı karlara yüzde 40 ilave vergi uygulayacağını açıklamasının ardından ülkenin önde gelen bankalarının hisselerinden sadece bir günde yaklaşık 10 milyar dolarlık değer kaybı yaşandı.
Her ne kadar piyasalarda İtalyan hükümetinin son açıklaması “U dönüşü” olarak değerlendirilse de İtalya’dan bu hafta gelen bankacılık sektörüne yönelik ek vergi uygulamasının aslında bir anlamda pandoranın kutusunun açılmasına, yüksek kar elden bankacılık sektörü üzerinde vergi baskının artacağı bir dönemin başlamasına neden olduğunu söylemek mümkün.
Üstelik şimdilik muhalefetten gelen seslerin gelecek yıl yapılacak genel seçimler sonrasında iktidarın eylemlerine dönüşmesi olasılığı da söz konusu.
Örneğin, ülkede muhalefette olan İşçi Partisi Milletvekili Beth Winter, sosyal paylaşım platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, “İtalya, faiz oranları yükseldikten sonra banka karlarına yönelik bir ek vergi uygulanmasın konusunda İspanya’yı takip etti. Birleşik Krallık hükümeti bankalara vergi indirimi uygulamak yerine aynı şeyi düşünmelidir. Banka vurgunculuğu yapmaktansa, artan hayat pahalılığı karşısında bankalar vergilendirilmeli, kamu çalışanlarının maaşları artırılmalıdır.” değerlendirmesinde bulundu.
Youel paylaşımında, “Bankaların karlarına bakıldığında, (Birleşik Krallık'ta) yüzde 40 seviyesinde ek vergi uygulanması sadece dört büyük bankadan en az 24 milyar sterlin seviyesinde gelir elde edilmesini sağlar.” değerlendirmesinde bulundu.
Youel, Birleşik Krallık’ta faiz oranları nedeniyle yüksek karlılık seviyelerine ulaşan bankalara yüzde 40 ek vergi uygulanması durumunda, bunun hane halkı başına 700 sterlinlik bir ek gelir yaratacağı tahminine yer verdi.
Geçen yılın kasım ayında İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) Eski Başkan Yardımcısı Charlie Bean de ülkede bankalara yönelik ek vergi uygulaması gerektiğini, bu şekilde onlarca milyar sterlinin hazineye kazandırılabileceğini savunmuştu.
Geçen hafta İngiltere Merkez Bankası (BoE), politika faizinin 25 baz puan artırılarak yüzde 5,25 seviyesine yükseltildiğini açıkladı. Böylece politika faizi son 15 yılın en yüksek seviyesinin ulaştı. Fakat Birleşik Krallık'ta yüksek faiz ortamında karlarını artıran bankaların müşterilerini mevduatlarına bu yüksek faizleri artırmakta bile ayak direttiği öne sürülüyor.
Geçen ay İngiliz denetim kurumu Finansal Yönetim Otoritesi (FCA), para politikası faiz oranlarını mevduat sahiplerinin hesaplarına düşük ya da gecikmeli olarak yansıtan bankalara karşı harekete geçileceği uyarısı yapmıştı.
Birleşik Krallık Hazinesi'nden The Guardian gazetesine yapılan açıklamada, ülkede hükümetin bankalara yönelik iki farklı vergi uyguladığı (banka vergisi ve banka kurumlar vergisi ek ücreti) ve bir yenisinin planlanmadığı belirtildi.
Açıklamada, “Birleşik Krallık'ta bankacılık sektörü geçen yıl yaklaşık 39 milyar sterlin vergi üretti ve bu da tüm polis ve adalet sistemini finanse etmek için neredeyse yeterli seviyede.” ifadesine yer verildi.
AA muhabirine değerlendirmede bulunan Ernst & Young Item Club Baş Ekonomi Danışmanı Martin Beck ise Birleşik Krallık'ta 2016 yılında bankaların karlılıklarının artmasının ardından yüzde 25 kurumlar vergisine ek olarak karlarında yüzde 3 seviyesinde ek vergi ödemesi yönünde bir uygulamanın halen geçerli olduğunu belirtti.
Birleşik Krallık'ta iktidardaki Muhafazakar Parti’nin ayak diremesine rağmen, faizlerin son 14 yılın en yüksek seviyesinde olduğu, hayat pahalılığının 1970’leri yeniden yaşattığı vurgulanırken halk, artan konut kredisi faizleri, gıda fiyatları ve eriyen gelir seviyeleri nedeniyle zor bir dönemden geçiyor.
2024 yılının mayıs ayında genel seçimlerin yapılacağı ülkede muhalefet ise mali yükün üstlenilmesinde kemer sıkma programından ziyade karları milyarlarca doları bulan dev bankaların bilançolarını işaret ediyor.
İngiltere Bütçe Sorumluluğu Ofisi (OBR) de geçen ay, yüksek faiz oranlarına bağlı olarak borçluluğun artmasıyla, kamu borcunun 50 yılda gayrisafi yurtiçi hasılanın (GSYH) yüzde 300'üne ulaşabileceğini uyarısında bulunmuştu.